Lupus Nedir?
Lupus, halk arasında “kelebek hastalığı” olarak da bilinen, vücutta birçok organı etkileyebilen romatizmal bir hastalıktır. Otoimmün hastalıklar grubuna giren lupus, bağışıklık sisteminin vücudun kendi hücrelerine karşı bir saldırı düzenlemesiyle ortaya çıkar. Bu durum, bağışıklık sisteminin yanlışlıkla sağlıklı hücreleri yabancı olarak algılamasından kaynaklanır.
Lupus Nasıl Ortaya Çıkar?
Lupus hastalığı, vücudun önemli yapı taşlarından biri olan kolajene karşı bir bağışıklık yanıtı geliştirdiğinde ortaya çıkar. Hastalığın kesin nedeni henüz tam olarak belirlenmemiştir; ancak genetik yatkınlık, çevresel faktörler ve hormonal değişikliklerin etkili olduğu düşünülmektedir. Stres, ultraviyole ışınları, bazı ilaçlar ve enfeksiyonlar gibi durumlar hastalığın tetikleyicileri arasında yer alır. Özellikle kadın hormonlarından östrojen, lupus gelişimini artırırken, testosteronun bu durumu azalttığı belirtilmektedir. Lupusun iki ana türü bulunmaktadır: Diskoid Lupus Eritematozus (DLE) ve Sistemik Lupus Eritematozus (SLE).
Diskoid Lupus Eritematozus (DLE)
DLE, hayati organları etkilemeyen bir lupus türüdür. Genellikle güneş ışığına maruz kalan cilt alanlarında etkili olur ve disk şeklinde deri lezyonları oluşturur. Bu lezyonlar iyileştikten sonra ciltte kalıcı izler bırakabilir.
Sistemik Lupus Eritematozus (SLE)
SLE ise DLE’ye göre daha ciddi bir durumdur ve ciltle birlikte iç organları da etkileyebilir. Tedavi edilmediği takdirde, SLE ciltte yara izlerine ve burun ile yanakların köprüsünde kabarık döküntülere neden olabilir.
Lupus Hastalığında Görülen Belirtiler
Lupus hastalığının başlangıcında yorgunluk, eklem şişliği gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Lupusa bağlı eklem iltihapları genellikle kalıcı hasarlara veya şekil bozukluklarına neden olmaz. Hastalığın en önemli belirtilerinden biri, cilt, saç ve vücudun ıslak yüzeylerinde görülen çeşitli bozukluklardır. Bu belirtiler farklı şekillerde kendini gösterebilir; örneğin, yüz bölgesinde burunla yüzü birleştiren kelebek şeklinde kırmızı döküntüler görülebilir. Ayrıca sivilce, kurdeşen, harita tarzı cilt görünümü ve saç dökülmesi gibi diğer belirtiler de ortaya çıkabilir.
Birçok lupus hastası, güneş ışığına karşı aşırı duyarlılık yaşar; bu durum güneş ışınlarıyla ciltteki belirtilerin artmasına ve hastalığın alevlenmesine neden olabilir. En ciddi sorunlardan biri, bazı hastalarda böbreklerin etkilenmesidir ki bu durum hayati tehlike oluşturabilir. Hastalığın ilerleyen aşamalarında kan değerlerinde bozulma, mide ve bağırsak problemleri, bulantı ve iştahsızlık gibi ek belirtiler de görülebilir. Lupus hastalığı tamamen ortadan kalkmaz, ancak belirli dönemlerde ilaçlarla kontrol altına alınabilir. Teşhis konulduktan sonra çoğu hastada yorgunluk, kilo kaybı ve ateş gibi semptomlar gözlemlenebilir.
Lupus Hastalığı Nasıl Teşhis Edilir?
Lupus, genellikle eklem ağrılarıyla kendini gösterdiğinden, bu tür yakınmaları olan kişilerde hastalıktan şüphelenilebilir. Tanı koymak için öncelikle bir antinükleer antikor (ANA) testi yapılması gerekmektedir. Testin pozitif çıkması durumunda, ardından Anti-ds DNA ve Anti-ENA testleri yapılmalıdır. Tanı, elde edilen sonuçlara göre konulmaktadır. Antinükleer antikor testinin pozitif sonucu, lupus hastalığı için tek başına yeterli bir bulgu değildir; bu nedenle anti-DNA testi de önemli bir öncü veri sunar.
Lupus Hastalığı Tedavi Edilebilir Mi?
Lupus, alevlenme dönemleriyle seyreden bir hastalıktır. Bu süreçte, kortizon dışı antiromatizmal ilaçlar, bağışıklık sistemini baskılayıcı ilaçlar ve sıtma ilaçları tedavi için kullanılmaktadır. Tedavide en yaygın kullanılan ilaçlar arasında kortikosteroidler yer alır. Kortizon tedavisi öncesinde ölümcül olabilen lupus hastalığı, bağışıklık sistemini iyileştirici tedavilerle kontrol altında tutulabilir. Ancak hastalığın sistemik olarak tamamen ortadan kaldırılması mümkün değildir.