Ali Babacan’dan Seçim Değerlendirmesi
Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, 14 ve 28 Mayıs tarihlerinde gerçekleştirilen seçimlerle ilgili önemli bir basın toplantısı düzenledi. Bu toplantıda, seçim sonuçlarını ve partinin gelecekteki yol haritasını değerlendirerek, tarihin doğru tarafında yer aldıklarından emin olduklarını ifade etti. Babacan, “Bizim kimseye en ufak bir borcumuz yok. Hiç kimseyi aldatmadık, her zaman doğruları söyledik” şeklinde konuştu.
Eksikler ve Hatalar Masaya Yatırılacak
Babacan, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
- Bundan bir ay önce genel seçimlerle ilgili takvimi tamamladık.
- 28 Mayıs gecesi yaptığım ilk açıklamada, seçim sonuçlarını kapsamlı bir şekilde değerlendireceğimizi belirtmiştim.
- Partimizin tüm kademelerinde seçim sonuçları üzerine titizlikle çalışıyoruz.
- Bayramdan sonraki hafta il başkanlarımızla gruplar halinde 3 gün sürecek kapsamlı toplantılar yapacağız.
- 15 milletvekilimiz ve tüm genel merkez kurulu üyelerimizle beraber 81 ilimizi, 922 ilçemizi adım adım tarayacağız.
Ortak Listelerle Seçime Giriş
Babacan, bir diğer önemli noktayı ise şu şekilde açıkladı:
2017’deki anayasa değişikliği sonrası, seçimleri kazanmak için partiler arası ittifaklar ve iş birliği modellerinin önemi arttı. Partimiz de 6 partili bir ittifak modeliyle seçime girdi. Anayasa metninden ortak politikalar metnine kadar, siyasi tarihimizde eşine az rastlanır bir hazırlığın altına imzamızı attık. Bu belgeler, tam anlamıyla bir bilgi hazinesi ve alın teridir. Seçim tarihi yaklaşırken yapılan analizlerde, 6 parti kendi listesiyle seçime girdiğinde ittifakımızın Meclis’te çoğunluğu sağlayamayacağını gördük. D’Hondt sistemi, ittifak içindeki partileri daha da yakınlaşmaya zorladı. Bu nedenle, ortak listelerle seçime girme kararı aldık.
Milletin Menfaati Önceliğimiz
Babacan, milletin menfaatinin her zaman öncelikli olduğunu vurguladı:
- 6 partiyle yaşadığımız süreç içerisinde, sık sık iki seçenekle karşılaştık; milletimizin menfaati mi, partimizin menfaati mi?
- Bu ikilemi her zaman milletimizden yana tercih ettik.
- Bedeli ne olursa olsun, özgürlük, adalet, hukuk ve demokrasi konusundaki sağlam duruşumuzu asla bozmadık.
- Sonuç olarak, kendilerine ulaşıp ikna edebildiğimiz vatandaşlarımızın oranı yüzde 48 oldu.
Çalışmalara Devam Ediyoruz
Babacan, sözlerine şöyle devam etti:
Seçimleri kaybettik, fakat Türkiye’yi kaybetmeye tahammülümüz yok. Bu nedenle buradayız ve dimdik ayaktayız. Sandıktan çıkan sonuçların farkındayız ve üzerimize düşen sorumluluğun bilincindeyiz. Partimizi kurduğumuz günden beri, sorunları belirleyip eylem planlarıyla çözüm önerilerimizi net ve somut bir biçimde sunduk. Çalışmaya devam edeceğiz. Tüm bu süreç boyunca DEVA Partisi’nin kurucularından biri olmaktan büyük onur duyuyorum.
Adalet ve Hukukun Üstünlüğü
Babacan, Türkiye’deki mevcut durumu eleştirerek şunları söyledi:
- Eğer biz DEVA Partisi’ni kurmamış olsaydık, seçimlerden sonra ülkemizin haline bakar ve derhal DEVA Partisi’ni kurma kararı alırdık.
- Medyanın baskı altında tutulduğu, sivil toplumun sindirildiği, adaletin ayaklar altına alındığı bir Türkiye’de DEVA Partisi’ne daha çok ihtiyaç olacak.
- Bu iktidar, hukukun üstünlüğüne saygı göstermeyecek ve şeffaf bir yönetim anlayışını benimsemeyecek.
Birlik ve Beraberlik Vurgusu
Babacan, Türkiye’nin birlikteliğini sağlamak için çaba göstereceklerini belirtti:
Seçim gecesi ve ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın topluma ilettiği öfke ve nefret mesajlarına rağmen, bizim hayalimizdeki Türkiye, birilerinin kazandığı ve birilerinin kaybettiği bir ülke değil. Biz, 85 milyonun birlikteliğini sağlamak için buradayız. Umutsuzluğa yer yok; ortak akıldan ve istişareden asla vazgeçmeyeceğiz. Siyasi partilerle olan diyalog ve iş birliği zeminini her zaman sıcak ve güçlü tutacağız.
Tarih ve Etik Değerler
Son olarak Babacan, tarihsel ve etik değerler üzerine düşüncelerini dile getirdi:
- Tarihin doğru tarafında yer aldık, bu konuda en ufak bir şüphemiz yok.
- Helalinden kazanmak, doğruyu söyleyerek kazanmak demektir.
- Montaj videolar ve iftiralarla seçim kazanmak helalinden kazanmak değildir.
- Devletin imkanlarını kendi çıkarları için kullanarak seçim kazanmak, helalinden kazanmak değildir.
Bugün, başı dik, alnı açık 15 milletvekilimiz var. Seçimi kazanamadık ama gereken özeleştiriyi yapmaktan kaçınmayacağız. Biz, kimsenin hakkını yemedik.