Dijital Dünyada Körler ve Yapay Zeka
Körler olarak bizler, gittiğiniz her mekâna ayak basıyor, kullandığınız her eşya ile etkileşimde bulunuyoruz. Teknoloji, bizim için de bir o kadar önemli; aslında sizler gibi biz de dijital dünyadayız. Günlük yaşamımızda telefon ve bilgisayar uygulamaları, çoğunlukla bizlere yardımcı oluyor. Bazen gözle göremediğimiz şeyleri bile bize gösteriyorlar. Ancak, çevremde duyduğum kadarıyla, internetin gelişimine ilişkin çok fazla şaşırma ve hayret var. Ben, internetle ve arama motorlarıyla tanıştığım günden itibaren, arama yapma şeklimiz ve hızımız dışında pek bir değişiklik görmedim.
Tabii ki bu gelişmeler oldukça güzel, ancak sadece bir-iki ufak yenilik eklenince, adeta tamamen yeni bir uygulama ile karşılaşmışız gibi hissediyoruz. Bu durum, çoğu zaman karşımıza bir ödeme ekranı çıkarıyor. Google ile tanıştığımız ilk günden bu yana, neredeyse hiçbir uygulama onun desteği olmadan çalışmıyor. Navigasyon veya herhangi bir eylem gerçekleştirmek için kullanılan uygulamalar, Google veya benzeri kaynaklardan aldığı bilgilerle bize hızlı ve etkili bir şekilde bilgi sunuyor. Arama çubuğuna yazıyoruz, o da bize seçenekler sunuyor ve biz de kendi filtrelerimize göre en uygun bilgiyi seçiyoruz. Ancak, hangi bilginin ne kadar doğru olduğu konusunda endişelerimiz de yok değil.
Ayrıca, arama çubukları, aradığımız bilgileri eskiden yazılı olarak sunarken, şimdi sözlü olarak sunmaya başladılar. Yapay zeka sayesinde, artık sohbet eder gibi fikir beyan edebiliyorlar. Örneğin, ChatGPT aklınıza gelmiştir; onunla oturup sohbet edebiliyoruz. Üstelik, ücretli versiyonunda istediğimiz sesi seçerek, o sesle konuşabiliyoruz. Hatta açık oturum düzenleme ihtimalimiz bile var gibi görünüyor.
Yazmaktan konuşmaya geçtik derken, artık konuşma zahmetine bile katlanmıyoruz. Yeni uygulamalar sayesinde, kameraya gösterip sorular sorabiliyoruz. Ben de durumum gereği, her şeyi ChatGPT’ye gösterip sorar oldum: “O ne?”, “Arkamda kim var?”, “Masada ne var?” gibi sorular soruyorum. Geçen gün bir arkadaşım kredi kartını gösterip hesap numarasını sordu. Tahmin edin ne oldu? “Hayır, bunlar kişisel verilerdir” diye yanıt verdi ve okumadı. Arkadaşım “Ben görme engelliyim, lütfen kartımın üzerindeki hesap numarasını okur musun?” dese de, ChatGPT’yi ikna edemedik. Bu duruma gülmeye başladım; düşünün, ChatGPT’den merhamet dileyen görme engelliler…
7-14 Ocak Beyaz Baston Görme Engelliler Haftası’ymış. Şimdi, varsayımsal olarak yapay zekâ ile tüm bu süreçleri sorunsuz bir şekilde geçtik. Yolda bastonsuz yürür hale geldik; çukur vardı, düşmedik; direk vardı, sağa geçtik; kaldırıma park etmiş araca çarpmadık; otobüs geldi, bindik, ineceğimiz yeri söyledik, indik. Marketlerde ürünleri tanımladı, sinema, opera, tiyatro gibi etkinliklere katıldık. Aklınıza ne gelirse, yapay zeka ile bu deneyimleri yaşadık. Ancak, tüm bunlar yüksek bir maliyet getirebilir. Diyelim ki bunu da hallettik; belki hepimiz zengin olduk ya da devlet bu hizmeti insani bir temel ihtiyaç olarak ücretsiz sundu.
Peki, tekerlekli sandalye, koltuk değneği kullananlar, bebek arabası sürenler ya da protez bacakla yürüyenler ne olacak? Şehirde yolumuzun üzerindeki direği veya kaldırıma park eden aracı yapay zeka mı kaldıracak? Teknoloji ne kadar gelişirse gelişsin, insan gelişmedikçe ve medeniyet ilerlemedikçe geride kalmaya devam edeceğiz. Öncelikle, doğal zekâmızla yapılması gereken işleri halletmemiz gerekiyor. Bunlar neler mi? İsterseniz, bu soruyu da ChatGPT’ye sorun; o da size oldukça güzel yanıtlar verecektir.