Mide Kanseri: Türkiye’de Önemli Bir Sağlık Sorunu
Türkiye’de her yıl yaklaşık 20 bin kişinin mide kanserine yakalandığı ve dünya genelinde bu hastalığın 800 bin kişinin hayatını kaybetmesine neden olduğu bilinmektedir. Mide kanserinin ortaya çıkmasında cinsiyet, genetik faktörler, beslenme alışkanlıkları, sigara ve alkol tüketimi gibi etkenlerin yanı sıra, Helicobacter pylori adlı bakterinin yol açtığı gastrit de önemli bir rol oynamaktadır. Mide kanseri, genel olarak mide mukozasında kötü huylu tümörlerin gelişmesi sonucu meydana gelir. Oluşan tümör, midenin çeşitli bölgelerine yerleşebilir ve genellikle lenf bezleri, karaciğer, akciğer gibi diğer organlara yayılabilme özelliğine sahiptir.
Erken Teşhis: Hayat Kurtarıcı
Mide kanseri hastalarında, şikayetler genellikle ilerleyen evrelerde belirgin hale gelir. Bu nedenle, hastalığın erken teşhisi adına ön belirtilerin bilinmesi ve semptomların mide kanseri belirtisi olarak değerlendirilmesi son derece önemlidir. Son yıllarda teknolojideki ilerlemeler sayesinde, mide kanseri daha erken aşamalarda teşhis edilebilmekte ve uygun tedavi yöntemleri ile kontrol altına alınabilmektedir. Uzman hekim kontrolü ve doğru beslenme alışkanlıkları ile mide kanserinden korunmak ve bu hastalıkla mücadele etmek mümkündür.
Mide Kanserinin Belirtileri
Mide kanseri erken dönemde belirti vermeyebilir, ancak yemeklerden sonra midede oluşan rahatsızlık hissi, bu hastalığın en önemli belirtilerinden biridir. Özellikle daha önce benzer şikayetleri olmayan 40 yaş üzerindeki bireylerin, hazımsızlık ve kilo kaybı gibi belirtileri dikkate alması gerekmektedir. Hastalığın başlangıcıyla birlikte beslenme düzeninde bozulma ve kilo kaybı gözlemlenir. Ani iştahsızlık hissi de mide kanserinin sık rastlanan belirtilerindendir.
Mide kanseri belirtilerinin erken dönemde tespit edilmesi, hastalığı daha başlangıç aşamasında yakalamak için kritik öneme sahiptir. Sindirim sistemi bozuklukları, mide bölgesinde ağrı ve hazımsızlık gibi şikayetler fark edildiğinde, derhal uzman doktora başvurulması önerilmektedir.
Belirtiler: Kanserli Hücrenin Yerine Göre Değişir
Hastalığın belirtileri, kanser hücrelerinin yerleştiği bölgeye ve hastalığın evresine göre farklılık gösterebilir. Eğer kanserleşen dokular midenin üst kısımlarında yer alıyorsa, bu durumda yutma güçlüğü ve yutma sırasında takılma hissi meydana gelebilir. Midenin ince bağırsakla birleştiği bölgede bulunan tümörlerde ise en belirgin bulgu kusmadır. İlerleyen evrelerde kanlı dışkı ve kanlı kusma gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Ancak, bu belirtiler kesin tanı koymak için yeterli olmayıp, fiziksel muayene bulguları ve çeşitli tetkiklerle desteklenmelidir.
Mide Kanserinin Tedavisi
Mide kanseri tedavisi, her hasta için farklılık gösterebilir. Tedavi kararı, hastalığın yeri, evresi, hastanın yaşı ve diğer sağlık sorunları gibi birçok faktöre bağlıdır. Multidisipliner bir yaklaşım gerektiren bu tedavi sürecinde; radyoterapi, kemoterapi gibi farklı tedavi seçenekleri bulunmaktadır. Özellikle hastalığın ilk evrelerinde, cerrahi müdahale en etkili tedavi yöntemi olarak öne çıkmaktadır. Kanserin midedeki yerleşimine göre, midenin tamamı (Total gastrektomi) veya bir kısmı (Subtotal gastrektomi) cerrahi olarak çıkarılabilir. Hastalık ilerledikçe, cerrahi tedaviye ek olarak kemoterapi, radyoterapi ve immünoterapinin de uygulanması gerekebilir.
Mide kanseri tedavisinde dikkat edilmesi gereken bir diğer önemli nokta, cerrahi müdahale sonrası beslenme alışkanlıklarının düzenlenmesidir. Gastrektomi sonrası tokluk hissi daha erken ortaya çıkabilir. Kalori yetersizliğini önlemek amacıyla, hastaların sık aralıklarla ve küçük porsiyonlar halinde beslenmesi önemlidir. Ayrıca, gastrektomi sonrası yiyeceklerle alınan demir ve B12 vitamininin emilimi sağlanamayabilir, bu nedenle bu vitaminlerin düzenli olarak enjeksiyon yoluyla alınması gerekebilir.
Mide Kanserine Karşı Alınabilecek Önlemler
Mide kanserinin gelişme olasılığını azaltmak için risk faktörlerini en aza indirmek, sağlıklı bir beslenme programı benimsemek oldukça önemlidir. Uzmanlar, aşırı tuzlu salamuralardan, yağda kızartılmış gıdalardan, gıda koruyucusu içeren ürünlerden, aşırı miktarda kırmızı et tüketiminden ve yüksek ısıda pişirilmiş etlerden kaçınılmasını önermektedir. Ayrıca, küçük porsiyonlar tercih etmek, sık aralıklarla yemek yemek ve yemeği iyi çiğnemek de mide sağlığı açısından son derece faydalıdır.
Sigara ve alkol tüketiminden uzak durmak, çikolata ve kahve tüketiminde aşırıya kaçmamak, sebze ve meyve tüketimini artırmak, yemek yedikten sonraki iki saatlik süreçte uyumaktan kaçınmak da mide sağlığını korumak için önemli adımlardandır.