1. Haberler
  2. Bilgi
  3. Türkiye’de Sendikalaşma Oranı ve Çalışma Hayatındaki Sorunlar

Türkiye’de Sendikalaşma Oranı ve Çalışma Hayatındaki Sorunlar

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Türkiye’de Sendikalaşma Oranı ve Sorunlar

Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, sendikasının 71. kuruluş yıldönümü vesilesiyle önemli açıklamalarda bulundu. Atalay, Türkiye’deki işçilerin sendikalaşma oranının yalnızca yüzde 14 seviyesinde kaldığına dikkat çekti. Bu oran, yaklaşık 16 milyon işçiden sadece 2 milyon 300 bininin sendikaya üye olduğunu gösteriyor. Sendikaların, özel sektördeki sendikal örgütlülüğü artırma çabalarını daha da yoğunlaştırması gerektiğini vurguladı.

“Birçok Sorunun Nedeni Sendikasızlık”

Ergün Atalay, sendikal örgütlenmenin önündeki tüm engellerin kaldırılması gerektiğini belirterek, işveren veya bürokratik baskı olmadan sendikal örgütlenmenin sağlanabilmesi için çağrıda bulundu. Atalay, şu ifadeleri kullandı:

  • Tüm siyasi partilerden sendikal örgütlenme konusundaki samimiyetlerini göstermelerini bekliyoruz.
  • Milletvekilleri ve siyasetçiler, öncelikle kendi işyerlerinde sendikal örgütlenmenin önündeki engelleri kaldırsın.
  • Çalışma hayatındaki birçok sorunun temel nedeni sendikasızlık.
  • Daha iyi bir çalışma hayatının, daha iyi mali ve sosyal hakların yolu sendikalaşmadan geçer.
  • Sendikanın olduğu yerde emek sömürüsü ve hiçbir kayıt dışılık olmaz.
  • Sendikalı çalışan sayısı arttıkça, sendikalar güçlendikçe ülkemiz güçlenir, demokrasimiz güçlenir.

“Sofralardaki Lokmayı Küçülten Bu Süreç Kabul Edilemez”

Atalay, çalışma hayatının çözüm bekleyen önemli sorunlarına da değindi. İşçilerin, emekçilerin ve emeklilerin yüksek enflasyonun olumsuz etkilerini ağır bir şekilde yaşadığını ifade etti. Yüksek enflasyonun, çalışanların alım gücünü önemli ölçüde düşürdüğünü belirtti. Atalay, şöyle devam etti:

  • Çalışanların sofrasındaki lokmayı her geçen gün küçülten bu süreç kabul edilemez.
  • Gıdadan akaryakıta, elektrikten doğalgaza varıncaya kadar birçok ürün ve hizmete gelen zamlar baş edilemez bir hal aldı.
  • Ücret artışlarının enflasyonu arkadan takip etmesiyle hiçbir meseleyi çözemeyiz.
  • Çalışanların ücret ve gelirleri ne zaman enflasyonun üzerine geçerse, o zaman geçim meselesi çözülür.

“Ağır Vergi Yükü Azaltılmalı”

Atalay, yüksek enflasyonu aşmanın yanı sıra taşeron işçilik ve yüksek vergi yükünün de mücadele ettikleri ana konu başlıkları olduğuna dikkat çekti. Türkiye’de, gelir vergisi ödeyenlerin çoğunluğunu ücretlilerin oluşturduğunu ve gelir ile kazanç üzerinden alınan verginin yaklaşık üçte ikisinin yine ücretliler tarafından ödendiğini söyledi. Atalay, şu şekilde devam etti:

  • Çalışanlara uygulanan vergi sistemi adil ve doğru değildir.
  • Çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi alınmalı.
  • Yapılacak düzenlemelerle ücretli çalışanlar üzerindeki vergi yükü hafifletilmelidir.
  • Kamu sektöründe taşeron işçilik sorunu devam ediyor.
  • İşçi sağlığı ve iş güvenliğinin en az önemsendiği iş yerleri taşeron şirketlerdir.
  • Taşeron uygulaması, güvencesizliği kalıcı hale getirdiğinden, artık ‘taşeron’ kavramını ülke gündeminden çıkaralım.
  • 100 bine yakın taşeron işçi bir an evvel Meclis’ten müjdeli haber bekliyor.

Türkiye’de Sendikalaşma Oranı ve Çalışma Hayatındaki Sorunlar
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

xGundem ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin