1. Haberler
  2. Teknoloji
  3. İklim Değişikliği ve Küresel Isınmanın Etkileri

İklim Değişikliği ve Küresel Isınmanın Etkileri

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

İklim Değişikliği ve Küresel Isınma: Bilim İnsanlarının Uyarıları

Bilim insanları, küresel ısınmanın dünya üzerindeki etkilerinin giderek daha felaket boyutlarına ulaştığı konusunda ciddi uyarılarda bulunuyorlar. Bu hafta, Dünya Meteoroloji Örgütü, 2019 yılına kadar olan son 10 yılın, dünya tarihinin en sıcak on yılı olarak kayıtlara geçtiğini açıkladı. Ayrıca, Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA), ABD’nin Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi (NOAA) ve İngiltere Meteoroloji Dairesi’nin verileri ışığında yapılan hesaplamalar, 2019 yılının 1850 yılından bu yana ölçülen en sıcak ikinci yıl olduğunu ortaya koydu.

İnsan faaliyetleri, karbondioksit emisyonlarını artırarak sıcaklıkların yükselmesine neden oluyor. Bu durumun olası sonuçları arasında sıra dışı iklim olaylarının yaşanması ve kutuplardaki buzların erimesi bulunuyor. BBC, bu yıl boyunca iklim değişikliği ile ilgili özel yayınlar yapmaya başlayacak ve yıl boyunca iklim değişikliği ile ilgili haberler, analizler, özel mülakatlar ve videolar sunmayı planlıyor.

İklim Değişikliği Nedir?

İklim Değişikliği Nedir?

Dünyanın ortalama sıcaklığı yaklaşık 15 derece civarındadır. Ancak tarihsel olarak bu sıcaklık, bazı dönemlerde çok daha yüksek ya da çok daha düşük olmuştur. İklimdeki bu tür dalgalanmalar doğal bir olaydır. Ancak günümüzde, sıcaklıkların önceki dönemlere göre çok daha hızlı bir şekilde arttığı bilim insanları tarafından ifade edilmektedir. Bu artışın arkasında, atmosferin güneşten gelen enerjinin bir kısmını tutan sera gazı etkisi yatmaktadır.

Dünyanın yüzeyinden uzaya yansıyan güneş enerjisi, sera gazları sayesinde uzaya ulaşamadan emilmekte ve bu enerji, tüm yönlere yayılmaktadır. Bu durum, hem atmosferin alt katmanlarının hem de dünya yüzeyinin ısınmasına yol açmaktadır. Eğer sera gazı etkisi olmasaydı, dünya yaklaşık 30 derece daha soğuk olurdu ve bu durum, yaşam için elverişli bir ortam sağlamazdı. Sanayi ve tarım faaliyetleri nedeniyle ortaya çıkan gazlar, daha fazla enerjinin dünyada tutulmasına ve doğal sera gazı etkisinin daha fazla hissedilmesine neden olmaktadır. Bu süreç, iklim değişikliği ya da küresel ısınma olarak tanımlanmaktadır.

Sera Gazı Nedir?

Isınmayı en fazla etkileyen sera gazı su buharıdır. Ancak su buharının atmosferde kalma süresi yalnızca birkaç günle sınırlıdır. Bunun yanı sıra, karbondioksit (CO2) daha kalıcı bir niteliğe sahiptir. Mevcut CO2 miktarının, okyanuslar gibi doğal rezervuarlar tarafından emilerek sanayileşme öncesi düzeylere geri dönmesi için birkaç yüz yıl geçmesi gerekmektedir.

İnsan kaynaklı CO2 emisyonlarının büyük bir kısmı fosil yakıtların kullanımından kaynaklanmaktadır. Karbon emen ormanların kesilmesi, çürümeye bırakılması veya yanmasıyla birlikte, tutulan karbon da açığa çıkarak küresel ısınmayı artırmaktadır. Sanayi Devrimi’nin yaşandığı 1750’li yıllardan bu yana, CO2 düzeyleri yüzde 30’dan fazla artış göstermiştir. Atmosferdeki CO2 birikiminin, en az 800 bin yıldır ulaştığı en yüksek düzeyde olduğu hesaplanmaktadır. Metan gazı ve nitröz oksit gibi başka sera gazları da insan faaliyetleri sonucunda ortaya çıkmasına rağmen, bunların miktarı karbondioksit kadar yüksek değildir.

Dünyanın Isındığına Dair Kanıtlar Var mı?

Dünyanın Isındığına Dair Kanıtlar Var mı?

Dünya Meteoroloji Örgütü, 2019 yılında ortalama sıcaklığın sanayi öncesi döneme göre 1,1 derece daha yüksek olduğunu bildirmiştir. Kayıtlara geçen en sıcak 20 yılın tamamı son 22 yıl içerisinde yaşanırken, 2015 ile 2018 yılları ilk dört sırayı almıştır. Dünya genelinde, ortalama deniz suyu yüksekliği 2005 ile 2015 yılları arasında yılda 3,6 milimetre artmıştır. Bu artışın başlıca nedeni, ısınma ile birlikte su seviyesinin yükselmesidir. Ancak son dönemlerde kutuplardaki eriyen buzulların da deniz suyu yüksekliğinin artışındaki ana etken olduğu düşünülmektedir.

Hava sıcaklıklarının artmasıyla birçok buz kütlesinin küçüldüğü gözlemlenmektedir. Uydu verileri, Kuzey Kutup bölgesindeki deniz buzunun 1979 yılından bu yana önemli ölçüde azaldığını göstermektedir. Son yıllarda Grönland Buz Tabakası’ndaki erime rekor seviyelere ulaşmıştır. Ayrıca, Batı Antarktika Buz Tabakası’nın da küçüldüğü tespit edilmiştir. Kısa bir süre önce yapılan araştırmalar, Doğu Antarktika’da da küçülmenin başladığını ortaya koymuştur. İklimdeki bu değişiklikler, bitki örtüsü ve kara hayvanlarını da etkilemektedir; bitkilerin olması gerekenden daha erken çiçek açtığı, meyve verme zamanlarının değiştiği ve hayvanların yaşam alanlarının da değiştiği gözlemlenmektedir.

Sıcaklıklar Gelecekte Daha Ne Kadar Artacak?

Sıcaklıklar Gelecekte Daha Ne Kadar Artacak?

Birçok hesaplama, 1850 ile 21’inci yüzyılın sonu arasındaki dönemde dünya yüzey sıcaklığındaki değişimin 1,5 dereceyi aşma olasılığının yüksek olduğunu göstermektedir. Dünya Meteoroloji Örgütü, mevcut ısınma eğiliminin sürmesi halinde, bu yüzyılın sonunda sıcaklıkların 3 ile 5 derece artmış olabileceğini belirtmektedir. Uzun bir zamandır, sıcaklıklardaki 2 derece artışının, ısınmanın tehlikeli boyutlara ulaştığının bir işareti olacağı uyarıları yapılmaktadır. Bilim insanları ve politika yapıcılar, sıcaklıklardaki artışın 1,5 derece düzeyinde tutulmasının riskleri azaltacağını savunmaktadır.

Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli’nin (IPCC) 2018 yılında yayımladığı raporda, 1,5 derecelik ısınma hedefinin tutturulması için “toplumun her alanında hızlı, iddialı ve daha önce görülmemiş değişiklikler yapılması gerektiği” vurgulanmıştır. Sera gazı emisyonlarının belli bir düzeyde tutulmasına ilişkin siyasi çabaların liderliğini Birleşmiş Milletler yapmaktadır. Dünyada en fazla CO2 salınımı yapan ülke Çin’dir. Çin’in ardından ABD ve Avrupa Birliği (AB) ülkeleri gelmektedir. Ancak AB’de kişi başı sera gazı salınımı, diğer ülkelere kıyasla çok daha yüksektir. Bilim insanları, sera gazı emisyonlarında önemli kesintiler yapılsa bile, etkilerinin devam edeceğini belirtmektedir. Geniş su ve buz kütlelerinin sıcaklıktaki değişikliklere tepki vermesi uzun yıllar alabilir. Ayrıca, atmosferden CO2’nin çıkarılması da on yıllar sürebilir.

İklim Değişikliği Bizi Nasıl Etkileyecek?

İklim Değişikliği Bizi Nasıl Etkileyecek?

İklim değişikliğinin etkilerinin boyutu henüz tam olarak kestirilememektedir. Tatlı su kaynaklarının azalması, yiyecek maddelerinin yetiştirilmesinde zorluklar yaşanması ve sel, fırtına gibi doğal afetler nedeniyle can kayıplarının artması beklenmektedir. İklim değişikliğinin olağanüstü iklim olaylarının sıklığını artırması öngörülmektedir. Ancak belirli bir olağanüstü iklim olayını iklim değişikliği ile ilişkilendirmek daha karmaşık bir konudur.

Dünya ısındıkça daha fazla su buharlaşıyor ve bu da havadaki nem miktarının artmasına yol açıyor. Bu durum, bazı bölgelerin daha yoğun yağmur almasına, diğer yerlerde ise daha fazla kar yağışına neden olabilir. Bunun yanı sıra, sıcak geçen yaz aylarında, özellikle denizden uzak kesimlerde kuraklık riski de artabilir. Fırtına ve yükselen deniz seviyesi nedeniyle daha fazla sel ve su baskını vakalarının artması beklenmektedir. Ancak tüm bu beklentilerin bölgelere göre farklılık göstereceği tahmin edilmektedir.

Yaşanan hızlı değişimlerle mücadele etme konusunda kısıtlı kaynaklara sahip olan yoksul ülkelerin, iklim değişikliğinin olumsuz etkilerini daha fazla hissedeceği düşünülmektedir. Doğal yaşam alanlarının, canlı türlerinin uyum sağlamasından daha hızlı bir şekilde değişmesiyle birlikte bazı bitki ve hayvan türlerinin yok olacağı tahmin edilmektedir. Dünya Sağlık Örgütü, sıtma, suyun kirlenmesinden kaynaklanan hastalıklar ve yetersiz beslenme gibi faktörlerin milyonlarca kişinin sağlığını tehdit edebileceği uyarısında bulunmaktadır.

Atmosfere salınan CO2 miktarı arttıkça, okyanusların emdiği gaz miktarı da artmakta ve bu durum suların daha asitli hale gelmesine yol açmaktadır. Bu da mercan kayalıkları için ciddi olumsuz etkiler yaratabilecek bir durumdur. Küresel ısınma sonucunda sıcaklığın daha da artmasına yol açacak başka değişiklikler de görülecektir. Bunlar arasında, yüksek bölgelerde bulunan sürekli donmuş toprak tabakasının (permafrost) erimesiyle birlikte büyük miktarlarda metan gazının açığa çıkması da yer alıyor. İklim değişikliğiyle mücadele, bu yüzyılda insanlığın karşılaşacağı en büyük zorluklardan biri olarak öne çıkmaktadır.

İklim Değişikliği ve Küresel Isınmanın Etkileri
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

xGundem ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin