Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr. Dr. Abdullah Kurhan’dan HPV Virüsü Hakkında Bilgiler
Opr. Dr. Abdullah Kurhan, HPV virüsü (İnsan papilloma virüsü) hakkında önemli aydınlatıcı bilgiler sunarak, bu virüsün kişiden kişiye geçen bir enfeksiyon kaynağı olduğunu belirtmektedir. HPV virüsünün her türünü kapan bir hastanın rahim ağzı kanserine yakalanmış olduğu anlamına gelmediğine dikkat çekmektedir.
Dr. Kurhan, “HPV virüsünün tipi, smear testinde görülen anomali varlığı ile birlikte değerlendirilmelidir” diyerek, yüksek risk taşıyan HPV türleri hakkında bilgi vermektedir. Özellikle HPV 16 ve 18 pozitif olan bireylerin, ek tetkiklere tabi tutulması gerektiğini vurgulamaktadır. Bu bağlamda, kolposkopi adı verilen bir prosedürün, rahim ağzını büyüterek boyalarla inceleme yapılarak, hücresel anomali olup olmadığını belirlemek için kullanıldığını ifade etmektedir.
Kolposkopi işlemi, genellikle anesteziye ihtiyaç duymadan gerçekleştirilebilmekte ve hastalar aynı gün taburcu olabilmektedir. Dr. Kurhan, “Kolposkopi sırasında alınan biyopsi sonucunda anomali tespit edilirse, HPV virüsü rahim ağzı kanseri veya öncüllerine dönüşebilir. Bu durum, rahim ağzının bir kısmının ya da tüm rahmin alınması veya yalnızca takip edilmesi ile tedavi edilebilir” şeklinde açıklamalarda bulunmaktadır.
Tedavi ve Takip Süreci
TANILARIN YÜZDE 85-90’INDA HPV 16-18 POZİTİFLİĞİ VAR
Dr. Kurhan, her HPV virüsü taşıyan bireyin kanser hastası olmadığını belirterek, “HPV virüsünün yaklaşık 100 farklı tipi bulunmaktadır. Bu tiplerden bazıları dış genital bölgede kondilom denilen hastalıklara yol açarken, bazıları ise rahim ağzı ve iç kanala yönelik kanser yapma potansiyeline sahiptir” demektedir. Rahim ağzı kanseri tanısı almış bireylerde, yaklaşık %85-90 oranında HPV 16-18 pozitifliği görülmektedir. Bu nedenle, özellikle yüksek riskli HPV taşıyıcılarının uzman hekimler tarafından değerlendirilmesi ve gerekli işlemlerin yapılması büyük önem taşımaktadır.
KENDİLİĞİNDEN VÜCUT TARAFINDAN ELİMİNE EDİLİR
Opr. Dr. Kurhan, HPV DNA testi yaptırmanın önemini vurgulayarak, bu testin 5 yıllık aralıklarla yapılmasının faydalı olacağını belirtmektedir. Eğer birey düşük riskli HPV taşıyıcısıysa, 2. yıl tekrar HPV DNA testi yapılmasını önermektedir. Test sonucunda HPV pozitifliği devam ediyorsa, kolposkopi işlemi yapılması gerektiğini ifade etmektedir. “HPV DNA ve smear testleri, bireylerin cinsel hayata başladıktan sonra en geç 3 yıl içinde başlanmalı ve 30 ila 70 yaş arasındaki grupta düzenli aralıklarla taranmalıdır” diye eklemektedir.
HPV Virüsünden Korunma Yöntemleri
HPV virüsünden korunma yolları hakkında bilgi veren Dr. Kurhan, “HPV, cinsel olarak aktif bireylerin yaklaşık %75-80’inde pozitif olarak tespit edilmektedir. Genellikle HPV, 5 ila 10 yıl arasında vücudun kendi bağışıklık sistemi tarafından ortadan kaldırılabilmektedir” açıklamasında bulunmaktadır. En etkili korunma yönteminin, cinsel hayata aktif bir şekilde başlamadan önce 3 doz şeklinde uygulanan HPV aşılarının yapılması olduğunu vurgulamaktadır. Ayrıca, HPV taşıyıcılarının düzenli kontroller yaptırdığı takdirde endişe edilecek herhangi bir sağlık sorunu ile karşılaşmayacaklarını belirtmektedir.
