Aşk Acısına Yenilikçi Bir Yaklaşım: Dr. Alain Brunet’in Yöntemi
Travma sonrası stres bozukluğu uzmanı Dr. Alain Brunet, kalp kırıklığı yaşayan hastalarına, terapi seansından yaklaşık bir saat önce “propranolol” adlı, tansiyon ve migren tedavisinde yaygın olarak kullanılan bir ilaç veriyor. Bu ilacın etkisiyle hastalar, travmalarını yazıp yüksek sesle okumaya yönlendiriliyor. Dr. Brunet, birkaç seansın ardından anıların silinmemesine rağmen acı vermemeye başladığını ifade ediyor.
Kanada’da 15 yılı aşkın bir süredir travma sonrası stres bozukluğu üzerine araştırmalar yapan Dr. Brunet, aşk acısına karşı geliştirdiği tedavi yönteminin, terapi seansları ve ilaç kombinasyonu ile kötü anılardan kaynaklanan acılardan kurtulmanın mümkün olduğunu savunuyor.
Dr. Brunet, bu yönteme “yeniden güçlenme terapisi” adını veriyor ve bu süreçte hastalarına propranolol vererek, duygusal travmalarını yeniden deneyimlemelerini sağlıyor. Propranolol, beta bloker grubu bir ilaçtır ve genellikle yüksek tansiyon ile migren gibi sağlık sorunlarının tedavisinde kullanılır. Terapinin ilerleyen aşamalarında hastalardan travmalarını ayrıntılı olarak yazmaları ve bunu yüksek sesle okumaları isteniyor.
Dr. Brunet, BBC’ye verdiği demeçte, “Bir anınızı hatırlayınca öğrenilecek yeni bir şey varsa, bu anının kilidi açılır. Anı güncellenir ve yeniden kaydedilir” diyor. Travma sonrası stres bozukluğu üzerine yaptığı çalışmalarla tanınan Dr. Brunet, bu sürecin, anıların yüksek duygusal yoğunluk taşıyan bölümlerine odaklanma fırsatı sunduğunu vurguluyor.
Anılar Silinmiyor Ama Acı Vermiyor
Dr. Brunet’in yöntemi, ayrılmış bir çiftin birbirlerini hafızalarından sildiği ‘Sil Baştan’ (Eternal Sunshine of a Spotless Mind) adlı filmi akıllara getiriyor. Ancak Dr. Brunet, terapinin ardından anıların silinmediğini, yalnızca artık acı vermediğini ifade ediyor. Uzmanlara göre, anılar ve bunların nötr, gerçeğe dayalı unsurları beynin hipokampus bölümünde depolanırken, duygusal bileşenler ise amigdala adı verilen bölgede kaydediliyor. Amigdala, duygusal hafıza ve tepkilerin oluşumunda kritik bir rol oynuyor.
Dr. Brunet, “Eski usulle bir film çektiğinizi düşünün. Kanallardan birinde ses, diğerinde görüntü var” diyerek, travmatik anının yeniden canlanması sürecini açıklıyor. Bu sırada, propranolol ilacı bir kanalı, yani anının duygusal yönünü hedef alarak, anının yeniden güçlenmesini engelliyor ve acıyı baskılıyor. İlacın etkisi altında canlandırılan anı, beyin tarafından bu sefer yeni ve daha az duygusal bir versiyonuyla kaydediliyor.
Dr. Brunet, hastalarının yaklaşık %70’inin birkaç seansın ardından kendilerini daha iyi hissettiklerini belirtiyor. Bu yöntemi geliştirirken, Harvard Üniversitesi’nden Dr. Roger Pitman gibi önde gelen travma sonrası stres bozukluğu uzmanlarıyla iş birliği yapan Dr. Brunet, tedavisini Fransa’daki Paris ve Nice saldırılarından sonra da uyguladı. Bu süreçte, yaklaşık 200 doktorun eğitim aldığı program kapsamında, saldırıların mağdurları, görgü tanıkları ve acil yardım görevlilerinden oluşan 400’den fazla kişi tedavi edildi.
İhanet ve Kalp Kırıklığı Üzerine Çalışmalar
Travma sonrası stres bozukluğu tedavisindeki başarısından sonra, Dr. Brunet bu yöntemin uygulama alanını genişletmek istediğini belirtiyor. 2015’te, bir öğrencisiyle birlikte, ihanete uğramış ve kalpleri kırık insanlara yönelmiş durumda. Dr. Brunet, “Yunan tragedyalarının temelinde ihanet vardır. İhanet, insan deneyiminin merkezindedir. Kötü bir ayrılık gerçekten büyük acı verebilir ve bu insanlar, travma geçirmiş bireylerin yaşadığına benzer duygusal tepkiler gösterebilir” diyor.
Dr. Brunet’in araştırmasına katılan hastalar yalnızca hafif kalp kırıklığı yaşayan kişilerden oluşmuyor; aralarında aşık oldukları kişiler tarafından ansızın terk edilen bireyler de bulunuyor.
Sayfayı Çevirme Süreci
Dr. Brunet, “Acılarıyla baş etmeye çalışan bu insanlar, bir türlü bu duyguyu aşıp yeni bir sayfa açamadıklarını ifade ediyorlardı. Dostları da onlara sürekli o defteri kapatmaları gerektiğini tavsiye ediyordu. Ancak bu şekilde onlara yardım etmiş olmuyorlardı; aksine soruna dikkat çekiyorlardı” diyor. Bu durum, sanki Bill Murray’nin canlandırdığı karakterin sürekli 2 Şubat’ı yaşadığı “Bugün Aslında Dündü” (Groundhog Day) filmindeki gibi bir sıkışmışlık hissi yaratıyordu. Hastalar, büyük bir ıstırapla, ihanetlerini zihninde yeniden yaşıyorlardı.
Yeni Bir Bakış Açısı
Dr. Brunet, bazı hastalarının yalnızca bir seanstan sonra iyi hissetmeye başladığını belirterek, “Beş seanstan sonra aldatılma anılarını yüksek sesle okuyan insanlar, bunun sanki başka biri tarafından yazıldığı hissine kapılıyor ve bir roman okuyormuş gibi hissediyorlar. Tedavi, hafızanın normal işleyişini hızlandırıyor. Bu yolla gitgide unutuyoruz ve yeni bir sayfa çeviriyoruz” diyor.