1. Haberler
  2. Sağlık
  3. Hindistan’da Aşı Patentleri Tartışmaları ve BioNTech’in Açıklamaları

Hindistan’da Aşı Patentleri Tartışmaları ve BioNTech’in Açıklamaları

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Hindistan’da Aşı Patentleri Tartışmaları Yeniden Gündemde

Hindistan'da Aşı Patentleri Tartışmaları Yeniden Gündemde

Covid-19 salgını ile mücadelede durumun giderek kötüleştiği Hindistan’da, vaka ve can kaybı sayılarının en üst seviyelere ulaşması, aşı patentleri ile ilgili tartışmaları yeniden gündemin ön sırasına taşıdı. HIV/AIDS salgını döneminde gündeme alınan Ticaretle Bağlantılı Fikri Mülkiyet Anlaşması (TRIPS) çerçevesindeki tartışmalar, ABD’nin de müdahil olmasıyla hız kazandı. Aralarında Nobel ödüllü bilim insanları ve eski liderlerin de bulunduğu 175 kişi, Beyaz Saray’a aşıların fikri mülkiyet haklarının askıya alınması için harekete geçme çağrısında bulundu.

İlaç şirketleri, Dünya Sağlık Örgütü (WHO) çatısı altında yapılan son toplantı öncesinde ABD Başkanı Joe Biden’a bu baskıya karşı direnmesini istedi. Patent feragati talebine karşı çıkan AstraZeneca PLC, Pfizer ve Johnson & Johnson firmaları, mevcut patent sistemi içinde bu yıl 10 milyar doz aşı üretebileceklerini belirtti. Ancak, patentten vazgeçilmesi gerektiğini savunan gruplar, bu hedefe ulaşılamayacağını ifade ediyor.

ABD, pandeminin bir an önce sona ermesi için Covid-19 aşılarına fikri mülkiyet hakkı istisnası getirilmesini isteyen ülkeler arasına katıldı. En az 80 ülke daha bu teklifi destekliyor. Uzmanlar, bu gelişmenin anlamlı bir anlaşmaya dönüşmesinin en erken birkaç ay alacağını öngörüyor. İlaç endüstrisinin büyük çoğunluğu, kararın hayata geçirilmesi durumunda bile bu yıl içinde tek doz aşı üretilemeyeceğini, mevcut üretim zincirinin de sınırlı kaynakların aktarımı nedeniyle aksayacağını savunuyor.

BioNTech: Fikri Mülkiyet Haklarından Feragat Çözüm Değil

BioNTech: Fikri Mülkiyet Haklarından Feragat Çözüm Değil

BBC Türkçe‘ye açıklama yapan BioNTech, Covid-19 aşısı üretiminin artırılmasının fikri mülkiyet haklarından feragat edilmesi ile mümkün olmadığını kaydetti. Şirket, bazı yetkiler için üreticilerle özel lisans paylaşımı olasılığını değerlendirdi. Patent feragati üzerinde anlaşılması durumunda, gelişmekte olan ülkeler, dava açılma korkusu olmadan kendi kopya aşılarını üretebilecekler. Ancak uzmanlar, patent sorunu olmasa bile birçok ülkenin aşı üretim altyapısının bulunmadığını vurguluyor.

Konu Nasıl Tartışılmaya Başlandı?

Konu Nasıl Tartışılmaya Başlandı?

İlaç şirketlerinin aşı patentlerinden feragat etmesi oldukça kapsamlı ve karmaşık bir mesele. Bugün tartışılmaya başlamış değil. HIV salgını sırasında benzer bir patent krizi yaşanmış ve 1995 yılında imzalanan TRIPS anlaşması ile halk sağlığı krizi yaşanması durumunda devletlere patentleri aşabilme hakkı tanınmıştı. Bu anlaşma ile, kapasitesi olan ülkeler “zorunlu lisans” maddesini kullanarak aşıların veya ilaçların jenerik versiyonlarını üretme hakkına sahip. Ancak diplomatik kriz çıkarmamak için kimse bunu tek başına denemek istemiyor.

Patent feragatı konusu bu nedenle, WHO çatısı altında TRIPS Anlaşması’nın devreye sokulması üzerinden tartışılıyor. Hindistan ve Güney Afrika girişimiyle gündeme gelen konu, 5 Mayıs günü yapılan son zirvede ele alındı. Biden yönetimi, patent haklarının TRIPS anlaşması kapsamında askıya alınmasını destekleme kararı aldı. Ancak bazı uzmanlar, bir “feragat zorlamasının” geri tepebileceğine dair endişelerini dile getiriyor. Beyaz Saray Sağlık Danışmanı Dr. Anthony Fauci, olası bir zorlamanın uzun hukuki süreçler doğurabileceğini ifade etti.

ABD hükümetinin elinde, ilaç şirketlerini ikna edebilmek için güçlü bir argüman daha var. Moderna ve Pfizer/BioNTech’in ürettiği Covid-19 aşısında kullanılan kritik bir patent, devlet laboratuvarlarında, halkın vergileri ile üretilmiş olması. Bu durum Beyaz Saray yönetimine, söz konusu kritik patent noktasında mülkiyet hakkı veriyor ve aşı üreticileri ile yapılan pazarlıkta ABD’nin elini güçlendiriyor. ABD’de yapılan bir kamuoyu araştırmasına göre, halkın %60’ı, feragat seçeneğine destek veriyor.

İlaç Şirketleri Patent Feragati Talebine Ne Yanıt Veriyor?

Aşı üretmiş olan firmalar, teknoloji paylaşımı çağrılarına yanıt verirken “aşı güvenliği ve kalitesi” savını öne sürüyor. BioNTech, patent haklarından vazgeçmenin doğru yöntem olmadığını savunarak şu açıklamayı yaptı: “Geçen yıl içinde üretim kapasitemizi ve ortaklık havuzumuzu genişletmek için her çabayı gösterdik. Küresel arzı desteklemek için birçok şirketle işbirliği yapmaya devam ediyoruz. Şu anda, 13 ortakla çalışıyoruz ve Pfizer ile birlikte bu yıl 2,5 milyar doz aşı üretmiş olacağız. 2022’de bunu 3 milyar doza çıkaracağız.”

BioNTech, “Bizim temel önceliğimiz güvenli ve etkili bir aşı üretmektir. Bunun gerçekleşmesi, yalnızca yıllar içinde elde edilen uzmanlığa ve yaklaşık 50 bin üretim adımına bağlı değil, aynı zamanda uzmanlaşmış üretim tesislerine de ihtiyaç vardır. Bu tesislerin kurulabilmesi oldukça zaman alır ve onay süreci gerektirir.” diyerek, “Süreçlerin karmaşıklığı göz önüne alındığında fikri haklardan feragat edilmesinin Covid-19 aşısının üretiminin artırılması noktasında doğru bir adım olmadığını düşünüyoruz.” açıklamasında bulundu.

Türkiye’nin mRNA Aşısı Üretecek Altyapısı Var mı?

Türkiye'nin mRNA Aşısı Üretecek Altyapısı Var mı?

mRNA aşıları, kişiye enjekte edildikten sonra hücrelerin virüsün genetik kodunu kullanarak bağışıklık sistemini harekete geçiren antijenler üretmesini sağlayan bir teknoloji kullanmaktadır. Moderna ve ilk olarak Pfizer-BioNTech firması tarafından üretilen bu aşılar, oldukça karmaşık bir üretim sürecine sahiptir. Moderna, Ekim 2020’de başka üreticilerin Covid-19 aşısının patent haklarını kullanması karşısında hukuki bir adım atılmayacağını duyurdu. Bu, diğer üreticilere Moderna aşısını kopyalama fırsatı sunuyor. Ancak virolog Semih Tareen, “Deneyim, altyapı ve yatırım eksikliği nedeniyle diğer ülkeler Moderna mRNA aşısını üretemiyor.” diyerek aşı üretimindeki zorluklara dikkat çekiyor.

Tareen, “Covid-19 aşıları arasında farklı teknolojiler kullanılıyor. Örneğin, Sinovac aşısı inaktif virüs aşısı yöntemini kullanırken, BioNTech ve Moderna aşıları mRNA teknolojisini kullanıyor. Türkiye’de bile, patent kısıtlaması olmadığı halde en basit teknoloji olan bir inaktif virüs aşısı bile henüz doğru bir şekilde yapılamadı.” diyerek, bu durumun ciddi bir sorun olduğuna dikkat çekti.

Türkiye’de Selçuk Üniversitesi çatısı altında mRNA aşısının geliştirilmesi için çalışmalar sürdürülüyor. TÜBİTAK desteğiyle yürütülen bu araştırmada hedef, “yaz ayları içinde aşının üretilmesi” şeklinde açıklandı. BioNTech, üretim kapasitesi olan ülkelerle özel lisans paylaşımı olasılığını değerlendiriyor. Almanya merkezli firma, BBC Türkçe‘nin, “Türkiye’de üretime ilişkin bir takvim belirlendi mi?” sorusuna, “Açıklamanın zamanı geldiğinde yapılacağı” yanıtını verdi.

Rusya Yatırım Fonu, Türkiye’de Viscoran İlaç firması ile Sputnik V aşısının üretilmesi için anlaşma sağladığını duyurmuştu. Sputnik V, İngiltere’de geliştirilen Oxford/AstraZeneca ve Belçika’da geliştirilen Janssen aşılarına benzer bir yapıya sahiptir. WHO’ya üye 164 ülke arasında bulunan Mısır, Fas, Endonezya ve Pakistan; patent sağlanması halinde aşı üretimi yapabileceklerini duyurdu.

Hindistan’da Aşı Patentleri Tartışmaları ve BioNTech’in Açıklamaları
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

xGundem ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin