Tüp Bebek Tedavisinde PRP Uygulaması
Tüp bebek tedavisi, 40 yılı aşkın bir süredir uygulanmakta olup, her geçen gün yeni yöntemler ve uygulamalarla başarı oranları artırılmaktadır. Bu tedavi sürecinde, ek destekleyici işlemlerle gebelik elde etme olasılığı giderek yükselmektedir. Tüp bebek tedavisi gören bireyler üzerinde gerçekleştirilen araştırmalar, ilerleyen denemelerde daha iyi sonuçlar alınabileceğini göstermektedir. Bu ek uygulamalardan biri olan PRP (Platelet Rich Plasma) işlemi, başarı oranını artırabileceği için dikkat çekmektedir.
Medicana Samsun Hastanesi Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Opr. Dr. Şafak Hatırnaz, PRP uygulamaları hakkında bilgi vererek, “PRP, tüp bebek tedavisinde hastanın kendi kanından elde edilen trombosit bakımından zengin plazmanın, tekrar kendisine verilmesiyle gerçekleştirilen bir tedavi yöntemidir. Yapılan bilimsel çalışmalar, PRP tedavisinin tüp bebek uygulamalarında rahim zarının kalınlaşmasına ve yumurta kalitesinin artırılmasına yardımcı olduğunu göstermiştir. Bu sayede, normalde gebelik şansı düşük olan çiftlerin de gebelik elde etme olasılığı artmaktadır,” dedi.
Tüp Bebek Tedavisinde Başarının Temelleri
Tüp bebek tedavisi, doğal yollarla veya yardımcı üreme teknikleriyle gebelik elde edemeyen çiftlere bebek sahibi olma şansı sunmaktadır. Ancak bu tedavinin başarılı olabilmesi için sağlıklı bir embriyo elde edilmesi ve bu embriyonun sağlıklı bir rahim zarına sahip olan rahim içine yerleştirilmesi gerekmektedir. Embriyonun rahme tutunması için uygun bir rahim yapısı ve rahim zarı reseptivitesi (yerleşme kabiliyeti) sağlanmalıdır. Gebeliğin gerçekleşebilmesi için birçok hücresel ve moleküler olaya ihtiyaç vardır. Rahim zarı da embriyoyu kabul edebilme kapasitesi açısından tüp bebek tedavisinin başarısı için kritik bir rol oynar. Eğer rahim iç zarında gerekli olgunlaşma sağlanamazsa, embriyonun tutunma işlemi gerçekleşemez.
Kadının rahim zarında daha önce geçirilmiş ameliyatlar, kürtaj, biyopsi ve enfeksiyonlar gibi nedenlerle oluşan hasar ve yapışıklıklar, rahim zarı kanlanmasını olumsuz etkileyebilir. Bu tür durumlar tespit edildiğinde, tedavi edilse bile rahim zarının eski fonksiyonlarını yeniden kazanması zor olabilir. Ayrıca, bazı kadınlarda bilinen bir sorun olmaksızın rahim zarı yeterince kalınlaşamayabilir.
PRP Uygulaması Nasıl Yapılır?
Opr. Dr. Hatırnaz, PRP uygulaması hakkında şu bilgileri verdi: “Doğal yollarla gebelik denemeleri ve üreme destek tedavilerine rağmen istenen başarı oranları elde edilemediğinde, bazı destekleyici uygulamalara ihtiyaç duyulmaktadır. Özellikle, rahim zarı kalınlığının yetersiz olması veya önceki yapışıklıkların açılmasının ardından rahim zarının kalınlaşmaması durumunda, kadının kendi kanından elde edilen trombositten zengin plazma tedavisi uygulanmaktadır. Çeşitli araştırmalar, tüp bebek tedavisi sırasında rahim zarı kalınlığı normalden ince olan hastalara, mevcut tedaviye ek olarak PRP serumunun uygulanmasının gebelik başarısını artırdığını göstermektedir. Uzmanlar, PRP tedavisiyle rahim zarı kalınlaşması sağlandığında, gebelik oranının %61 oranında artabileceğini belirtmektedir.”
PRP; kadının kendi kanından elde edilen trombosit bakımından zengin plazmanın rahmine yeniden verilmesi işlemidir. Tüp bebek tedavisinde yalnızca rahim zarının uygun kalınlığa getirilmesi için değil, aynı zamanda kötü yumurtalık rezervini iyileştirmek için de kullanılmaktadır. Kötü yumurtalık rezervine sahip kadınlara PRP desteği verilmiş ve yapılan işlemler sonucunda yumurtalık fonksiyonlarında düzelme sağlanmıştır. Bu yöntem, başarı ile sonuçlanan tüp bebek denemeleri için olumlu katkılar sağlamaktadır.”
PRP Uygulamasına Uygunluk Şartları
Dr. Hatırnaz, “PRP uygulaması; daha önce tüp bebek denemesi yapmış, rahim zarının yeterince kalınlaşmadığı tespit edilmiş ve yumurtalıklarında ciddi bir sorun bulunmayan, özellikle ileri yaşta ve yumurtalık rezervleri azalmış olan kadınlara uygulanabilir. Bu uygulama öncesinde, kadının yumurtalık rezervi ve rahim içi durumları değerlendirilmek üzere ultrason muayenesi ve yumurtalık rezervi testleri yapılır. Elde edilen sonuçlar doğrultusunda hangi tedavi yönteminin uygulanacağı ve PRP yapılması gerekip gerekmediğine karar verilir. PRP uygulamasının geçmişi çok eski olmamakla birlikte, uzmanlar bu tedavinin ortalama %60 başarı oranı sağladığını vurgulamaktadır.”
PRP Tedavisinin Etkisi Ne Kadar Sürer?
PRP tedavisinin etkisi ve süresi hakkında Dr. Hatırnaz, “Şimdiye kadar uygulanan PRP tedavilerinin ardından 3-4 ay içinde olumlu etkiler gözlemlenmiştir. Ancak PRP uygulaması henüz yeni bir işlem olduğu için uzun vadeli etkilerini tam olarak tahmin etmek zordur. PRP tedavisinin etkisinin, birkaç ay boyunca yumurta üretimini sağlamakla sınırlı mı yoksa daha uzun süre devam edip etmeyeceği konusunda kesin bir yargıya varmak erken olabilir. PRP yöntemi, henüz yeni bir tıbbi uygulama olduğundan, sonuçların kalıcılığı hakkında kesin bir bilgi vermek mümkün değildir. Ancak PRP uygulamasının birkaç kez yapılmasında bir sakınca yoktur.”
PRP, kadının kendi kanından izole edilen plaketlerin laboratuvar ortamında zenginleştirilmesi ve yumurtalık içine enjekte edilmesi ile gerçekleştirilir. Bu uygulamanın temel amacı, büyüme unsurları içeren zenginleştirilmiş plaketlerin, yumurtalıklardaki kök hücreleri tetiklemesi ve bu hücrelerin büyümesini sağlamaktır. Böylece, yumurtalıklardaki kök hücreler gebeliği gerçekleştirecek yumurta hücresi haline getirilebilir. Bu işlem, hem yumurtalık rezervi azalmış kadınlarda hem de menopoza giren hastalarda başarı elde edilmesine olanak tanımaktadır.”
PRP ile Sağlıklı ve Kaliteli Yumurta Elde Edilebilir mi?
Dr. Hatırnaz, sağlıklı ve kaliteli yumurta elde etmenin yollarını şu şekilde açıkladı: “Kadının yaşı arttıkça, yumurtalıklar ve içindeki kök hücreler de yaşlanmaktadır. Ancak bu konuda kesin bir yanıt vermek zordur çünkü görüş birliği yoktur. Bilinen bir gerçek, kişinin vücudundaki kök hücrelerin yaşlandığıdır. Yaşlanan kök hücrelerin fonksiyonlarında genç kök hücrelere göre ciddi bir düşüş gözlemlenmektedir. Bununla birlikte, kök hücrelerin bulunduğu alanda az da olsa farklılaşma yeteneğini kaybetmemiş kök hücreler mevcut olabilir ve bu hücreler aktif hale getirilebilir. PRP tedavisi sonrasında kök hücre aktivasyonu ile yeni hücre oluşumu sağlanabilirse, elde edilenlerin genetik açıdan doğru bölünebilmesi (mayoz bölünme aşamasında) oldukça önemlidir.”
Bu nedenle, PRP tedavisinden hemen sonra 2 aylık bir hormon tedavisi uygulanır. Bu tedavi, yumurta oluşumu ve gelişimi aşamalarında gerekli büyüme faktörlerinin takviyesini sağlamayı hedeflemektedir. Böylece, yumurtaların kalitesinin artırılması amaçlanmaktadır. Yumurtaların kalitesinin tespit edilmesi için, laboratuvar ortamında izleme yapılması gerekmektedir. Ayrıca, tüp bebek tedavisi ile gebelik durumunda, pre-implantasyon genetik tanı yöntemi ile kromozomal analiz yapılır. Bu sayede elde edilen embriyoların kromozom yapısı incelenir ve sağlıklı olanlar seçilebilir.”