1. Haberler
  2. Bilgi
  3. CHP’nin İdeolojik Çizgisi ve Geleceği

CHP’nin İdeolojik Çizgisi ve Geleceği

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Seçim yenilgisinin ardından, değişim tartışmalarıyla karşı karşıya Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), sonbahardaki kurultayın ardından siyasetteki yeni rotasını belirleyecek. Her ne kadar değişim tartışmaları yönetici kadrolar ve liderlik üzerinde yoğunlaşsa da CHP’nin ideolojik çizgisinin de yeni dönemde nasıl şekilleneceği merak ediliyor. Partideki bazı kesimlere göre bu, öncelikli bir gündem değil; diğer yandan, bazı kesimler CHP’nin ‘ideolojik çizgisindeki muğlaklık’ ile güncel politikası, örgütsel yapısı, iletişim stratejisi ve sonuç olarak seçim performansı arasında büyük bir bağ olduğunu savunarak, bunun netleşmesi gerektiğini düşünüyor.

Peki, CHP’nin ideolojik çizgisi geçmişten bugüne nasıl şekillendi? Partinin başarı ve başarısızlıklarını nasıl etkiledi ve bu çizgi bundan sonra nereye gidebilir?

Devleti Kuran Parti

Devleti Kuran Parti

CHP’nin tarihini dönemlere ayıranlar, partinin ilk on yıllarını “devleti kurma dönemi” olarak ele alıyor. Siyaset bilimci Prof. Dr. Ayşe Güneş Ayata, Mustafa Kemal Atatürk tarafından kurulan CHP’nin köklerinin Anadolu ve Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’ne dayandığını hatırlatıyor. CHP, devletten önce kuruldu ve ilk döneminde sınırları belli, milli bir devlet ve milli bir kimlik oluşturmaya çabaladı. Bu bağlamda, CHP için ‘laiklik ve Batılılaşma’ çok önemli kavramlar oldu.

CHP'nin İdeolojik Çizgisi ve Geleceği

BBC Türkçe’ye konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve CHP, Sosyal Demokrasi ve Sol kitabının yazarı Yunus Emre de, CHP’nin kurulduğu günden bu yana, Türkiye’nin yaşadığı değişimler karşısında değiştiğini, ancak Cumhuriyet devriminin getirdiği yurttaşlık ilkeleri ve kadın-erkek eşitliği gibi bazı ilkeleri sürdürdüğünü belirtiyor.

Muhalefete Geçişle Yaşanan Değişim

Muhalefete Geçişle Yaşanan Değişim

CHP için bir sonraki dönem, 1950’de tek parti iktidarının sona erdiği dönemdir. Yazar Tanıl Bora, Cereyanlar: Türkiye’de Siyasi İdeolojiler adlı kitabında, CHP’nin bu dönemde mecburen devlet partisi kalıbından çıkıp halka gitme ihtiyacı hissettiğini yazıyor. Yunus Emre’ye göre bu yıllar ideoloji açısından çok önemlidir. Emre, “Bu dönemde CHP, kendini siyasi rekabetin koşullarına uyumlu hale getiriyor. Bu kapsamda da doğal olarak yeni toplum kesimlerine açılma arayışı gündeme geliyor ve Demokrat Parti’nin baskıcı uygulamaları karşısında devleti kuran partinin en önemli misyonu, Türkiye’de demokrasinin sahiplenilmesi, temel hak ve hürriyetlerin garanti altına alınması oluyor” diyor.

Prof. Dr. Ayata, “Türkiye’nin demokratik çok partili sisteme geçmesinde CHP’nin rolünün atlanmasının yanlış olduğu” görüşünde. CHP’nin 1950 seçimlerindeki tavrının altını çizen Ayata, “Herkes Türkiye’nin demokratikleşmesini Demokrat Parti’ye bağlıyor. DP’nin seçimle iktidarı değiştirdiği doğru, ancak onun altyapısını hazırlayanın CHP olduğunu göz ardı etmemek gerekir” diyor.

CHP'nin İdeolojik Çizgisi ve Geleceği

1960’ların Çizgisinin Mayalandığı 1950’ler

1960’ların Çizgisinin Mayalandığı 1950’ler

1960’lar, CHP’de ‘ortanın solu’ açılımının yapıldığı yıllar oldu. Ancak bu dönüşümün altyapısının 1950’lerde oluştuğu görülüyor. Yunus Emre, 1958’de kurulan Araştırma ve Dokümantasyon Merkezi’nin CHP’nin ideolojik dönüşümünde önemli bir rol oynadığını vurguluyor. Bu merkez, bilim insanlarından ve uzmanlardan yararlanarak Türkiye’nin sorunları karşısında gerçekçi ve somut bir program ortaya koymada önemli katkılar sağladı. Ayrıca, DP içinden çıkıp kurulan Hürriyet Partisi’nin 1958’de CHP’ye katılması da bu süreçte kritik bir gelişmeydi.

Ortanın Solu ve Değişen Türkiye

Ortanın Solu ve Değişen Türkiye

1960’lar Türkiye’de kentleşmenin ve sanayileşmenin hızlandığı yıllar oldu. CHP’nin ideolojik çerçevesi 1960’larda netleşti. 1961’de, Türkiye İşçi Partisi’nin kurulmasıyla birlikte, 1965’te İnönü, CHP’nin ‘ortanın solunda’ olduğunu beyan etti. 1965 seçimlerinde CHP, tarihinin ilk kez yüzde 30’luk oy oranının altına düştü, ancak bu durum genel sekreterliğe getirilen Bülent Ecevit aracılığıyla daha da derinleşti. Ecevit, aynı yıl yayımladığı Ortanın Solu risalesiyle bu çizgiyi savundu.

  • CHP’nin 1969 seçim bildirgesi Düzen Değişikliği Programı oldu.
  • Program, “İnsanca bir düzen kurmak için halktan yetki istiyoruz” başlığıyla yayımlandı.

Yunus Emre, bu dönemde işçi hareketinin yükselişinin CHP’nin yeni ideolojik çizgisini belirlemede etkili olduğunu belirtiyor. 1970’ler ise CHP için hem ortanın solu çizgisinin oturduğu hem de seçim başarılarının elde edildiği ‘altın yıllar’ oldu. Ecevit’in özdeşleştiği ‘Toprak işleyenin, su kullananın’ sloganı, 1973 seçimlerinde önemli bir başarı elde etti.

1970’lerde Örgüt Yapısı

1970’lerde Örgüt Yapısı

Prof. Dr. Ayata, 1970’lerde CHP’nin örgüt yapısında önemli değişimlerin yaşandığını, yereldeki partili tipolojisinin değiştiğini söylüyor. Bu dönemde CHP, sivil toplum örgütleriyle güçlü bağlar kurarak siyaseti, bir kaynak dağıtma mekanizmasından ziyade ideolojiler çerçevesinde yürütmeye başladı.

CHP'nin İdeolojik Çizgisi ve Geleceği

SHP, CHP ve DSP’nin İdeolojileri Ne Olmuştu?

SHP, CHP ve DSP’nin İdeolojileri Ne Olmuştu?

12 Eylül 1980 darbesi, CHP’nin örgütlerini de dağıttı. 1983’te, eski CHP kadrolarının oluşturduğu Sosyal Demokrat Parti (SODEP) ve daha devletçi çizgideki Halkçı Parti’nin birleşmesiyle Sosyal Demokrat Halkçı Parti (SHP) ortaya çıktı. Bülent Ecevit ise Demokratik Sol Parti’yi (DSP) kurdu.

Baykal Dönemi ve İdeolojik Dönüşüm

Baykal Dönemi ve İdeolojik Dönüşüm

Deniz Baykal 1992’de CHP’yi yeniden kurdu. 2002 seçimlerinde CHP, merkez soldaki tek adres haline geldi. Bu süreçte, CHP ideolojik olarak SHP’den farklı bir yönde arayışa girdi. CHP’nin 2000’lerdeki durumu, ulusalcı-laisist bir mukavemet hattı kurmaya çalıştığını gösteriyor.

Kılıçdaroğlu’nun Dönemi ve Geleceği

Kılıçdaroğlu’nun Dönemi ve Geleceği

2010’da Deniz Baykal’ın yerine Kemal Kılıçdaroğlu geçti. Kılıçdaroğlu, halkçılık vurgusuyla başladığı dönemde, CHP’nin ideolojik pozisyonunun net olmadığını zamanla anladı. Kılıçdaroğlu döneminin en tartışmalı projelerinden biri Altılı Masa oldu.

CHP’nin geleceğinde nasıl bir ideoloji görünüyor? Doç. Dr. Öztan, CHP’nin bugün bir koalisyon olduğunu ve sosyal demokrasi ya da demokratik sol hattın zayıfladığını savunuyor. CHP’nin ideolojik tutarlılığı, bugünkü koşullarda bazı sınırlılıkları barındırıyor. Ancak, Yunus Emre, CHP’nin sosyal demokrasiyi rehber alarak yoluna devam etmesi gerektiğini düşünüyor.

Sonuç olarak, CHP’nin ideolojik çizgisi, partinin iç dinamikleri ve Türkiye’nin toplumsal yapısındaki değişimlerle şekillenecektir. Bu süreçte, yeni toplumsal hareketlerin etkisi de göz ardı edilmemelidir.

CHP’nin İdeolojik Çizgisi ve Geleceği
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

xGundem ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin