1. Haberler
  2. Teknoloji
  3. Dijital Dünyada Haptik Teknolojinin Yükselişi ve Geleceği

Dijital Dünyada Haptik Teknolojinin Yükselişi ve Geleceği

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Dijital Dünyada Dokunsal Teknolojinin Yükselişi

Dijital çağ, görsel ve işitsel algının öne çıktığı bir dönemden geçerken, dokunma teknolojisi ya da diğer bir deyişle haptik teknoloji, gelecekte dokunsal geri bildirim sunan ürünlerin sayısının artacağına işaret ediyor. Bilim insanları, hissedilen bilginin birçok avantaj sağladığını ve bilginin insanlara daha hızlı ve doğrudan ulaşmasını mümkün kıldığını belirtiyor. Bu teknoloji, daha önce keşfedilmemiş bir duyusal boyutu açarak, dijital ve gerçek dünyayı daha da yakınlaştırmayı vaat ediyor.

Teknoloji Devlerinin Haptik Çalışmaları

Özellikle ABD merkezli teknoloji devleri, dokunsal geri bildirim alanında önemli adımlar atıyor. Apple, geçtiğimiz günlerde ilginç bir patent başvurusunda bulundu. Bu patent, AirPod kulaklıkları ve diğer taşınabilir cihazlara elektrik sinyallerini ve elektriği mekanik harekete ya da ışığa dönüştüren aktüatörler eklemeyi içeriyor. Hayal gücünün sınır tanımadığı bu alanda, Google ve Xiaomi gibi şirketler de dokunsal geri bildirimleri geliştirerek daha fazla fiziksel tepki sunma çabalarına devam ediyor. Otomobillerin dijitalleşmesiyle birlikte, otomotiv üreticileri ve tedarikçileri de bu alana ilgi göstermeye başladı.

Haptik Teknolojinin Farklı Uygulama Alanları

Haptik teknolojinin kullanımı, savunma sanayisinden tıbba, eğitimden günlük hayata kadar geniş bir yelpazeye yayılabiliyor. Özellikle dokunsal geri bildirimin dokunmatik ekranlarla entegrasyonu, kullanıcı arayüzü tasarımı, internet üzerinden alışveriş, oyun ve eğlence, eğitim, sanat ve daha birçok alanda yeni uygulama imkanları sunuyor. Şirketler, bu teknolojinin satışlarda önemli bir fark yaratmasını bekliyor ve 2 ila 3 yıl içinde birçok ürünün piyasada olacağını öngörüyor. Uzmanlar, insan beyninin dokunma hissine gözlerden çok daha hızlı tepki verdiğini, reseptörlerin sıcaklık farklılıklarını, basıncı, esnemeyi ve titreşimi algılayarak bilgileri milisaniyeler içinde beyne ilettiğini vurguluyor. Dokunma hissinin kapatılamayacağını belirten uzmanlar, bu teknoloji sayesinde gözler kapalıyken bile hissedilebileceğini ifade ediyor.

Haptik Teknolojinin Geleceği

Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Çağatay Başdoğan, AA muhabirine haptik teknoloji ve bu alandaki gelişmeler hakkında bilgi verdi. “Haptik”, “dokunma hissi” anlamına geliyor ve iki temel gruba ayrılıyor: kinestetik ve taktil. Başdoğan, “Örneğin, arabanızın lastiği patladığında ve arkasından itiyorsanız, bu dokunsal etkileşim kinestetik gruba girer. Eğer parmağınızla bir kumaşın dokusunu anlamaya çalışıyorsanız, bu daha hassas bir etkileşimdir ve taktil gruba girer.” şeklinde açıklamalarda bulundu.

Haptik teknolojinin kullanım alanlarına değinen Başdoğan, özellikle son yıllarda taktil dokunsal geri bildirimin mobil cihazların ekranları üzerinden kullanıcıya iletilmesi üzerine çalışmaların arttığını belirtti. “Bu alana ‘yüzey dokunsalı’ ismini veriyoruz. Geliştirilen yöntemler sayesinde kullanıcıya titreşim ve sürtünme yoluyla dokunsal geri bildirim sağlanabiliyor. Örneğin, internetten alacağınız bir kazağın yüzey pürüzlerini telefonunuzun ekranından hissedebileceksiniz.” dedi.

Türkiye’deki Haptik Araştırmalar

Prof. Dr. Çağatay Başdoğan, yüzey dokunsalı alanındaki çalışmaların dünya genelinde arttığını vurgulayarak, “Mobil cihaz ve otomobil üreticilerinin bu konuya ilgisi yüksek. Önümüzdeki 10 yıl içinde bu teknolojilerin, mobil cihazların ve otomobillerin içine gireceğine inanıyorum.” ifadelerini kullandı. Türkiye’de de dokunsal sistemler üzerine yapılan çalışmaların sayısının arttığını belirten Başdoğan, özellikle Koç Üniversitesi Robotik ve Mekatronik Laboratuvarı’nın dünya literatüründe bilinen önemli araştırmalar yaptığını aktardı. Başdoğan, “Grubumuz, insanın nasıl dokunup algıladığını, makinelerin bu hissiyatı nasıl kazanabileceğini ve insan ile makine arasındaki dokunsal etkileşimler üzerine çalışmalar yapmaktadır.” diye ekledi.

Gelecekte Haptik Teknolojinin Rolü

Waterloo Üniversitesi Sistem Tasarım Mühendisliği Öğretim Üyesi Doç. Dr. John Zelek, haptik teknolojinin “dokunma duyusu aracılığıyla hissedilebilen yapay bir dokunma hissi yaratan teknoloji” olduğunu ifade etti. Zelek, “Görsel bir dünyada yaşıyoruz ve esas olarak gözlerimize güveniyoruz. Bu teknoloji, örneğin görsel veya işitsel uyarıların mevcut olduğu bir fabrikada veya araç kullanırken güvenlik amacıyla bilgileri güçlendirmek için kullanılabilir. Bu, koltukta bir titreşim veya direksiyon simidinde bir his olabilir.” şeklinde konuştu. Ayrıca, akıllı telefonlardaki titreşimin haptik teknolojiye bir örnek olduğunu belirtti. Zelek, bu alandaki ana sorunun, çoğu cihazın basit titreşim motorlarına dayanması olduğunu söyledi.

Zelek, “Birinin bize dokunmasını veya bizi sıkıştırmasını simüle eden bir cihaz geliştirebilirsek, daha zengin bir bilgi duygusu sunabilir ve dokunsal modalitemizi daha iyi kullanabiliriz.” diyerek haptik teknolojinin potansiyeline dikkat çekti.

Dijital Dünyada Haptik Teknolojinin Yükselişi ve Geleceği
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

xGundem ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin