Evrenin Eski Yıldızları ve Popülasyon Sınıfları
Büyük Patlama’nın ardından evren, bugün gözlemlediğimiz muhteşem yıldızlarla dolup taştı. Bilim insanları, bu yıldızlar hakkında önemli bilgiler edinmiş olsalar da, evrenin en eski yıldızları hâlâ keşfedilmeyi bekliyor. Günümüzdeki yıldızlar, Popülasyon I olarak adlandırılmakta ve bu yıldızların metal açısından zengin olduğu bilinmektedir.
Ancak evren çok gençken doğan ve Popülasyon II olarak sınıflandırılan yıldızların metalikliği oldukça düşüktür. Bu yıldızlara “ultra metal fakiri” denmesinin nedeni, yıldızlar oluşmadan önce evrende ağır elementlerin yok denecek kadar az olmasıdır. Evren, ilk dönemlerinde çoğunlukla hidrojen ve helyumdan oluşan bir tür çorba gibiydi. İlk yıldızlar oluştuğunda, çekirdeklerinde gerçekleşen termonükleer füzyon sayesinde daha ağır elementler ortaya çıkmaya başladı.
Bu süreç sonucunda, Popülasyon II yıldızları, elde edebildikleri metal elementleri, Popülasyon III olarak adlandırılan en eski yıldızların süpernovalarından temin ettiler. Işıklarıyla ilkel evreni aydınlatan Popülasyon III yıldızları, gizemini hâlâ korumakta. Günümüzdeki yıldız oluşum süreçleri, bu ilk yıldızların nasıl bir araya geldiğine dair bazı ipuçları sunmakta; ancak bilim insanları, bu yıldızlardan birini bulana kadar yalnızca tahminlerine dayanmak zorunda kalıyorlar.
Diğer yandan, en önemli ipuçları Popülasyon II yıldızlarından gelmekte. Bu sınıf, Popülasyon III’ü izleyen sonraki birkaç nesli kapsamaktadır. Bilim insanları, yıldızların yaydığı ışık spektrumunu analiz ederek, içindeki elementlerin kimyasal parmak izlerini inceleyerek bir yıldızın bileşimini anlamaktadırlar.
The Astrophysical Journal Letters dergisinde yayımlanan yeni bir araştırmada, ABD Ulusal Bilim Vakfı’ndan araştırmacılar, bu yöntemle SPLUS J210428-004934 olarak adlandırdıkları bir Popülasyon II yıldızını keşfettiler. Bu söz konusu kırmızı dev, ultra metal fakiri bir yıldızda görülen en düşük karbon seviyesine sahip olmasıyla dikkat çekmekteydi. Bu özellik, yıldızı son derece ilginç kılıyordu.
Yıldızın nasıl oluştuğunu anlamak isteyen araştırmacılar, teorik modellemelere başvurdular. Analizlerin sonucunda, yıldızda gözlemlenen karbon ve diğer element seviyelerinin, yalnızca Güneş’in kütlesinin 29,5 katı büyüklüğündeki tek bir Popülasyon III yıldızının yüksek enerjili süpernovası tarafından oluşturulabileceği belirlendi. Bu durum, bilim insanlarının uzun süredir anlamaya çalıştığı Popülasyon III yıldızları hakkında önemli bir ipucu sağlıyor.
Araştırmanın yazarları, bu durumu şu şekilde açıklıyor: “S-PLUS fotometrisiyle belirlenen ultra metal fakiri yıldızlar, Popülasyon III yıldızlarına dair bilgimizi büyük ölçüde artıracak ve bugün galaksimizde hâlâ yaşayan ve metal içermeyen, düşük kütleli bir yıldız bulma olasılığını mümkün kılacaktır.”
Kaynak: Independent Türkçe