1. Haberler
  2. Yaşam
  3. Tacettin Katip ile İç Seslerin Gücü: İstanbul Hayatı ve Mizah

Tacettin Katip ile İç Seslerin Gücü: İstanbul Hayatı ve Mizah

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Tacettin Katip ile Söyleşi: İç Seslerin Gücü ve İstanbul Hayatı

Tacettin Katip ile Söyleşi: İç Seslerin Gücü ve İstanbul Hayatı

Instagram’daki @tacikkkk isimli hesabıyla tanıdığımız Tacettin Katip (35), kendi yazdığı metinlerle çektiği videolarla dikkat çekiyor. İç sesine verdiği sözlerle kadın-erkek ilişkilerini, şehir yaşamını ve iş dünyasını mizahi bir dille ele alıyor. Aynı zamanda yazar kimliği de bulunan Katip ile bir söyleşi gerçekleştirdik. Biz konuşurken iç sesi de gerçekleri fısıldıyor: “Hemcinslerim kadının gücünden fena tırsıyor diyemedim.”

İç sesinle konuştuğun videolarla popüler oldun. Şimdiye dek neler yaptın, anlatır mısın?

Eskişehir Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü’nde eğitim aldım. Okul döneminde amatör tiyatro ile ilgilendim ve kendi doğaçlama kulübümü kurdum. Kulübümüz, 500-600 kişilik salonu her hafta dolduruyordu. 6-7 yıl boyunca Eskişehir’de yaşadım. Gerçekten çok güzel bir şehir, eğer iş imkânım olsaydı İstanbul’a asla gelmezdim.

İç ses: Yine de gelirdim ya aslında, abarttım, o kadar da sevmiyor değilim İstanbul’u.

İstanbul’da neler yaptın?

Mahşer-i Cümbüş doğaçlama tiyatro grubuyla birlikte çalıştım. Ardından ‘Çok Güzel Hareketler 2’de yaklaşık iki yıl yazarlık yaptım. Ancak yazar olarak piyasada tutunmanın oldukça zor olduğunu fark ettim. İşin yüzde 90’ı metin olsa da, yazarlığın hiç değer görmediğini gördüm. Başrole verilen paranın yanında yazarlık devede kulak kalıyordu. Video çekmeyi sevdiğim için bu alana yöneldim. ‘Hadi Çıkıyorum Yine’ adında bir format geliştirdim. Yazdıklarımı biraz abartılı bir tonla seslendirdiğimde bu videolar ortaya çıktı. Bir ay içinde reklamsız 100 bin takipçiye ulaştım ki o dönemde sadece 700 takipçim vardı.

İç ses: “Bir ayda 100 bin takipçi” deyince Hazan Hanım’ın yüzü ekşidi gibi. “30 milyon etkileşim alıyordum” deseydim keşke.

İç sesinle konuşma fikri nasıl ortaya çıktı?

Eşimle Facebook’ta mesajlaşırken parantez içinde iç seslerimizi yazardık. Örneğin, “Geç oldu” diyordum. Parantez içine de “Sabah kahvaltıya gelir mi benimle acaba?” yazıyordum. O da benzer şekilde parantez içinde “Bana tatlı olduğumu söylese ne kadar hoş olurdu” gibi şeyler yazıyordu. İşte bu eğlenceli diyalogdan ilham alarak bu fikri geliştirdim. ‘Issız Adam’ filminde de benzer bir sahne vardı.

İç ses: Filmi sormaz umarım, bir tek son sahnesi aklımda çünkü.

Videoları nasıl kurguluyorsun?

Bana bir içgörü geliyor. Mesela, artık kahvenin yanında şeker getirmediklerini fark ediyorum. Bu tür detayları tespit edip “Duran Adam” videoları çekiyorum. Ardından o videoların üzerine seslendirme yapıyorum. Eşimi de zaman zaman videolara dahil etmeye başladım ve bu içerikler oldukça ilgi gördü. İlişki üzerine içerikler üretmek çok kolay. Herkes ilişkisini özel ve benzersiz zannediyor. Oysa bir arkadaşım bana gelip kız arkadaşıyla ilgili bir sorununu anlatıyor. Ben de diyorum ki: “Oğlum, aynı durum bende de var.” Bu videolar sayesinde herkes benzer şeyler yaşadığını fark ediyor.

İç ses: Topluma ayna tutuyorum dememek için zor tutuyorum kendimi şu an ama yok, çok egoist görünür.

Eşinle kaç yıldır evlisiniz?

Bedriye ile 2017’den beri evliyiz. O da reklam yazarı. Bana en az gülen kişi eşimdir; zaten genel olarak az gülen bir insandır. Ben ne kadar dışa dönük bir tipsem, o da bir o kadar cool. Bu durum aramızda bir denge oluşturuyor.

İç ses: “Cool’dur” dediğim iyi oldu, “Uyuzdur” deseydim eve almazdı.

‘İç sesim olmasa delirirdim’

İnsanların yüzde 5 ila 10’unda iç ses yokmuş, buna ‘anendofazi’ deniyor. Bazı insanlar bir nesneyi hayal ettiklerinde zihinlerine hiçbir şey gelmiyormuş, buna da ‘afantazya’ deniyor. İmgeyi gözümün önüne getirememek çok tuhaf. Güzel Sanatlar Fakültesi’nde bize “Ayakkabı boyayan birini çiz” diyorlardı. Bu durumu hayal edememek oldukça zor. İç sesim olmasaydı ben muhtemelen delirirdim.

İç ses: ‘Gözümde canlanır koskoca mazi’ şarkısı dönüyor kafamda susturamıyorum.

İç sesinin tavrı genelde nasıldır?

Benim iç sesim genellikle üşengeçtir, bu nedenle iç sesim sürekli beni motive etmeye çalışıyor. “Hadi oğlum, kalk, oyunu bırak, şunu yapman gerekiyor” gibi şeyler söylüyor. Keşke biraz daha övseydi, belki anksiyetem geçerdi.

İç ses: Övülecek neyim var zaten?

Anksiyeten mi var?

Evet, anksiyete yaşıyorum (gülüyor). Genelde iç sesim bana “Bak, diğerleri ne yapmış, sen duruyorsun, çalışmıyorsun” gibi şeyler söylüyor. Çünkü annem, iki dakika oturduğumda “Ne oturuyorsun, kalk şunu yap” diyen bir kadındır. Rizeliyiz biz; annem de oldukça çalışkan ve elinden her iş gelir. Hiç rahat bırakmadı beni. Ayrıca iki ablam var.

İç ses: Ailemden bahsetmiş oldum, iyi oldu!

İnsanların seni sevmesinin nedeni ne?

Benim, insanlara gerçek yüzümü göstermeyi seviyorum. Bazen özellikle yanlış kurduğum cümleleri videolarımda bırakıyorum çünkü bu, insanlara samimi geliyor. Arkadaşlarımı da bu anlayışla seçiyorum. Kibirli, her söylediğini hesaba katan insanlar bana antipatik geliyor. Neyi yanlış yapabilirsin ki, sal gitsin!

İç ses: Ama o yüzden üç arkadaşım kaldı, biri de eşim zaten.

‘Zorbalığın prim yaptığı bir dünya bu’

Şimdi zihnimizde bir portal açsak ve sen de oradan geçerek farklı bir dünyaya gitsen, nasıl bir yer görmek isterdin?

Samimiyetin, doğallığın ve temiz düşüncelerin hâkim olduğu bir yer görmek isterdim. Oradaki en kötü insan ben olayım mesela, kendimi mecburen düzelteyim. Burada tam tersi ya, biz onlara benziyoruz; yapaylığa bir şekilde ayak uyduruyoruz. Kibarlığın zayıflık olarak algılandığı, zorbalığın prim yaptığı bir dünya bu. Biraz da ataerkil bir toplum olmanın zorluklarını yaşıyoruz…

İç ses: Çok iyi dedim ya!

Nasıl mesela, örnek verir misin?

Örneğin, eşimi övdüğüm ve ona iltifat ettiğim çok güzel videolarım var. Ama bana direkt mesajlardan “Gevşek misin, kadınları bu kadar şımartmayın. Sen light erkek misin?” gibi tepkiler geliyor. İnsanlar, kadınları hep kötülememi bekliyor. Bazen özellikle o yorumları bırakıyorum, silmiyorum. Zaten kadınlar hemen tepki veriyor. Bedriye ile bu durumlara bakıp gülüyoruz.

İç ses: Hemcinslerim kadının gücünden fena halde tırsıyor diyemedim.

Tacettin Katip ile İç Seslerin Gücü: İstanbul Hayatı ve Mizah
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

xGundem ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin