Oruç sırasında baş ağrısının en sık görülme nedenleri
Kafein eksikliği: Ramazan öncesinde yoğun miktarda kafein içeren içecekler (kahve, kola vb.) tüketen kişilerde genellikle bir bağımlılık gelişir. Oruç sırasında bu kafeinin aniden kesilmesi, özellikle ilk günlerde baş ağrısına neden olabilir. Oruç günlerinde, sahurda sert bir kahve içmek, baş ağrısını önlemeye yardımcı olabilir.
Kan şekeri düşmesi (Hipoglisemi): Oruç süresince kan şekeri seviyesinin düşmesi, yaygın bir baş ağrısı tetikleyicisidir. Oruç öncesi aşırı şekerli gıda tüketimi, kan şekerinde ani bir yükselme ve ardından düşüş yaratır. Bu durum baş ağrısına yol açabilir. Oruç öncesinde düşük glisemik indeksli, şeker içeriği az olan gıdaların tüketimi, baş ağrılarını önlemeye yardımcı olabilir. Düşük glisemik indeksli gıdalar arasında yağsız yoğurt, yulaf ve elma suyu gibi seçenekler bulunmaktadır.
Susuz kalmak: İnsan beyninin büyük bir kısmı sudan oluşur. Beyinde su miktarının azalması histamin salınımını artırır. Beyin, su eksikliğine karşı tedbir alabilmek için su kısıtlaması yapar ve uzun süreli susuzluk durumunda histaminin salınımı, ağrı ve yorgunluk hissine yol açar. Oruç öncesinde yeterli sıvı alımı, histamin salınımını azaltabilir.
Uyku düzeninin bozulması: Ramazan döneminde alışık olunan uyku düzeninin bozulması, gün boyunca halsizlik ve baş ağrısına neden olabilir. Bu nedenle, oruç tutan bireylerin yeterli uyku almalarına dikkat etmeleri önemlidir.
Hipoglisemik baş ağrısına dikkat!
Hipoglisemi, kan şekerinin 70 mg/dL’nin altına düşmesiyle ortaya çıkan bir durumdur. Beyin, yalnızca glukoz kullanır ve bu ani şeker düşmeleri öncelikle beyin üzerinde olumsuz etki yaratır. Temel belirtileri arasında; güçsüzlük, sersemlik, dikkat eksikliği, terleme, bulanık görme ve dış çevreyi değerlendirme zorluğu yer alır. Birçok insan, hipogliseminin baş ağrılarını tetikleyebileceğini bilmemektedir. Hipogliseminin başlıca nedenleri arasında aç kalma, öğün atlama, yetersiz beslenme ve bazı ilaçlar yer almaktadır. Ayrıca karaciğer, böbrek yetmezliği ve anoreksi gibi durumlar da hipoglisemiye sebep olabilir. Hormon eksiklikleri ve aşırı şekerli öğünler de bu durumu tetikleyebilir. Şeker hastalarında gereğinden fazla insülin alımı da kan şekeri düşmelerine yol açabilir. Eğer hemen müdahale edilmezse, bu durum komaya kadar ilerleyebilir. Oruç, hipoglisemiye yol açan faktörlerden biridir.
Migrene çevirme potansiyeli!
Hipoglisemi, migren ataklarına neden olabilir. Bazı migren hastaları, migren krizleri öncesinde tatlı gıdalara karşı ani ve aşırı bir iştah artışı yaşadıklarını fark edebilirler. Hipogliseminin tetiklediği migren ağrılarında, tipik migren belirtilerinin (bulantı, kusma, ışığa ve sese karşı duyarlılık) görülmemesi dikkat çekicidir. Eğer kan şekeri düşmesinin nedeni diyabet değilse, kişinin düşük şekeri düzeltmek için uygun bir beslenme düzenine geçmesi gerekmektedir. Bu diyet, dengeli bir lif-protein-yağ oranı içermeli ve sık sık ama az miktarda beslenmeyi içermelidir. Aşırı karbonhidrat alımından kaçınılmalıdır.
Diyabet hastalarının dikkat etmesi gerekenler
Oruç tutmayı düşünen şeker hastalarının mutlaka doktorlarıyla görüşmeleri gerekmektedir. Eğer oruç tutmaya karar verirlerse, ilaç saatleri, özel iftar ve sahur rejimi ile alınması gereken sıvı gıda türleri ve miktarları hakkında bilgi edinmeleri önemlidir. Genel tıbbi öneri, şeker hastalarının oruç tutmaması yönündedir. Aç kalan bir şeker hastasında hipoglisemik şok riski, Ramazan boyunca 10 kat artmaktadır.
Bu belirtiler varsa orucunuzu sonlandırmanız gerek!
Şeker hastaları için orucun ne zaman bozulması gerektiğini bilmek hayati önem taşır. Kan şekeri 70 mg/dL’nin altına düşerse, oruç hemen bozulmalıdır. Ayrıca, kan şekeri 300 mg/dL’nin üzerine çıkarsa da oruç derhal sonlandırılmalıdır. İdrarın aşırı koyulaşması, ciddi susuz kalma belirtisidir. Şiddetli baş ağrısı, bulantı ve kusma gibi durumlar da vücudun iyi olmadığını gösterir. Bu gibi durumlarda da derhal oruç sonlandırılmalıdır. Dini makamlar, insan hayatını tehdit eden bir durumda oruç tutulmaması gerektiği konusunda hemfikirdir.
Ne zaman doktora başvurmalı?
Kişinin sürekli baş ağrısı yaşıyorsa, bu durum ileri tıbbi değerlendirme gerektirir. Baş ağrılarına bakan uzman, yani nörolog, bu baş ağrılarının yukarıda belirtilen nedenlerden birine bağlı olup olmadığını (sekonder baş ağrıları) veya altta yatan birincil bir beyin hastalığı olasılıklarını araştırmalıdır. Tedavi buna göre düzenlenecektir. Eğer baş ağrısının nedeni sekonder ise, kişinin sahurda düzenli olarak ağrı kesici alması faydalı olabilir.