Dünya Sağlık Örgütü ve Delta Varyantı
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), koronavirüsün Delta varyantını baskın tür olarak bildirmiştir. Delta varyantının, önceki varyantlara kıyasla çok daha bulaşıcı olduğu çeşitli araştırmalarla ortaya konulmuştur. Almanya’daki yeni bir çalışma, Delta varyantının neden bu kadar hızlı yayıldığına dair önemli bulgular sunmaktadır.
NTV‘nin aktardığına göre, bu çalışmada, Delta varyantının spike proteini, diğer varyantlarla karşılaştırıldığında akciğer hücrelerine ulaşma konusunda daha etkili bir performans sergilediği ve enfekte olmuş hücreleri komşu hücrelerle birleştirebilme yeteneği gözler önüne serilmiştir. Almanya’daki Georg-August-University Göttingen‘den Markus Hoffman, “Hücreden hücreye füzyon yoluyla yayılma, virüsün enfekte kişilerde daha hızlı yayılmasını ve bağışıklık sisteminden kısmen saklanmasını sağlar” açıklamasında bulunmuştur.
BioRxiv’de yayınlanan çalışmada, “Örneğin, Delta varyantının spike proteini ile enfekte olan bir hücre, henüz enfekte olmamış bir komşu hücre ile birleştiğinde, Delta varyantı virüsünün yeni hücreye daha hızlı girmesine izin verir” denilmektedir.
BAĞIŞIKLIK HÜCRELERİNDEN KAÇIŞ
Markus Hoffman, hücreden hücreye yayılan virüsün, bağışıklık sistemi hücreleriyle karşılaşma riskini azaltarak, kendisine saldırabilecek ve etkisiz hale getirebilecek olan bu hücrelerden kaçış sağladığını vurgulamıştır. Araştırmacılar, Delta varyantının bu “becerilerinin”, ilk olarak Hindistan‘da tanımlanmış olan ve günümüzde birçok ülkede yaygın olarak görülen Delta varyantını, hem daha bulaşıcı hem de sonuç olarak daha şiddetli hastalıklara yol açabilecek bir etken haline getirdiğini belirtmektedirler.
AŞILAR VE DELTA VARYANTI
Araştırmacılar, Delta varyantının antikorlardan kaçabilme yeteneği olduğunu, ancak bu varyantın tamamen dirençli olmadığını da vurgulamaktadır. Hoffman, “Delta varyantı, özellikle iki doz aşıdan en az birini almış bireyleri enfekte etme potansiyeline sahip olabilir; ancak aşılama, ciddi hastalıkların önlenmesinde oldukça etkili bir yöntemdir” şeklinde konuşmuştur.
