Alerjik Konjonktivit Hakkında Bilinmesi Gerekenler
Türk Oftalmoloji Derneği Kornea ve Oküler Yüzey Birim Başkanı Prof. Dr. Ayşe Burcu, dünya genelinde nüfusun yaklaşık %40’ında alerjik konjonktivit belirtilerinin görüldüğünü vurguladı. Son on yılda bu hastalığa yakalanan bireylerin sayısında hızlı bir artış yaşandığını belirtti.
Hava Kirliliği ve Kentleşme Etkisi
Prof. Dr. Ayşe Burcu, hem büyük şehirlerde hem de gelişmekte olan ülkelerde bu hastalığın belirtilerinin daha yoğun bir şekilde gözlemlendiğini, bunun başlıca nedeninin kentleşme, hava kirliliği, iklim değişiklikleri ve çocukluk döneminde düşük enfeksiyon teması olduğunu ifade etti.
Mevsimsel Alerjilere Dikkat!
Prof. Dr. Ayşe Burcu, alerjik konjonktivit semptomlarını hızlı bir şekilde azaltmak, bulguları kontrol altına almak ve hastaların yaşam kalitesini artırmak için göz yüzeyinin hasarını önlemenin önemli olduğunu belirtti. Bu bağlamda, tedavi sürecinin başlangıcında alerjenlerle teması azaltmanın gerektiğini vurguladı. Ayrıca, gereksiz ilaç kullanımından kaçınılması ve mümkünse koruyucu madde içermeyen göz damlalarının tercih edilmesi gerektiğini belirtti. Uzun süreli kontrolsüz ilaç kullanımının çeşitli yan etkilere yol açabileceğinin altını çizdi. İşte alerjik konjonktivitle başa çıkmak için önerdiği bazı önemli ipuçları:
- Gözleri kaşımaktan kaçının.
- Alerjenleri konjonktival keseden yıkayarak uzaklaştırmak için yapay gözyaşı damlalarını kullanın.
- Günde 1-2 kez 5-10 dakika soğuk kompres uygulayın.
- Kontakt lens kullanımını askıya alın.
- Polenlerin yoğun olduğu dönemlerde ve güneş ışınlarının en dik geldiği saatlerde dışarı çıkmaktan kaçının.
- Dışarı çıkarken güneş gözlüğü, şapka veya şemsiye kullanın.
- Evde polen filtresi olan klima cihazlarını tercih edin.
- Polen mevsiminde ev ve araç camlarını kapalı tutun.
- Kimyasal temizlik maddeleri, boya ve parfümlerden uzak durun.
- Tüylü evcil hayvanları evden uzaklaştırın veya her hafta yıkayın.
- Uykudan önce saçlarınızı yıkayın.
- Evde toz birikmesine neden olabilecek halı, kilim ve tüylü oyuncakları bulundurmayın.
Tedavi Edilmezse Görme Kaybı Riski
Prof. Dr. Ayşe Burcu, alerjilerin tekrarlayıcı doğası nedeniyle göz yüzeyinde istenmeyen komplikasyonların ortaya çıkabileceğini, kontrolsüz ilaç kullanımının ise glokom ve katarakt gibi olumsuz yan etkilere yol açabileceğini belirtti. Sürekli göz kaşımak, gözün kornea tabakasında incelme ve dikleşme (keratokonus) gibi sorunlara yol açabilir. Bu nedenle, kontrolsüz ilaç kullanımı ve göz kaşımanın olumsuz sonuçları hakkında hastaların mutlaka bilgilendirilmesi gerektiğini vurguladı. Alerjik konjonktivit belirtileri olan hastaların bir göz hekimine başvurarak uygun tedavi ve takip sürecini geçirmeleri, hastalığın kısa ve uzun vadeli komplikasyonlarını önlemek ve göz sağlıklarını korumak açısından büyük önem taşımaktadır.
Alerjik Konjonktivit Nedir?
Alerjik konjonktivit, genellikle sulanma, kızarıklık ve kaşıntı şekliyle kendini gösteren, sık tekrarlayan bir konjonktivit türüdür. Dış ortamdan gelen alerjenlerin, göz kapağının iç yüzeyindeki mast hücrelerini uyararak alerjik reaksiyon yaratması sonucu oluşur. Bu hastalık en sık, çocukluk ve erken erişkin dönemde görülmekte olup, yaş ilerledikçe sıklığı azalır.
Alerjik konjonktivitler, akut ve kronik olmak üzere iki farklı şekilde seyreder. Akut grupta, polen, ot, çim ve toprak gibi havayla taşınan alerjenlere karşı sıkça ilkbahar ve sonbahar dönemlerinde gelişen mevsimsel alerjik konjonktivitler ile, toz, akar, hamam böceği, evcil hayvan tüyleri, küf ve hava kirliliği gibi alerjenlere karşı gelişen uzun süreli (perennial – tüm yıl boyunca) alerjik konjonktivitler bulunmaktadır.
Mevsimsel alerjik konjonktivit, en sık görülen oküler alerji türüdür. Kronik grupta ise vernal keratokonjonktivit, atopik keratokonjonktivit, dev papiller konjonktivit ve kontakt blefarokonjonktivit gibi uzun süren ataklarla tekrarlayabilen tablolar yer almaktadır.