Süper Lig’de Maç Süreleri ve Topun Oyunda Kalma Süresi Üzerine Değerlendirmeler
Süper Lig’de oynanan maçların top ortalama olarak 51 dakika 53 saniye oyunda kalırken, toplam maç süresi 100 dakika 28 saniyeye ulaştı. Opta’nın verilerine göre, Avrupa’nın en büyük on liginde topun en fazla oyunda kaldığı lig Hollanda Eredivisie olarak kaydedildi. Bu ligde top ortalama 57 dakika 52 saniye süreyle oyunda kalırken, toplam müsabaka süresi en az 97 dakika 44 saniye, topun oyunda kalma oranı ise %59.2 olarak belirlendi. İngiltere Premier Lig ise ikinci sırada yer alıyor; burada topun ortalama oyunda kalma süresi 39 saniye daha az, yani 57 dakika 13 saniye. Ancak toplam maç süresi 2 dakika 13 saniye daha uzun, yani 99 dakika 53 saniye.
Hürriyet yazarlarından Adil Demirçubuk, Uğur Meleke ve Fırat Aydınus, elde edilen bu verileri çeşitli açılardan değerlendirdi.
ADİL DEMİRÇUBUK: ÇEKYA’NIN BİLE GERİSİNDE KALDIK
Futbolda seyir zevkini artıran ve seyirci sayısını etkileyen başlıca unsurlardan biri, topun oyunda kalma süresidir. Topun oyunda daha fazla kalması, maçı izleyen futbolseverlerin aksiyon, tempo ve heyecan hissetmelerini artırır. Her faul, oyun çizgilerinin dışına giden toplar ve özellikle futbolcuların sakatlıkları nedeniyle verilen duraklamalar, stadyumu dolduran ya da televizyon başında maçı izleyen seyircilerin ilgisini azaltmaktadır. Bu durum, hakemlerin topun oyunda kalmadığı süreleri dikkate alarak her devreye eklediği ilave sürelerle birleştiğinde, 90 dakikalık maçların uzamasına sebep olmaktadır. Opta’nın verileri, Türkiye Süper Lig’in Avrupa’nın en büyük liglerinde topun en az oyunda kaldığı ve maçların en uzun sürdüğü lig olduğunu göstermektedir.
Bu sezon Süper Lig maçlarında top ortalama 51 dakika 53 saniye oyunda kalırken, toplam maç süresi 100 dakika 28 saniye olarak kaydedildi. Müsabakalardaki topun oyunda kalma oranı ise %51.6 olarak belirlendi. Aynı durum, Avrupa’nın en büyük on liginde Hollanda Eredivisie’nin en üst sırada yer almasıyla devam ediyor. Fransa Ligue 1 üçüncü sırada, Almanya Bundesliga ise dördüncü sırada bulunmakta. Türkiye Süper Lig ise 9. sıradaki Çekya Birinci Ligi’nin bile gerisinde kalıyor.
Hakemlerin Yönetim Tarzı da Önemli
Topun oyunda kalma süresinde futbolcuların özelliklerinin yanı sıra hakemlerin yönetim tarzı da kritik bir rol oynamaktadır. Bazı hakemler, sert oyuna müsamaha gösterip avantaj kuralını daha fazla uygularken, bazıları en ufak sertlikte faul düdüğüne başvurmaktan çekinmemektedir. Bu sezon Süper Lig’de 5 ve üzeri maçta görev alan hakemler arasında topun oyunda kalma oranı en yüksek olan hakem Yasin Kol (%55.28) olurken, Emre Kargın %54 ile ikinci, Cihan Aydın ise %53.4 ile üçüncü sırada yer alıyor. Yönettiği maçlarda topun oyunda kalma oranının en düşük olduğu hakemler ise Muhammet Ali Metoğlu %48.5, Halil Umut Meler %49.88, Atilla Karaoğlan %50.62 ve Oğuzhan Çakır (%50.84) olarak sıralanıyor.
UĞUR MELEKE: EN FAZLA ZAMANI SAKATLIK NUMARASI YAPANLAR YÜZÜNDEN KAYBEDİYORUZ
Meslek hayatım boyunca sıkça ele aldığım ve rahmetli Hıncal Uluç’un da benim istatistiklerimi referans göstererek mücadele ettiği önemli bir konu bu. Ne yazık ki, bu durumun düzelmesine Hıncal Abi’nin ömrü vefa etmedi. Umarım benimki yeter. Süper Lig’de bir maç için TV başında 100 dakika oturuyoruz ve bunun neredeyse 49 dakikası işlevsizlikle geçiyor. Bu, hayatımızdan çalınan bir zaman dilimi. Takımlarımız yurtiçinde dinlenerek oynadıkları için yurtdışındaki tempoya ayak uydurmakta zorlanıyor. Ülke futbolunun bence en büyük sorunu bu.
Çözüm Yolu Çok Basit
Önerimi daha önce defalarca dile getirdim ama pek dikkate alınmadı. Fenerbahçe ve Galatasaray gibi bazı tanınmış ve bilgi eksikliği olan yöneticilerin tartışmaları kamuoyunda daha fazla yer buluyor. Bu yöneticilerin desteklediği bazı Youtuberlar da tüm bu patırtıyı artırıyor. Önerim şu: Süper Lig’de bir maçta sakatlanıp yerde oturan her oyuncu, kenara gönderilecek. Kenara giden oyuncu, bir sonraki düdüğe kadar oyuna giremeyecek. Bu, tüm sakatlık numaralarını ve yerde oturarak zaman geçiren durumları ortadan kaldıracaktır. Zaten en büyük zaman kaybını burada yaşıyoruz. Eğer bu devrimi hayata geçirirsek, topun oyunda kalma süresinin 51 dakikadan 60 dakikaya yükselebileceğine inanıyorum.
FIRAT AYDINUS: HAKEMLERE TALİMAT VERMEK YETMEZ, ARKALARINDA DURULMALI
Tabloda her sezon daha kötüye giden bir durum söz konusu. Bu durumu yalnızca hakemler üzerinden değerlendirmek gerçekçi olmaz. Sahadaki tüm aktörlerin bu tabloda payı olduğu unutulmamalıdır. Hakemlerin temaslı oyuna biraz daha tolerans göstermesi, verilen bir karar sonrası oyunun hızlı bir şekilde yeniden başlamasına etki etmesi ve futbolcuların da bu düşünceyi benimsemesi gerekmektedir.
Premier Lig’i Örnek Almalıyız
İngiltere Premier Lig maçlarını izlediğimizde, futbolcular yerde yatarken hakemin oyun akışını kesmeyip devam ettirmesi ve futbolcuların “Neden durdurmuyorsun!” şeklinde itiraz etmemesi gibi sahnelerle sıkça karşılaşmaktayız. Bu sorunun, alınacak tedbir ve yaptırımlarla çözülmesi elbette mümkün. Daha önce ‘Dörtten fazla oyuncu itiraza geldiğinde veya monitöre giderken hakemin önünü kesen futbolcuya kart gösterilsin’ önerisi gündeme gelmişti. Son Avrupa Şampiyonası’nda ‘sadece kaptanlara açıklama yapılacak’ talimatının temelinde bu yatıyordu. Ancak ülkemizde bu uygulama gerçekleştirilmiyor. Gerçekleştirildiğinde bile, uygulayan hakemlerin arkasında duran bir kurum bulunmuyor. Topun oyun kalma süresini artırmak için hakemlere talimat vermek yetmez; bu talimatların uygulanması ve uygulayan hakemlerin desteklenmesi gerekmektedir.
