1. Haberler
  2. Sağlık
  3. İstanbul’da Koronavirüs Salgını: Hekimlerin Görüşleri ve Durum Değerlendirmesi

İstanbul’da Koronavirüs Salgını: Hekimlerin Görüşleri ve Durum Değerlendirmesi

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

İstanbul’da Koronavirüs Salgını ve Hekimlerin Görüşleri

Belli dönemlerde ülke içindeki koronavirüs vakalarının payı ara ara artıp azalırken, gelinen son aşamada İstanbul, yeniden ‘salgının başkenti’ haline geldi. Bu süreçte, koronavirüs hastalarına bakan hekimlerle konuştuk. Hekimlere göre, veriler hâlâ doğru bir şekilde paylaşılmıyor ve bir yılı aşkın bir süre geçmesine rağmen, PCR testi pozitif çıkan birçok hasta, 15-20 gün sonra hayatını kaybetse bile ‘Covid-19’ sayılmıyor. Türkiye’de Nisan ayının başından beri vaka ve ölüm sayıları rekor seviyede seyrediyor. Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre, 14 Nisan itibarıyla son 24 saatte 310 bin 420 Covid-19 testi yapıldı, 62 bin 797 kişinin testi pozitif çıktı ve 279 kişi hayatını kaybetti. Vaka sayıları 60 bini aşmış durumda.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, geçtiğimiz pazartesi (12 Nisan) Bilim Kurulu Toplantısı’nın ardından düzenlediği basın toplantısında yoğun bakım doluluk oranlarını açıkladı. Koca, Sinop, İzmir, Çanakkale, Bartın, Edirne ve Rize’de yoğun bakım doluluk oranının yüzde 80’i aştığını belirtti. Koca, “Yükümüz önü alınamaz derecede ağırlaşırsa, örneğini daha önce yaşadığımız gibi bir düzenlemeye gitmek zorunda kalabiliriz.” ifadelerini kullandı. Ayrıca, 100 bin nüfusa karşılık gelen haftalık vaka sayısında en çok artış sırasıyla Kırklareli, Çanakkale, Bayburt, İstanbul ve Tekirdağ’da kaydedildi. Koca, 9 Nisan’da Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, İstanbul’da mart başına göre vaka sayılarının yaklaşık 10 kat arttığını vurgulayarak, “Ülkemizde vakaların yaklaşık yüzde 40’ı İstanbul’da. İstanbul’un durumu ülkemizin durumunu belirliyor. İstanbul’u koruyabilirsek ülkemizi de koruyabileceğiz.” dedi. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan da Türkiye’de tespit edilen 360 bin aktif corona virüsü vakasından çoğunun İstanbul’da olduğunu belirterek, “İstanbul’da virüsü kapmama şansınız çok düşük.” ifadelerini kullandı.

Hekimlerin Durumu ve Yoğun Bakım Süreçleri

Türkiye’nin ‘Vuhan’ı haline gelen İstanbul’daki son durumu ve yoğun bakımdaki doluluk oranlarını koronavirüs hastalarına bakan doktorlarla değerlendirdik. Türkiye’nin köklü üniversite hastanelerinden birinde görev yapan ve ismini vermek istemeyen bir hekim, yoğun bakım ünitesinin tam kapasiteyle çalıştığını söyledi. Sahra şartlarında gibi 21 yatakla sınırlandırdıklarını, fakat şu anda yüzde yüz doluluk oranına ulaşıldığını aktardı. Hekim, “Yoğun bakıma gelip de geri çevirdiğimiz çok hasta oldu. Serviste yatan fakat yoğun bakımda aldığımız hastalar da mevcut. Nispeten daha iyi hastalar ile kötü hastaları değiştirdiğimiz durumlar oluyor, bu da bizi oldukça yoruyor.” dedi.

Hekim, PCR testi pozitif olduğu halde, pozitifliğinin üzerinden ortalama 15-20 gün geçen yoğun bakım hastasının ölmesi halinde Covid-19 olarak kaydedilmediğini belirtti. Bakan Koca, yeni vakaların yüzde 85’inin İngiliz varyantı olduğunu belirtmişti. Hekime ‘varyant virüs, hastaneleri nasıl etkiliyor’ diye sorduğumuzda, “Duyarlılığı düşük testlere yol açtığı için, testleri bazı hastalarımızda 3-4 kez tekrar ediyoruz. Klinik gözlem olarak art arda test yapınca varyant nedeniyle pozitif olduğunu görüyoruz. Bu kadar ısrarcı test yapmak bizim insiyatifimize bağlı. Doktorların yüzde 99’u bu kadar ısrarcı davranmıyor. Elimizde etkili bir tedavi yok, varyantlarla karşı karşıyayız. Bildiğimiz hastalığın dışına çıkıldı.” açıklamalarında bulundu.

“21 yaşındaki hasta yoğun bakımda ise, 31 yaşındaki hasta ölüyorsa kontrol altında değiliz” diyen hekim, Sağlık Bakanlığı’nın Ölüm Bildirim Sistemi (ÖBS) üzerinden günlük vaka ve ölüm sayılarını bildirmesinin, verilerin doğruluğunu yansıtmadığını ifade etti. Hasta Sağlığı Yönetim Sistemi (HSYS) üzerinden tablonun verilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Sağlık Çalışanlarının Durumu ve Yüzleşilen Zorluklar

Devlet hastanesinde çalışan ve ismini vermek istemeyen başka bir hekim, hastanenin yarısının Covid-19 vakalarına, diğer yarısının ise diğer hastalıklara baktığını, salgındaki artış nedeniyle tam kapasiteye geçeceklerini belirtti. Hekim, hastalığı orta düzeyde seyreden Covid-19 hastalarının ayakta tedavi edildiğini, acilde ve yatan hasta servisindeki yoğunluğu azaltmak için sürekli yeni bir koronavirüs servisi açıldığını ifade etti. Ayrıca, aşılamaya rağmen sağlık çalışanlarının koronavirüse yakalandığını ve bunun semptomatik bir şekilde olduğunu vurguladı. Hekim, salgının üzerinden bir yıl geçmesine rağmen sağlık çalışanlarının varyant virüsün etkisiyle hâlâ risk altında olduğunu şu sözlerle aktardı: “Normal gelen hastalar sağlık çalışanları tarafından kontrol edildiği hâlde de risk devam ediyor. Başka sebeplerle geldiği hâlde rutin teste gönderildiğinde pozitif çıkıyor. Ancak yarım gün başka hasta ile odada yatıyor, doktorlar muayene ediyor, yakın temas oluyor ve ardından hasta pozitif çıkıyor. Beraber yatan hastaları test yapıyoruz. Covid-19 olduğunu bilmeden entübe takip ediyoruz ve ardından koronavirüslü olduğu ortaya çıkıyor. Hastanelerde pozitif çıkmak artık çalışanlar için oldukça kolaylaştı.”

Hekim ayrıca, merkezi hastanelerde yapılan koronavirüs testlerinin yaklaşık 4-5 saatte sonuçlandığını, ancak küçük yerlerdeki hastanelerde yapılan Covid-19 testlerinin yaklaşık bir güne çıktığını, bu durumun hem acilde bekletilen hastalar için hem de sağlık çalışanlarını risk altına soktuğuna dikkat çekti.

Testlerin Etkinliği ve Ölüm Nedenleri

Yine bir devlet hastanesinde koronavirüs hastalarına bakan ve ismini vermek istemeyen başka bir hekim, salgının başından bu yana geçen bir yılı aşkın sürede, özellikle yeniden salgının başkenti haline gelmiş İstanbul’da doktorların Covid-19 tedavilerinde önemli ilerlemeler kaydettiğini aktardı. Ancak hekime göre doğu illerinde bu durum İstanbul’daki kadar gelişim göstermemiş. Hekim, doğuda koronavirüs vakalarına bakan sağlık çalışanlarının Sağlık Bakanlığı tarafından bir dizi eğitimden geçmesi gerektiğini öneriyor. Hekim, testlerin mutant virüslere karşı etkinliğinin azaldığını belirterek, “Mutant virüslerin yakalanmadığı ve PCR testi negatif çıkan, fakat tomografisi koronavirüsle uyumlu olan vakalar arttı. Bu vakaları Covid-19 veya bulaşıcı hastalıktan saymıyorlar. Aslında ‘bulaşıcı hastalıktan ölenlerin’ ve ölüm nedenlerinde böyle yazanların hepsi koronavirüsten ölmüş oluyor. Zaten grip gibi şikayetlerle gelen hastalar da koronavirüs çıkıyor ve gripten öleni daha önce bulaşıcı hastalık olarak Ölüm Bildirim Sistemi (ÖBS) üzerinden tanı olarak girmiyorduk.” diye ekledi.

İstanbul’da Koronavirüs Salgını: Hekimlerin Görüşleri ve Durum Değerlendirmesi
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

xGundem ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin