Erdoğan’ın Adaylığına Yönelik Eleştiriler
2014 ve 2018 yıllarında Cumhurbaşkanı olarak seçilen Recep Tayyip Erdoğan’ın, 14 Mayıs 2023 seçimlerinde de aday olma kararı, toplumun çeşitli kesimlerinden ve özellikle yargı camiasından yoğun eleştirilere maruz kaldı. Bu bağlamda, Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) “anayasa ile çelişen bir adaylığın kabul edilmemesi” talebiyle birçok başvuru yapıldı. YSK’nın reddettiği bu başvurulardan biri de, aktif görevdeki yargıç Ahmet Çakmak tarafından gerçekleştirildi.
Çakmak, 28 Mart 2023 tarihinde YSK’ye yaptığı itirazda, seçme yeterliliğine sahip olan her bireyin adaylıklara itiraz etme hakkı olduğunu vurgulayarak, başvuruyu “bir yurttaş olarak” yaptığını belirtti. Erdoğan’ın daha önce, 2014 ve 2018 yıllarında halk tarafından iki kez Cumhurbaşkanı seçildiğine dikkat çeken Çakmak, seçimlerin yenilenmesi kararının Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) değil, doğrudan Cumhurbaşkanı tarafından alındığını ifade etti. Bu durumun, Erdoğan’ın cumhurbaşkanı adayı olarak gösterilmesine engel teşkil ettiğini öne sürdü.
Ahmet Çakmak’ın bu başvurusu ise Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) tarafından başlatılan bir soruşturmayla sonuçlandı. İktidara yakın bir gazetede, Çakmak hakkında soruşturma başlatıldığına dair haberler yer aldı. Söz konusu haberde, Çakmak’ın “hadsiz” ifadeleriyle hedef alındığı bildirildi. Çakmak’ın avukatı olan eski Yargıçlar Sendikası Başkanı Mustafa Karadağ, bu duruma tepki göstererek, “Yargıcın görevi anayasayı korumak” ifadesini kullandı. Ayrıca, Karadağ, HSK tarafından kendilerine henüz resmi bir tebliğ yapılmadığını belirtti.
Karadağ, konuya ilişkin olarak “Soruşturmanın anlamı; kendilerinin Cumhurbaşkanı’na sahip çıktığını ve onun himayesinde olduklarını ifade etme çabasıdır. Ancak bu soruşturmanın sonucunda bir ceza verilmesi mümkün değildir” dedi.