Babaların Çocuk Gelişimindeki Rolü
Çocuğun sağlıklı ruhsal gelişimi için anne kadar babanın da merkezi bir rolü bulunmaktadır. Son bir buçuk yıldır, birçok baba, pandemi sürecini fırsata çevirebilmiş ve çocuklarıyla daha fazla zaman geçirme imkanı bulmuştur. Uzman Klinik Psikolog Neil Serem Yılmaz, “Pandemi dönemi ile birlikte birçok baba, evde çalıştıkları süre zarfında çocuklarıyla daha fazla vakit geçirme fırsatı elde etti. Bu süreç, babaların ‘baba’ kimliğini hissetmeleri ve bu mutluluğu yaşamaları için bir fırsat oldu. Aynı zamanda çocuklarına babalarının ilgisinin ve paylaşımlarının mutluluğunu tattırdılar. Sürekli evde birlikte kalmak bazı zorluklar getirse de, babalar için çocuklarıyla daha sağlıklı ve yakın bir ilişki kurmak adına önemli bir fırsat sundu” diyor.
İlgisiz Babanın Çocukta Yol Açabileceği Sorunlar
- Baba varlığını ve desteğini çocuğa hissettirmediğinde, çocuk kendini eksik, değersiz ve yetersiz hissedebilir. Bu durum, çocuğun ruhsal gelişimini olumsuz etkiler.
- Çocuk için baba, güç ve destek sembolüdür. Babanın gücünü görmek, çocuğun kendi içindeki gücü oluşturmasına yardımcı olur. Babanın varlığı, çocuğun zorluklarla başa çıkabilmesi için gerekli olan içsel gücü geliştirmesine olanak tanır.
- Baba, çocuğun sosyal dünyaya açılan kapısıdır. Eğer baba, anne-çocuk ilişkisinin dışında kalıyorsa, çocuk dış dünyaya açılmakta zorluk çekebilir. Çocuğun sosyal ilişkiler kurabilmesi için, önce anne ile bağımlı ilişkiden uzaklaşması gerekir ve bu da ancak babanın varlığını hissetmesiyle mümkündür.
- Baba, çocuk için duygularını ifade etme alanı sağlar. Çocuk, yanlış bir şey yaptığında ya da tehlikede olduğunda babasının orada olduğunu bilerek özgür hisseder. Ancak baba yoksa, çocuk kendini frensiz bir arabada hissedebilir, bu da duygularını ifade etmekten çekinmesine yol açabilir.
- Erkek çocuk, cinsel kimliğini babası aracılığıyla kazanır. Babanın özelliklerini gözlemleyerek, gelecekte nasıl bir erkek olacağı konusunda önemli deneyimler edinir. İlgisiz bir baba, çocuğun kendini değersiz hissetmesine ve gelecekte öfkesini kontrol etmekte zorlanmasına neden olabilir.
- Kız çocuğunun karşı cinsle kuracağı ilişkilerin niteliği, babanın bu süreçteki rolüne bağlıdır. Eğer baba çocuğu görmezden gelirse, bu durum, kız çocuğunun karşı cinsle olan ilişkilerinde de benzer bir olumsuz etki yaratabilir.
Aşırı İlgili Babanın Yol Açabileceği Sorunlar
- Aşırı ilgi, çocukların her şeyi bildiklerini düşünmelerine ve yetersizliklerini kabul etmelerinde zorluk yaşamalarına neden olabilir. Sağlıklı ruhsal gelişim için, çocukların bazen yoksunluklarla karşılaşmaları gerekmektedir.
- Çocuklar için kaybetmek ya da istediklerine ulaşamamak, dayanması zor bir durumdur. Ancak bu deneyimler, büyümeleri için gereklidir. Babanın, çocuklarını üzmemek adına sürekli olarak kaybetmelerine izin vermemesi, çocukta sağlıksız bir benlik gelişimine yol açabilir.
- Gerekli durumlarda babanın fren işlevi sağlamaması, çocuğun duygusal boşluk hissetmesine ve riskli davranışlarda bulunmasına neden olabilir. Bu durum, çocukluk çağında davranış bozuklukları ve dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu şeklinde kendini gösterebilir.
- Baba tarafından sınırlarla karşılaşmayan çocuk, sosyal ilişkilerde zorluklar yaşayabilir. Arkadaşlarıyla olan ilişkilerinde her şeyin kendi istediği gibi olmasını bekler ve bu durum zorbalığa ya da öfke krizlerine yol açabilir.
- Okulda da benzer zorluklar yaşanabilir. İstediklerini erteleyemeyen çocuk, derslerde dikkatini toparlamakta zorluk çeker, dolayısıyla sınıf düzenini bozucu hareketlerde bulunabilir.
İlgili Babanın Olumlu Etkileri
- İlgili bir baba, erkek çocuğun erkeksiliğini ve cinsel gelişimini babayı model alarak öğrenmesine yardımcı olur. Bu süreçte, babanın destekleyici ve motive edici bir dil kullanması son derece önemlidir.
- Kız çocuğu için baba, hayatındaki ilk erkek figürdür. Bu süreçte babanın dengeyi kurabilmesi, çocuğun sağlıklı bir şekilde büyümesine katkıda bulunur. Baba, çocuğun kendini değerli hissetmesini sağlar.
- Baba, çocuklarıyla zaman geçirdiğinde ve onların sorunlarıyla ilgilendiğinde, anne ile de sorumlulukları paylaşır. Bu durum, anne-çocuk arasındaki çatışmaları azaltarak, aile içindeki huzuru artırır.
