Yapay Zekâ Politikaları Derneği (AIPA) Raporu
Yapay Zekâ Politikaları Derneği (AIPA) Başkanı Zafer Küçükşabanoğlu, Anadolu Ajansı muhabirine yaptığı açıklamada, AIPA’nın yapay zekâ alanında yaptırdığı “AIPA Gelecek Araştırması: Toplumda Yapay Zekâ Algısı” raporunu değerlendirdi. Kuantum Araştırma tarafından gerçekleştirilen bu çalışma, 1.135 katılımcının görüşlerini içermekte olup, katılımcıların yaklaşık yüzde 30’unu öğrenciler oluşturmaktadır.
Küçükşabanoğlu, katılımcılara yapay zekânın tanımı sorulduğunda, katılımcıların %22’sinin bu konuda bir fikre sahip olmadığını, %21’inin ise yapay zekâyı robot kavramı ile özdeşleştirdiğini belirtti. Robot kavramının bu şekilde algılanmasında, Hollywood filmlerinin etkisinin büyük olduğunu ifade eden Küçükşabanoğlu, şu şekilde konuştu: “Yapay zekâ ile ilgili Hollywood etkisi, genellikle dünyayı ele geçiren, yok eden ve insanlara zarar veren robot imajları ile şekilleniyor. Hemen hemen her yaş grubunun yaklaşık %20’si için yapay zekâ, robot anlamına geliyor.”
Küçükşabanoğlu, “Yapay zekâyı en doğru biçimde tanımlayan bireylerin kullandığı terim ‘makine öğrenmesi’dir. Bu ifadeyi kullanan erkeklerin oranı %6,9 iken, kadınlarda bu oran %3,4’e düşmektedir. Bu, dünya genelinde de görülen bir sorun olan yapay zekâ alanında kadınların daha az temsil edilmesinin bir göstergesidir. Kadınların bu alanda daha fazla desteklenmesi gerektiği de dolaylı olarak ifade edilmektedir.” dedi.
KORKULARIN ANA NEDENİ: İŞ GÜCÜNDE ROBOT VE YAPAY ZEKANIN BASKIN OLABİLECEĞİ DÜŞÜNCESİ
Küçükşabanoğlu, yapay zekâya yönelik korkuların en temel kaynağının, iş gücünde robot ve yapay zekanın hakim olabileceği düşüncesi olduğunu vurguladı. “Özellikle öğrenciler arasında yapay zekâ korkusunun temel sebebi, işsizliğin artması ve robotların insanların işlerini elinden alacağı düşüncesidir. Ayrıca, yapay zekânın kişisel verilere kolay erişimi ve bu bilgileri işleyebilmesi, mahremiyetin zedelenmesinden dolayı da endişe yaratıyor.” dedi.
Küçükşabanoğlu, bu korkuların artmasında Hollywood’un etkisiyle oluşturulan robot imajlarının önemli bir rol oynadığını belirtti. “Yapay zekadan korktuklarını ifade eden katılımcıların %40’ı, yapay zekânın tehlikeli, ürkütücü ve insanlığı tehdit eden bir yapıya sahip olduğu düşüncesindeler. Bu tür korkular, özellikle insansı robotlar ve askeri alanda kullanılan robotlarla ilgili örnek videolarla besleniyor. Hollywood filmleri, bu korkuları tetikleyen içeriklerle yapay zekayı ön plana çıkarıyor.” şeklinde konuştu.
YAPAY ZEKÂDAN EN OLUMSUZ ETKİLENECEK MESLEK: DOKTORLUK
Araştırmaya katılanların yaklaşık %22’si, yapay zekâdan en olumsuz etkilenecek meslek olarak doktorluğu belirtti. Doktorluğu %15,7 ile öğretmenlik, %14,5 ile kolluk kuvvetleri ve %11,4 ile tercümanlık izledi. Küçükşabanoğlu, “Katılımcıların %56’sına göre, bu mesleklerin etkilenmesinin ana nedeni, yapay zekânın bu mesleklerin mevcut işleyiş şekillerine kolayca entegre edilebilmesi ve insanı dışarıda bırakacak kadar kapsamlı olabilme potansiyelidir. Katılımcılar, yapay zekânın bu mesleklerdeki istihdamı önemli ölçüde azaltacağına inanıyor.” ifadelerini kullandı.
Küçükşabanoğlu, araştırma sonuçlarına göre katılımcıların başta tıp olmak üzere güvenlik, eğitim, yönetim, havacılık, hukuk ve sağlık alanlarında alacakları hizmetin kalitesinin artacağına inandıklarını vurguladı.
YAPAY ZEKADAN EN ÇOK ETKİLENECEK ALAN: EKONOMİ
Araştırmada yapay zekadan en çok etkilenecek alan sorulduğunda, katılımcılar %32,4 ile ekonomiyi birinci sıraya koydu. Bunu %21,4 ile eğitim, %13,3 ile medya ve iletişim, %12 ile güvenlik ve dış politika izledi. Katılımcıların bu alanlardaki değerlendirmeleri, iş gücünün etkisi üzerine yoğunlaşmıştır. %15,7’lik bir kesim, bu alanları işsizliğin artması açısından değerlendirirken, %24’ü gelişen teknoloji ile ekonominin canlanmasını ve yeni iş kolları doğurmasını göz önünde bulundurdu. Bu, katılımcıların yapay zekanın pozitif ve olumsuz sonuçlarını birlikte ele aldıklarını gösteriyor.” diye ekledi.
Küçükşabanoğlu, araştırma sonuçlarını değerlendirirken, “Toplumun %71,1’i gelecekte yapay zekâ ile ilgilenmeyi düşünmüyor. Ancak gelecekte yapay zekâ ile ilgilenmeyi düşünenlerin %28,9’u bu ilgilerini ağırlıklı olarak yapay zekâ ve eğitim alanında değerlendirmek istiyor.” dedi.
AIPA’nın Gelecek Çalışmaları
Küçükşabanoğlu, araştırma sonuçlarına dayanarak AIPA’nın gelecekte yapmayı planladıklarını şu şekilde sıraladı:
- Türkiye’de yapay zekâ ile ilgili bilinçlendirme çalışmaları yürütmek.
- Toplumda yapay zekâ konusuna dair farkındalık yaratmak.
- Yapay zekâ alanındaki yanlış bilgilerin giderilmesi yoluyla bireysel becerilerin kazanılmasına destek olmak.
- Türkiye’nin yapay zekâ geleceği için politikalar üretmek ve karar alıcılarla etkileşimde bulunmak.
Küçükşabanoğlu, “Dijitalleşen dünyaya ayak uydurabilmek için bilgi sahibi olmak şart. Bilgiye sahip olduktan sonra dijitalleşmeden korkmaya gerek yok. AIPA olarak, çalışmalarımızla birlikte, ülkemizin geleceği değil, bugünü oluşturan ve nüfusun %31’ini temsil eden, yaklaşık 26 milyonluk Z kuşağını öncelikli hedef kitle olarak belirleyeceğiz.” ifadelerini kullandı.
Küçükşabanoğlu, AIPA’nın Kuantum Araştırma ile gerçekleştirdiği “Gelecek Araştırması” serisinin ilki olan “Toplumda Yapay Zekâ Algısı” araştırmasının ardından, farklı alanlarda yeni çalışmaların da gündeme geleceğini sözlerine ekledi.