1. Haberler
  2. Sağlık
  3. Bel Ağrısı: Nedenleri, Tedavi Yöntemleri ve Kronikleşme Süreci

Bel Ağrısı: Nedenleri, Tedavi Yöntemleri ve Kronikleşme Süreci

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Bel Ağrısı: Nedenleri ve Tedavi Seçenekleri

Beyin ve Sinir Cerrahisi Bölümü Uzmanı Doç. Dr. Timur Yıldırım, bel ağrısının kronikleşme süreci hakkında bilgilendirmelerde bulundu. Bel ağrısının, 6 haftadan daha uzun süren bir durum olduğunda kronik ağrı sınıfına girdiğini belirten Yıldırım, bel ağrısının çeşitli nedenleri ve tedavi yöntemleri üzerine önemli açıklamalarda bulundu.

Doç. Dr. Yıldırım, “Bel ağrısı, travmalar, ani zorlanmalar veya ağır kaldırma sırasında ortaya çıkabileceği gibi, bazen hiçbir belirgin neden olmadan da gelişebilir. Genellikle fiziksel aktiviteler veya uzun süre ayakta kalma ve oturma gibi durumlar ağrıyı artırırken, dinlenme ile azalır. Bel ağrısı, belin ortasından yayılan derin bir sızı ya da yanma hissi şeklinde olabilir. Bu ağrı, tek veya çift taraflı kalça ve uyluğa da yansıyabilir.” dedi.

Sağlıklı Bir Omurga, Ağrıya Yol Açmaz

Bel ağrısının gerçek kaynağını tespit etmenin zorluklarına dikkat çeken Yıldırım, “Bel ağrısının en yaygın nedenlerinden biri disk kaynaklı ağrılardır. Diskteki yapısal bozukluk, omurga segmentinin diğer yapılarında da hasara yol açabilir. Bu süreç, diskin kendini onarması ile sonuçlanabileceği gibi, sinirlere doğru taşan iç tabakadan kaynaklanan disk hernisi veya diğer destek dokuların kalınlaşması ile oluşan lomber dar kanal gibi hastalıklara da yol açabilir.” ifadelerini kullandı.

Vücut, 6 Haftaya Kadar Ağrı Kaynağını Onarmalı

Bel ağrısından kurtulmak için 6 haftadan fazla beklememenin önemine vurgu yapan Yıldırım, “Çoğu durumda, bel fıtığı birkaç gün veya birkaç hafta içinde kendiliğinden iyileşir. Bel ağrısının doğal seyri, genellikle kendiliğinden iyileşme yönündedir. Bel ağrılarının yaklaşık %50’si 2 hafta içinde, %80’i ise 6 hafta içinde azalarak geçmektedir. Eğer 6 hafta geçmesine rağmen bel ağrısı devam ediyorsa, bu durum kronik ağrı sınıfına girmektedir. Kas güçsüzlüğü, yürüme zorluğu veya mesane-bağırsak kontrol kaybı yoksa koruyucu bakım ilk tedavi yöntemi olarak tercih edilmelidir.” dedi.

Doç. Dr. Yıldırım, “Cerrahi dışı tedavi yöntemlerinin temel amacı ağrıyı azaltmaktır. Ağrı atağında kısa süreli yatak istirahati, belin üzerine binen yükü azaltarak fayda sağlayabilir. Ancak yatak istirahati uzun süreli olmamalıdır; çünkü bu durum kas zayıflamasına yol açarak daha fazla ağrıya neden olabilir. Bel ağrısı tedavisinde önerilen ağrı kesici ilaçlar, genellikle ağrı hissine neden olan kimyasal mekanizmaları engellemeye yönelik olarak kullanılır. Unutulmaması gereken en önemli nokta, bel ağrısı için uygulanan tüm tıbbi tedavi yöntemlerinin ağrı kaynağını ortadan kaldırmadığı, yalnızca ağrının hissediliş derecesini azalttığıdır. Vücudumuzun onarım mekanizmaları 6 haftaya kadar ağrı kaynağı olan dokuyu onarabilirse bel ağrısı geçer. Tüm tedavi yöntemlerine rağmen devam eden ağrılar ve bacaklardaki güç kaybı, radyolojik incelemelerde ileri düzey disk hernisine bağlı ise cerrahi müdahale kaçınılmaz hale gelir.” şeklinde konuştu.

Omurilik cerrahisinin bel fıtığı vakalarının %10-15’lik kısmını oluşturduğunu ifade eden Yıldırım, “Özellikle yaşlı hastalar ve diyabet, hipertansiyon gibi ek hastalıklara sahip bireylerde ameliyat sonrası iyileşme süresi oldukça kısadır. Hasta, ameliyat sonrası 3-4 saat içinde ayağa kaldırılarak yürütülmekte ve aynı gün ya da bir sonraki gün taburcu edilmektedir. Ameliyat sonrası beş gün içinde hastalar işlerine dönebilirler.” diye ekledi.

Bel Ağrısı: Nedenleri, Tedavi Yöntemleri ve Kronikleşme Süreci
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

xGundem ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin