Etiyopya’daki İnternet Kesintilerinin Etkileri
Markos Lemma, Etiyopya’nın hızla büyüyen başkenti Addis Ababa’da bulunan IceAddis adlı bir teknoloji merkezinin kurucuları arasında yer alıyor. IceAddis’in ortak çalışma alanında, sert kahvelerin de etkisiyle hayallerini gerçekleştirmek için çalışan girişimciler ve yatırımcılar yoğun bir çaba içerisindeler. Ancak internet kesintileri, bu çabaları aniden durduruyor.
Dijital haklar örgütü Access Now’ın BBC ile paylaştığı verilere göre, 2019 yılında dünya genelinde 33 ülkede 200’den fazla bilinçli internet kesintisi gerçekleştirildi. Markos, “Ofiste her şey bir anda duruyor. Kimse ofise gelmiyor; gelenler de internet olmadığı için fazla vakit geçirmeden çıkıyor,” diyerek yaşadıkları zorluğu ifade ediyor. Ayrıca, “Bir yazılım geliştirmek için sözleşme imzalamıştık ama internet kesintisi nedeniyle yazılımı zamanında teslim edemediğimiz için sözleşmemiz iptal edildi. Bazı durumlarda uluslararası müşterilerimiz, onları ihmal ettiğimizi düşünüyor ama yapabileceğimiz hiçbir şey olmadığını bilmiyorlar,” diye ekliyor.
İnternet kesintileri sadece teknoloji alanında değil, günlük yaşamda da derin etkilere yol açıyor. Örneğin, yemek dağıtan motorcular, internet olmadan sipariş almadıkları için işlerini bırakıp beklemeye başlıyor. Markos, “İnternet kesintileri şirketleri ve bireyleri doğrudan etkiliyor,” diyor.
Ağdan Çıkmak
Bu durum sadece Etiyopya ile sınırlı değil ve etkileri ekonomik olmaktan çok daha fazlasını içeriyor. Access Now’ın araştırmalarına göre, dünya genelinde on milyonlarca insan benzer internet kısıtlamalarından etkileniyor. Devlet yetkilileri, belirli bölgelerde interneti kapatma veya bazı siteleri engelleme talimatı verebiliyor. İnsan hakları örgütleri, bu tür uygulamaların dünya genelinde hükümet baskılarının bir örneği olduğunu savunuyor.
Örneğin, Türkiye’de de benzer internet kesintileri, özellikle 2013 yılında gerçekleşen Gezi protestolarının ardından sıkça yaşanmaya başladı. Bazı olayların ardından internet bağlantısı tamamen yavaşlarken, bazı durumlarda ise YouTube gibi sosyal medya platformları ve Vikipedi gibi ansiklopediler uzun süre yasaklı kalabiliyor. Günümüzde, çevrimiçi ödeme aracı PayPal’ın Türkiye’de yasak olması, uluslararası ödemelerde yaygın olan bu sistemi kullanan yabancıların Türkiye ile iş yapmasını zaman zaman zorlaştırıyor.
BBC’nin analiz ettiği yeni verilere göre, dünya genelinde internet kesintileri genellikle protestolarla ilişkili. 2019’da, internet erişimi 60’tan fazla durumda protestolarla eşzamanlı olarak kesildi. Ayrıca, 12 örnekte internet kesintileri, seçim dönemlerinde gerçekleşti. Hükümetler, genellikle interneti kamu güvenliğini sağlamak ve yalan haberlerin yayılmasını engellemek amacıyla kestiklerini iddia etseler de, bu uygulamaları eleştirenler, bu iktidarların istemedikleri bilgilerin yayılmasını engellemek ve sokaklardaki itirazları bastırmak için çaba gösterdiğini savunuyor.
Birleşmiş Milletler, internet erişimini 2016 yılında insan hakları kapsamına almış ve tüm insanlığa internet erişimi sağlamayı Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’ne eklemiştir. Ancak tüm liderler bu fikre katılmıyor. Örneğin, Ağustos 2019’da Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed, internetin “su veya hava” gibi olmadığını, interneti kesmenin ulusal istikrar için önemli bir araç olduğunu ifade etti. Markos Lemma ise bu görüşe katılmıyor ve “Hükümetler interneti önemli bir şey olarak görmüyor. Çoğu, internetin sadece sosyal medyada ibaret olduğunu düşünüyor ama internetin ekonomik değerini ve ekonomiyi nasıl etkilediğini bilmiyor,” diyor.
Hindistan Kesinti Listesinde İlk Sırada
2019 verileri, Hindistan’ın internet kesintisi listesinde açık ara ilk sırada olduğunu gösteriyor. Ülke genelinde bir yıl içinde hem sabit hem de mobil internet hatlarında 121 kesinti gerçekleşti. Bu kesintilerin çoğu, Hindistan yönetimindeki Keşmir’de meydana geldi. Orta Afrika ülkesi Çad ise internetin en uzun süre kesildiği ülke olarak dikkat çekiyor; 2018’in başında başlayan kesinti 15 ay sürdü.
Sudan ve Irak’taki protestocular da internetin kesilmesi nedeniyle her şeyi çevrimdışı örgütlemek zorunda kaldı. Örneğin, 2019’da Sudan’daki protestalarda internetin yanı sıra telefon hatları da yetkililer tarafından kesildi. Bu tür kesintilerin etkisi, süresi ve yayılımı ile doğrudan ilişkilidir; kesintiler, bir bölgede bir sosyal medya sitesinin yasaklanmasından ülke genelinde tüm internetin kapatılmasına kadar geniş bir yelpazeye yayılabiliyor.
Hükümetlerin interneti yasaklamak istediğinde uyguladığı “boğma” yöntemi, denetlemesi daha zor bir yöntemdir. Bu yöntemde, 4G bağlantısına sahip cihazların hızı, 1990’larda kullanılan 2G hızlarına indiriliyor ve böylece video paylaşımı, canlı yayın yapma gibi aktiviteler imkansız hale geliyor. Örneğin, Mayıs 2019’da Tacikistan, “terörist eylemlere açık” olduğu iddiasıyla Facebook, Twitter ve Instagram’ı bu şekilde yasaklamıştı. Rusya ve İran gibi bazı ülkeler ise dünyadan kopuk, kendi ulusal ağlarını geliştirmeye ve denemeye çalışıyor; bu durum, interneti daha fazla kontrol etme arzularından kaynaklanıyor.
Access Now, “Giderek artan sayıda ülke, birbirlerinin tecrübelerinden öğreniyor,” diyor ve ekliyor: “Böylece muhalifleri susturmak veya kimsenin haberi olmadan diğer insan hakları ihlalleri işlemek için interneti kapatan ülkelerin sayısı artıyor.”