Netflix Türkiye’nin Gelecek Vizyonu Üzerine Bir Röportaj
Milliyet Teknoloji Editörü Batuhan Dönertaş, Netflix’in RTÜK tarafından alınan yeni kararlarla birlikte yayın politikasında ne tür değişiklikler olabileceğini ve ilerleyen dönemde nasıl bir yol haritası izleyeceklerini sordu. Netflix Türkiye İletişim Müdürü Artanç Savaş’ın yanıtladığı bu özel röportajda Netflix yayınlarıyla ilgili merak edilen birçok konuya değinildi.
Kullanıcılardan RTÜK’ün internet yayınları hakkında aldığı yeni kararı sonrası size ne gibi soru ve tepkiler geldi? Bu süreçte ne gibi uygulamalar gerçekleşecek? Cinsellik, alkol, argo, tütün mamulleri gibi içeriklerde ne gibi düzenlemeler yapacaksınız?
İnternet yayınlarına yönelik getirilen yeni düzenlemenin gerektirdiği üzere geçtiğimiz günlerde lisans başvuru sürecimizi başlattık. Üyelerimizin, sunduğumuz zengin içerik çeşitliliğine ve Türkiye’den dünyaya taşıdığımız yerel hikayelere değer verdiğine inanıyoruz. Bu nedenle, Türkiye’deki yatırımlarımızı artırarak, sunduğumuz ebeveyn kontrollerini daha da güçlendirmek üzere yetkililerle görüşmelerimize devam ediyoruz. Hedefimiz, üyelerimizin tercih ettikleri içeriklere keyifle ulaşmalarını sağlarken, çocuklarımızı da yaşlarına uygun olmayan içeriklerden etkin bir şekilde korumak.
Netflix açısından Türkiye piyasasının önemi nedir? Türkiye’de bir ofis açılması gündemde mi?
Türkiye, EMEA (Avrupa, Orta Doğu ve Afrika) bölgesindeki en önemli pazarlarımızdan birisi. Bunun pek çok nedeni var. İlk olarak, yeniliklere açık ve genç bir nüfusa sahibiz. Bu demografik yapı, internet ekosisteminin hızla gelişmesine katkı sağlıyor; örneğin, internet kotalarının kaldırılması ve hızlı bağlantıların standart hale gelmesi gibi. Bizim için en heyecan verici olan ise coğrafyamızın henüz anlatılmamış muhteşem hikayelere ev sahipliği yapması. Zengin kültürel birikimimizi dünyaya tanıtacak yetenekli senaristlere, oyunculara ve yönetmenlere fazlasıyla sahibiz. Bu noktada, doğru hikayeleri seçip en yetenekli ekiplerle buluşturmak bizim görevimiz.
Ayrıca, Türkiye’de üretilen yapımların dünyanın dört bir yanında izlenmesi, bize büyük bir avantaj sağlıyor. Bu nedenle Türkiye’ye yönelik yatırımlarımızı artırarak, üyelerimizin yaşamına daha fazla keyif katmak ve yaratıcı sektörümüz için yeni fırsatlar yaratmak istiyoruz. Türkiye, EMEA bölgesindeki birçok ülke gibi Amsterdam’daki merkez ofisimizden yönetilse de, sık sık Türkiye’ye gelerek iş ortaklarımızla, paydaşlarımızla ve üyelerimizle bir araya geliyoruz.
Bir resim çizmek zorunda olsanız, Türkiye’deki kullanıcılarınızın profilini bize nasıl özetlersiniz?
Türkiye’de 1,5 milyonu aşkın üyemiz var. Üyelerimiz ilk etapta İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük şehirlerde yoğunlaşmışken, artık ülkemizin tamamına yayıldı. Üyelerimizin çoğunluğu 18-44 yaş aralığında yoğunlaşmakta, ancak diğer yaş gruplarından da üyelerimiz bulunuyor. Cinsiyet açısından dengeli bir dağılım söz konusu. Ayrıca, çocuklarına güvenilir ve yaş gruplarına uygun içerik sunmak isteyen ailelerin Netflix’e ilgi gösterdiğini görmekteyiz. Sunduğumuz özel çocuk profilleri ve ebeveyn kontrolleri, bu ilginin artmasında önemli bir rol oynamaktadır.
İzleme yöntemleri açısından bakıldığında, Türkiye’deki üyelerimiz, yayınlarımızı en çok akıllı televizyonlar üzerinden izlemeyi tercih ediyor. İkinci sırada akıllı telefonlar, üçüncü sırada ise dizüstü ve masaüstü bilgisayarlar yer alıyor. Tabletler ve oyun konsolları ise bu üçlüyü takip etmekte. Diğer yandan, akıllı telefonlar üzerinden Netflix izleme oranımız, ABD’den ve Avrupa’daki diğer büyük ülkelerden oldukça yüksek. İstanbul Ekonomi Araştırma tarafından yapılan bir çalışma, Türk halkının Netflix gibi online eğlence servislerini neden tercih ettiğini de ortaya koyuyor. Araştırmaya göre, katılımcıların çoğunluğu içerik zenginliğini, içerikleri istedikleri zaman izleyebilmeyi ve reklam olmamasını tercih etme sebepleri arasında gösteriyor.
Ne tür yapımlar Türk izleyicisinin ilgisini daha çok çekiyor? Bunu neye bağlıyorsunuz?
Türkiye’deki izleme trendleri, diğer ülkelerle benzerlik göstermekte. İyi hikayeler, doğru şekilde anlatıldıklarında coğrafi sınırları aşarak dünyanın dört bir yanındaki izleyicilere ulaşabiliyor. Yerli yapımları bir kenara bıraktığımızda, dünya genelinde popüler olan La Casa de Papel, Stranger Things, Dark, Narcos, Black Mirror gibi yapımlar, Türkiye’de de büyük ilgi görmekte. Üyelerimiz, yeni ve yenilikçi yapımlara oldukça açık. Örneğin, ilk interaktif yapımımız Black Mirror: Bandersnatch, Türkiye dahil birçok ülkede büyük bir yankı uyandırdı. Türkiye, Bandersnatch’i en çok izleyen ülkeler arasında yer almakta.
Diğer yandan, dünya genelinde yaptığımız bir araştırma, değişen izleme alışkanlıklarına dair ilginç bulgular sunuyor. Üyelerimiz, kendi yayın akışlarını oluştururken geleneksel televizyon kanallarının yayın akışından çok daha farklı içerikleri tercih ediyor. Örneğin, sabah uyanır uyanmaz haber izlemek yerine komedi izlemeyi tercih ediyorlar. Öğlen kuşağında drama dizileri, akşam saatlerinde aksiyon, korku ve gerilim yapımları izlenirken, gece yatmadan önce yine komedi programları tercih ediliyor. Bu global trendlerin Türkiye’de de yansımalarını gözlemliyoruz.
Üçüncü Türkçe yapım dizinin çekimleri tamamlandı. Hakan Muhafız, Atiye ve Aşk 101. Bu dizilerin akıbeti hakkında bilgi alabilir miyiz?
İlk orijinal dizimiz Hakan: Muhafız, çok iyi bir performans gösterdi. Dizi, aynı anda 190 ülkede, 20’nin üzerindeki dilde altyazı ve dublaj seçenekleriyle sunuldu ve daha ilk ayında 10 milyonun üzerinde izleyiciye ulaştı. Bu, sınırları aşan büyük bir başarı. Hakan: Muhafız’ın 3. ve 4. sezonlarını da gelecek yıl izleyicilerle buluşturmayı planlıyoruz.
2019 bitmeden yayınlamayı düşündüğümüz ikinci orijinal dizimiz Atiye, İstanbul, Göbeklitepe ve Nemrut üçgeninde çekimleri devam eden bir yapım. Genç ve güzel ressam Atiye’nin sürükleyici hikayesini konu alan sekiz bölümlük dizinin başrollerinde Beren Saat ve Mehmet Günsür yer alıyor. Oyuncu kadrosunda Metin Akdülger, Melisa Şenolsun, Başak Köklükaya, Civan Canova ve Tim Seyfi gibi isimler yer almakta. Atiye, Anadolu topraklarının doğal güzellikleri ile tarihi ve kültürel değerlerini dünyaya tanıtacak, bu yıl “Göbeklitepe Yılı” ilan edilmesiyle de yerel ve global ilginin artmasına destek olmayı hedefliyoruz.
Üçüncü orijinal dizimiz Aşk 101’in çekimleri de tamamlandı. Dizi, kendilerini kurtarabilmek için öğretmenlerini okulda tutmaya çalışan ve bu süreçte kendi duygularını keşfeden bir grup gencin hikayesini anlatacak. Genç oyuncuların yanı sıra başarılı ve tecrübeli isimlerden oluşan oyuncu kadrosunda Kubilay Aka, Mert Yazıcıoğlu, Alina Boz, Selahattin Paşalı, İpek Filiz Yazıcı, Pınar Deniz ve Kaan Urgancıoğlu yer almakta. Aşk 101’i de diğer orijinal yapımlarımız gibi farklı dillerdeki dublaj ve altyazı seçenekleriyle sunacağız.
Bundan sonraki süreç Netflix’in içerik politikası Türkiye özelinde nasıl gelişecek? Sunmayı düşündüğünüz yeni hizmetler var mı?
Hedefimiz, sınırları aşan hikayeler anlatarak bu coğrafyanın hikayelerini dünyaya taşımak ve bu sayede dünyanın dört bir yanındaki üyelerimizin hayatına daha fazla mutluluk katmak. Bunu başarabilmek için önümüzdeki dönemde hem Türkiye’de ürettiğimiz orijinal içeriklerimizin hem de Türkiye’den lisansladığımız içeriklerin sayısını artırmayı planlıyoruz. Ayrıca, üyelerimizin izlemek istedikleri yapımlara en hızlı şekilde ulaşmalarını sağlamak için sunduğumuz servisi her gün daha da geliştirmeye çalışıyoruz.
Son olarak sinema- Netflix çekişmesi için ne söylemek istersiniz? Bazı yönetmenler bu konuda Netflix’e soğuk bakıyor. Ne söylemek istersiniz?
Netflix olarak sinemanın büyüsüne ve gücüne inanıyoruz. Bu nedenle, dünya genelinde farklı ülkelerde her yıl çok sayıda filmimizi sinemalara taşıyoruz. Örneğin, üç dalda Oscar kazanan ROMA’yı dünya genelinde binin üzerinde sinema salonunda gösterime soktuk. Benzer şekilde, Triple Frontier ve The Highwaymen gibi yapımlarımız da sinemalarda gösterildi. Dünyanın en iyi film yapımcıları, oyuncuları, senaristleri ve yönetmenleriyle çalışarak her zevke ve beğeniye uygun filmleri sunmaya devam edeceğiz.
