1. Haberler
  2. Teknoloji
  3. Hanna Paranta’nın Sosyal Medya Tehditleri ve Kadın Hakları Mücadelesi

Hanna Paranta’nın Sosyal Medya Tehditleri ve Kadın Hakları Mücadelesi

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Hanna Paranta ve Sosyal Medya Tehditleri

Somali doğumlu kadın hakları savunucusu Hanna Paranta, Birleşik Krallık’ta yaşarken aldığı bir tehdit ile karşı karşıya kaldı. “Seni Somali’de öldürmedik, şimdi İngiltere’de özgürsün ama seni Facebook’ta susturacağız.” şeklindeki bu mesaj, sosyal medya üzerinden kadınların karşılaştığı zorlukları gözler önüne seriyor. Hanna, Facebook’ta Hanna Abubakar adıyla biliniyor ve burada ev içi şiddet ve tecavüz mağduru kadınlara destek sağlamaya çalışıyor. Ancak bir yıl önce yaptığı çalışmalara karşı çıkan bir şahıstan aldığı bu tehdit, onun için bir dönüm noktası oldu.

Hanna, Facebook’un ‘bildir’ işlevinin, tacizden korunmak amacıyla oluşturulduğunu ancak bazı çevrelerce bu işlevin tam tersi bir amaca hizmet ettiğini dile getiriyor. 130 binden fazla takipçisi bulunan Hanna’nın sayfası, kadınların eşitliğine karşı olan bazı Somalililer tarafından kapatılmaya çalışılıyor.

Yaşadığı Tehditler ve Güvenlik Endişeleri

44 yaşındaki Hanna, 7 yaşındayken Somali’den İsveç’e göç etti. Orada sosyal danışmanlık eğitimi aldı ve son on yıldır kadın hakları savunuculuğu yapıyor. Birleşik Krallık’taki Somali topluluğunda ev içi şiddete ve tecavüze uğrayan kadınlara destek sağlamaya yönelik çalışmaları, muhafazakar grupların tepkisini çekti. Somali’ye sık sık gittiğinde, can güvenliği açısından daima bir muhafızla dolaşıyor. Geçen yıl Eylül ayında, başkent Mogadişu’daki otelinde yediği yemeğe zehir karıştırıldığını öğrendi. Neyse ki, kendisine haber sızdıran bir kişi sayesinde yemeği yemekten vazgeçti; ancak bu olaydan kısa bir süre sonra silahlı bir grup tarafından kaçırılmaya çalışıldı ve müdahale ile kurtuldu.

Facebook ile İletişim Sorunları

Hanna, İngiltere’ye döndükten sonra aldığı tehdit telefonunu Facebook’a bildirdi. Ancak, hesabının sık sık kapatılması ve kısıtlanması nedeniyle kendisini hedef alan çevrelerin şikayetlerinin arkasında olduğu düşüncesindeydi. Facebook’a yaptığı başvurularda, bu sahte şikayetlerin tespit edilip düzenlenmediğini düşünüyor. Aralık ayından itibaren Facebook ile iletişime geçmeye başlayan Hanna, bu grubun sayfasını kapatma çabalarını ve kendisine yönelik tehditleri bildirdi ama kimse onu dikkate almadı.

Bu şikayetlerin arkasında, 300 kadar üyesi bulunan bir Facebook Messenger grubunun olduğuna inanan Paranta, bu grubun farklı kişileri hedef alarak şikayet ettiğini düşünmektedir. Destekçisi olan bir kişi, bu gruba sızarak ona gönderilen mesajların ekran görüntülerini iletti. Bu görüntülerde, grubun Paranta’nın hesabını nasıl sınırlamayı başardıkları ve şimdi YouTube hesabına yönelmeyi planladıkları hakkında konuştuğu görülüyor. Hanna, Facebook’un bu tür ihlalleri göz ardı ettiğini ve kendisini çaresiz hissettiğini ifade ediyor.

Sosyal Medya Üzerindeki Sınırlamalar

Sosyal Medya Üzerindeki Sınırlamalar

Hanna, Facebook ile olan ilişkisinin zorluğundan ve sürekli olarak başka bölümlere yönlendirildiğinden bahsediyor. Gerçek insanlarla değil, bilgisayarlarla görüşmek zorunda kalmasının kendisini daha da çaresiz hissettirdiğini söylüyor. Ancak, BBC tarafından yapılan bir başvurunun ardından, Facebook sayfasındaki bazı kısıtlamaların kaldırıldığını belirtiyor. Facebook’un bir sözcüsü, platformda başkalarını taciz etme izni vermediklerini ve kural ihlali bulunan paylaşımları kaldırdıklarını açıkladı. Ancak, Hanna Paranta hala “yasaklı” olduğunu ve paylaşımlarının takipçilerinin hesaplarında daha seyrek göründüğünü düşünüyor.

Şikayetçilerin Kim Olduğu

Hanna Paranta’yı şikayet edenlerin çoğunun kadın olması dikkat çekici bir durum. Gazeteci ve akıl sağlığı danışmanı Amina Musse Wehelie, İngiltere’deki Somali toplumu içinde bu tür mesaj gruplarının etkili bir şekilde yönlendirilmesine dikkat çekiyor. Bu kişiler, göçmen toplumu içindeki kadınları manipüle ederek onları kadın hakları savunucularına karşı kışkırtıyorlar.

Paranta, muhafazakar gruplar tarafından yayılan asılsız iddiaların şikayetlerin artmasına sebep olduğunu belirtiyor. “İşsiz, yalnız yaşayan ve aile desteği olmayan kadınlar üzerinde etkili oluyorlar. Onlara özel insanlar olduklarını söylüyorlar ve zamanla bu kadınları kendi çıkarları doğrultusunda kullanıyorlar,” diyor. Son aylarda, Paranta’ya karşı yürütülen yalan ve iftira kampanyaları daha da korkutucu hale geldi. Grubun lideri, önce Paranta’nın organ ticareti yaptığını iddia etti, ardından Somalili kadınları seks işçisi olarak pazarladığını ve en son olarak da Somalilileri Hristiyanlığa geçirmeye çalıştığını ileri sürdü.

Bu tür propagandalar sonucunda, Paranta’nın Facebook sayfasına yönelik şikayetler artmış ve bazı insanlar onun gerçekten suç işlediğine inanmaya başlamıştır. Hem Paranta hem de Wehelie, Facebook’un sahte şikayetleri araştırmamasının en büyük nedeninin dil sorunları olduğunu ifade ediyorlar. Ayrıca, Somali kökenli kadınlar olarak yeterince ciddiye alınmadıklarını düşünüyorlar. Wehelie, bu sorunun çözümünün, Facebook’un daha fazla Somalili tercüman çalıştırmasında olduğuna inanıyor. Paranta ise, hesabının hedef olmaya devam edeceğinden ve destek olmaya çalıştığı kadınların kendisine ulaşamayacağından endişe ediyor.

Hanna Paranta’nın Sosyal Medya Tehditleri ve Kadın Hakları Mücadelesi
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

xGundem ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin