Yapay zeka alanında öncü isimlerden biri olan bilim insanı Geoffrey Hinton, bu teknolojinin geliştirilme metodlarına karşı önemli uyarılarda bulunuyor. Birçok sektörde, yapay zekanın nasıl avantaja çevrileceği üzerine kafa yoruluyor. BBC’nin ekonomi editörlerinden Faisal İslam, şirket patronlarına bu konuyu nasıl ele aldıklarını sordu.
Birçok patron, ChatGPT gibi teknolojilerin toplantıların hararetli tartışmalarının merkezinde yer aldığını belirtiyor. Geçtiğimiz haftalarda, İngiltere’nin en büyük tüketici odaklı şirketlerinden birinin patronunun yanında bulunma fırsatım oldu. Bu yönetici, bir müşteri şikayetinin dökümünü ChatGPT’ye yükledi ve belirlediği birkaç kurala göre şikayeti yanıtlama talimatı verdi. Yaklaşık bir dakika içinde ekranda oldukça ikna edici bir yanıt belirdi. Bana söylenene göre, chatbotun sağladığı yanıt, yüzde 85 oranında doğruydu. Bu rakam, insan çalışandan beklenen standartların yalnızca biraz altında kalıyor. Ancak, bir çalışanın şirkete maliyeti ile sohbet robotunun maliyeti göz önüne alındığında, bu oranlar daha dikkat çekici hale geliyor.
Bu denemeden çıkacak olumlu sonuç, müşteri danışmanlarının verimliliğini artıracak şekilde, yapay zekanın başa çıkamadığı, kalan yüzde 15’lik orana odaklanmakta olabilir. Yapay zeka teknolojisinin merkezinde yer alan Geniş Dil Modelleri, giderek daha etkili hale geliyor. Bu teknoloji, bir yetişkin insan zekası seviyesinde olmasa da, bu noktaya oldukça yakın. İlerlemeler beklenenden daha hızlı gerçekleşiyor ve bu teknoloji, katlanarak gelişme aşamasına yaklaşmış olabilir.
Değişimin benimsenme hızı da göz önüne alındığında, bu yıl içerisinde bile bir istihdam şoku yaşanabilir. Peki, yapay zeka, yaşayan en zeki insandan daha zeki hale geldiği an, eski Google çalışanı Ray Kurzweil’in uyarısıyla ‘tekillik’ sürecinin başlangıcı olur mu? Bu efsaneye göre, gelecekte yapay zeka insan zekasının ötesine geçerek medeniyeti ve insan doğasını köklü bir değişime uğratacak. Şu anda bu sürecin başlangıç noktasında olabilir miyiz?
Teknoloji, yaşam kalitemizi artırma noktasında birçok ilerleme sağladı. Akıllı telefonlarımız, aradığımız tüm içeriği ve bilgiyi her an elimizin altında bulmamızı sağlıyor. Üst düzey bir yönetici, bu icatların aslında boş zamanları daha eğlenceli hale getirdiğini belirtmişti ve “İnsani bir tecrübe olarak sıkıntı duymayı ortadan kaldırmış olabilir ama tüm bu icatlar sizi işte daha üretken hale getirdi mi?” şeklindeki sorusunu dile getirmişti.
‘YAPAY ZEKAYI KULLANMAYI BİLEN BİRİ İŞİNİZİ ALABİLİR’
OpenAI ve ChatGPT yöneticisi Sam Altman, kullanım oranlarının büyüklüğünün kendisini şaşırttığını ifade ediyor. Gerçek sürpriz ise, bu teknolojilerin büyük yaratıcılık gerektiren, yetenek odaklı iş kollarına nasıl uygulanabileceğinin görülmesi oldu. Bu tür iş kollarının kendilerini güvence altına aldıkları düşünülüyordu. Ancak, bu teknolojiler sayesinde, yaratıcı sürecin başlangıç aşaması olan ‘ilk taslak’ ya da ‘boş sayfa’ olarak adlandırılan kısım, verilen komutlarla saniyeler içinde aşılabiliyor.
Tekrar edelim, mevcut yapay zeka teknolojisi, henüz yetişkin bir insan kadar zeki değil. Ancak kötü haber, bu teknolojinin sosyal ve ekonomik krizler yaratma potansiyelidir. Yapay zeka, bazı sektörlerde o kadar hızlı bir şekilde devreye girebilir ki, burada çalışanlar yeni duruma adapte olma fırsatı bulamayabilir. 1980’li yıllarda madenciliğin başına gelenlerin, 2020’lerde müşteri temsilcilikleri ve yaratıcı ajansların başına gelebilir mi? Bazı teknoloji guruları, “Yapay zeka işinizi almayacak, ama yapay zekayı kullanmayı bilen biri işinizi alabilir” diyorlar. Ancak benzer kişilerden “Herkesin bilgisayar kodu öğrenmesi gerek” tavsiyesini de duymuştuk. Bu, artık yapay zekanın geldiği noktada, isabetli bir kariyer tavsiyesi olmayabilir.