Tırnak Yeme Alışkanlığının Zararları
Covid-19 salgını sürecinde el hijyeninin önem kazanması, tırnak yeme alışkanlığının zararlarını daha belirgin hale getirmiştir. Klinik Psikolog Aylin İpek Timur, bu davranışın aile içinde gözden kaçan sorunların bir göstergesi olabileceğine ve çözüm için bir fırsat olarak değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çekiyor. Aile içindeki olumsuzluklar, dışlanma, akran zorbalığı ve sınav stresi gibi sosyal etmenlerin bu tür psikolojik belirtilere yol açabileceğini belirten Timur, tırnak yeme davranışının altında yatan nedenleri anlamanın aileler için önemli olduğunu vurguluyor.
Timur, çocuk, ergen ve yetişkinlerde tırnak yeme davranışının genellikle farkında olmadan içsel bir dürtü ile gerçekleştirildiğini ifade ediyor. “Bu durum, tırnakların kanaması, ellerde sızlama ve kötü bir görünüm gibi sonuçlar doğurur. Bu nedenle kişi kötü hissetse de, duygusal zorluk yaşadığı anlarda aynı davranışı tekrarlama eğiliminde olmaktadır. Bu durum, bazen kurtulması zor bir kısır döngüye dönüşebilir” şeklinde açıklamada bulunuyor.
En Büyük Etken: Baskıcı Aile Yapısı
Otoriter ve baskıcı aile ortamlarının bu tür davranışların daha fazla gözlemlenmesine neden olduğunu belirten Timur, “Aile içindeki iletişim sorunları, şiddet, yetersiz ilgi ve sevgi, çocuğun sürekli azarlanması, ihmal veya istismar gibi durumlar, çocukta kaygı, sıkıntı ve öfke davranışlarının yoğun yaşanmasına sebep olur. Bu durumlar, çocuklarda anksiyete, depresyon ve davranış bozukluklarının gelişmesine yol açar. Çocuklar, depresyon belirtilerini yetişkinlerden farklı bir şekilde gösterebilir; tırnak yeme davranışı ise bu psikolojik etkilenmenin bir yansıması olarak değerlendirilebilir. Örneğin, özgüven eksikliği ve kaygı karşısında çocuk, tırnak yeme davranışıyla kendini rahatlatma yolunu bulmuş olabilir. Bu, bebeklikte parmak emme davranışının devamı olarak düşünülebilir. Ayrıca, bu durumların hiçbiri olmadan da evde tırnak yeme davranışının modelinin bulunması, çocuklarda bu alışkanlığın bir başka nedeni olabilir” şeklinde konuştu.
En Etkili Müdahale: ‘Hiçbir Şey Yapmamak’
Timur, 3-4 yaşındaki çocuklarda tırnak yeme davranışı ile ilgili ebeveynlerin kaygı duyduğunu ancak en etkili müdahalenin ‘hiçbir şey yapmamak’ olduğunu vurguluyor. “Bu durum, kulağa garip gelebilir ve ‘Nasıl yani, bırakıp yemeye devam mı etsin?’ düşüncesini uyandırabilir. Ancak bu yaş grubundaki çocuklarda, davranışlarını fark ettirmek, yapmamalarını söylemek, bu davranışın daha sık yapılmasına yol açabilir ve kaygı ile suçluluk duygularını artırabilir. Ebeveynler, aile içindeki olumsuz durumları belirleyerek olası nedenleri düzeltmeye yönelmelidir. Daha büyük yaştaki çocuklar ve ergenler, tırnak yeme davranışının sonuçlarının daha fazla farkında oldukları için hem davranışsal hem de bilişsel müdahalelerle desteklenebilir” dedi.
Tırnak Yeme Alışkanlığını Bırakmanın Yolları
Klinik Psikolog İpek Timur, çocuklarda ve ergenlerde tırnak yeme davranışını bırakmalarına yardımcı olmak için önerilerini şöyle sıraladı:
- Aileler, çocuğun davranışı nedeniyle ‘hala bebek gibi tırnak yiyorsun’ veya ‘ellerin ne kadar çirkin görünüyor’ gibi incitici ifadeler kullanmamalıdır; bu tür ifadeler utanç ve suçluluk hissi yaratabilir.
- Bu davranışı bir durum olarak ele alıp, olumsuz sonuçların neler olduğunu, çocuğun yaşamda zorlandığı alanları ve hangi olumsuz duyguları yoğun yaşadığını konuşmak önemlidir.
- Ev ve okul ortamındaki zorlukları belirleyip, bu etkileri ortadan kaldırmak için birlikte hareket edilmelidir.
- Çocuğun tırnak yediği zaman aslında psikolojik olarak zorlandığını unutmamak gerekir.
- Okulda ve diğer çevrelerde düzenlemeler yapılmalı ve çocuğa bu konuda uyarılar yapılmamalıdır; utandırılmamalıdır.
- Tırnak yeme isteği geldiğinde dikkatini başka bir yöne yönlendirme veya bu isteği erteleme yöntemleri öğretilmelidir.
- Çocuğun ellerinin haftalık fotoğraflarını çekip, gelişimi ve görünümündeki iyileşmeyi görmesi sağlanmalı ve bu süreç kutlanmalıdır.
- Tırnakları kısa tutma, el bakımını öğretme ve tırnakları sürekli yumuşak tutmak için kremler kullanma gibi yöntemlerle desteklenmelidir.
- Tırnak yediğini fark etmeyen çocuklar için aile üyeleri ve öğretmenler arasında hatırlatıcı ipuçları belirlenmelidir.
- Tırnak yemenin sadece bir davranışsal alışkanlık olduğu ve değişebileceği sıkça vurgulanmalıdır.
- Temel olarak çocuğun özgüvenini ve psikolojik iyi oluşunu desteklemek önemlidir.
- Okul öncesi eğitim, çocuğa güven ve kabul ortamı sağlarken, öğretmenlerin tutumları ve sınıf içindeki etkileşimlerin niteliği de sağlıklı bir ortamın oluşumuna katkı sağlamalıdır.
- Uyum ve davranış sorunları üzerine aile eğitimleri düzenlenmeli, ailelerin bu konuda farkındalığı artırılmalı ve onlara destek verilmelidir.