Terleme ve Aşırı Terleme Sorunu
Terleme, vücut ısısını dengeleme mekanizmalarından biridir. Ancak, aşırı terleme (hiperhidrozis) normal yaşantıyı zorlaştırmakta ve özellikle yaz aylarında yaşam kalitesini düşürmektedir. El, yüz ve koltuk altı terlemeleri, bireylerin sosyal yaşamını olumsuz etkileyerek, kişilerin günlük aktivitelerinde ve sosyal etkileşimlerinde zorluklar yaşamasına neden olmaktadır. Uzmanlar, aşırı terlemenin etkili bir şekilde tedavi edilmesinin mümkün olduğunu belirtmektedir.
Göğüs Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Özkan Demirhan, özellikle bölgesel aşırı terleme tedavisi konusunda cerrahi yaklaşımlar hakkında bilgi vermektedir. Demirhan, “Bizim uzmanlık alanımız el, koltuk altı ve yüz terlemesi sorunlarıdır. Bu tür şikayetler için çeşitli tedavi seçenekleri mevcut; ancak biz, cerrahi yöntemler ile aşırı terlemenin üstesinden gelmekteyiz ve bu alandaki başarı oranımız oldukça yüksektir” şeklinde açıklamalarda bulunmaktadır.
Sosyalleşmeyi Engelleyen Bir Sorun
Aşırı terlemenin bireylerin sosyal hayatını olumsuz etkilediğini vurgulayan Doç. Dr. Özkan Demirhan, “Aşırı terleme şikayeti ile gelen hastaları ilk muayenede tanıyabiliyoruz. Hekim elini uzattığında, hasta genellikle elini çekinerek uzatır. Tokalaşma aşaması oldukça kritik bir süreçtir; çünkü bu aşamada hastanın elinin sıcaklığını ve nemini değerlendirme fırsatım oluyor. Bu tür hastaların çoğu, tokalaşmadan önce ellerini bir yere silmekte ya da yanında peçete taşımaktadır. Dolayısıyla, bu konuda bir çözüm arayışına girdiklerinde bile çekingen davranmaktadırlar. Bu nedenle, aşırı terlemenin sosyalleşmeyi ciddi anlamda engellediği görüşünü ben de destekliyorum. Ellerin dışında, yüzde ve koltuk altında meydana gelen aşırı terleme de sosyal yaşamda sorunlar yaratmaktadır” açıklamasında bulunmaktadır.
Aşırı Terleme Hastalık Belirtisi Değil, Ama Dikkat Gerektiriyor
Aşırı terlemenin her zaman bir hastalık belirtisi olmadığını, ancak bazı önemli testlerin yapılması gerektiğine dikkat çeken Doç. Dr. Özkan Demirhan, “El ve koltuk altındaki terleme, göğüs kafesinin içindeki sempatik sistemin aşırı aktivasyonu ile ter bezlerinin aşırı çalışması sonucunda meydana gelmektedir. Bu durum, bir hastalık belirtisi olarak değerlendirilmez. Ancak, hastaların bazı testlerinin yapılmış olmasına dikkat ediyoruz. Tüm hastaların, bizimle görüşmeden önce endokrin uzmanına danışmış olmasını bekliyoruz. Tiroid testlerinin yapılmış olmasını önemli buluyoruz. Belli metabolik testlerin yapılması gerekmektedir; bunların yapılıp yapılmadığını kontrol ediyoruz. Eğer hasta bu testleri yaptırmamışsa, mutlaka endokrinoloji veya dahiliye polikliniğine yönlendiriyoruz. Hastanın ailesinde aşırı terleme hikayesinin olup olmadığı, uykuda terleme yaşayıp yaşamadığı, her iki tarafta terlemenin olup olmadığı, yaşadığı bölge, iş ortamındaki ısı durumu ve kıyafet alışkanlıkları gibi unsurları sorguluyoruz. Tüm bu bilgileri topladıktan sonra, uygun hastalarda cerrahi müdahale konusunda karar vermek amacıyla göğüs cerrahisi devreye girmektedir” demektedir.
Kalıcı Çözüm İçin Cerrahiyi Tercih Edin, Ama Dikkatli Olun
Aşırı terleme tedavisi için birçok alternatif yöntem mevcut olduğunu belirten Doç. Dr. Özkan Demirhan, “Çeşitli kremler, iyontoforez yöntemleri ve ilaçlar bulunmaktadır. Ayrıca botoks uygulamaları da tercih edilmektedir. Ancak bu seçeneklerin hepsi geçici çözümler sunmaktadır. Cerrahi müdahaleler, yüksek oranda kalıcı çözüm sağlamaktadır; fakat bu tür ameliyatların tamamen risksiz olduğunu söylemek mümkün değildir. Hastaların ameliyatın tüm detayları hakkında bilgilendirilmesi son derece önemlidir. Bu detaylar neler? Göğüs kafesinde belirli anatomik yapılar bulunmaktadır. Ele, koltuk altına ve yüze giden sinirlerin belirli bölgeleri mevcuttur. Küçük bir kesi ile tek delikten gerçekleştirdiğimiz ameliyatla, göğüs kafesinin içindeki terlemeye neden olan sinirleri devre dışı bırakıyoruz. Bu işleme Endoskopik Transtorasik Sempatektomi (ETS) denir (klips kullanılırsa klipsli ETS olarak adlandırılır).
Bu işlemin deneyimli cerrahlar tarafından yapılması büyük önem taşımaktadır. Komplikasyon riski az da olsa mevcuttur. Ameliyat genel anestezi altında gerçekleştirilmekte ve o bölge bir daha terlememektedir. Ancak hastaların bu ameliyatın yan etkilerini çok iyi bilmesi gerekmektedir. Vücutta mevcut olan sempatik sistemin belirli bölgeleri uyarır. Gereksiz sempatik sinir iptali yapıldığında, vücutta reaksiyon terlemesi (kompansatuar terleme) meydana gelebilir. Kompansatuar terleme, sırt, göbek çevresi ve bacaklarda aşırı terleme şeklinde kendini gösterebilir. Bu durum nadir bir komplikasyondur, ancak bilinmesi gerekmektedir. Bu komplikasyonla karşılaşmamak için, ameliyatlarda gereksiz sempatik sinir iptali yapmamaya özen gösteriyoruz. Genelde hasta memnuniyeti yüzde 100’e yakın olmaktadır. Sonuç olarak, hastalarımızın sosyalleşmesine ve yaşam tarzlarına olumlu katkılar sağlıyoruz” şeklinde sözlerini sonlandırmaktadır.