“Şam’piyonlar”- Satrancın Gizemli Taşları 10 Ocak’ta Vizyona Giriyor!
Türkiye’nin ilk satranç konulu reel-animasyon projesi olarak tanıtılan bu film, hem çocukları hem de ailelerini bir araya getirerek eğlenceli bir deneyim sunmayı hedefliyor. Film, satrancı eğlenceli bir şekilde işleyen senaryosu ile dikkat çekiyor. Bu yönüyle sizin ilginizi çekti mi?
Kesinlikle! Satrancın, yeni neslin gelişimine büyük katkılar sağlayacak bir oyun olduğunu düşünüyorum. Bu filmdeki animasyon ve gerçek hayatın iç içe geçmesi, Türkiye’de bir ilke imza atılması anlamına geliyor. Hem çocukların hem de onlara eşlik eden ailelerin keyif alacağı, güleceği bir yapım olduğunu düşünüyorum.
Risk Almak Güzeldir!
İlk denemeler her zaman risklidir. Siz bu anlamda bir tereddüt yaşadınız mı?
Elbette, ama risk almak güzeldir. Beni buraya getiren en önemli unsurlardan biri de bu cesaret. Bir şeyin ilki olmanın verdiği heyecan, beni daha da motive ediyor. Buradaki en büyük risk, animasyon kısmıydı. Ancak yapımcımız Polat Yağcı’dan, bu işin profesyonelce yapılacağına dair güvence aldım. Mustafa Kotan ve Buket Arıkan Akbaba’ya da inandım ve onlara güvendim.
Şampiyonlar Ligi Gibi Bir Kadro!
Kadro da oldukça etkileyici; Erdal Özyağcılar, Murat Yıldırım, Ezo Sunal… Çekim süreci nasıldı?
Kadro anlatılmaz, yaşanır! (Gülüyor) Sette mutlu hissettiğiniz sürece her şey, aksilikler bile güzeldir. (Set dönemimde ağır zatürre geçirmemin gerçekliğini unutmamak lazım!)
Çocukla Çocuk Olmak!
Çocuk oyuncularla birlikte kamera karşısına geçtiniz. Çocuklarla arkadaş olmayı mı, yoksa anaç ruhu mu benimsiyorsunuz?
Çocukla arkadaş olmayı ve genel olarak çocuk kalmayı çok seviyorum. Büyüdükçe çocukluğumuzu kenara bırakmamız gerektiği söyleniyor ama ben bunu asla yapmıyorum.
Her Hâlimi Seviyorum!
Büşra Pekin denince akla ilk olarak komedi geliyor. Peki, siz aynaya baktığınızda nasıl bir Büşra görüyorsunuz?
Her hâlimi, kimseye sevdirmeye çalışmadan çok seviyorum.
Komedi Algısını Yıkmak İster Misin?
“Çok Güzel Hareketler Bunlar” döneminde farklı karakterleri oynama fırsatım oldu. Bu dönemde komedi algısını yıkmak istiyor musunuz?
O dönemde her hafta başka karakterler canlandırmak, bir oyuncu olarak beni çok besliyordu. Onu özlüyorum. Yeni nesil komedi projeleri için sabırsızlanıyorum. Benzer bir karakteri ömrüm boyunca oynamaktansa, doğama uygun farklı türlerde ve karakterlerde projelerde yer almayı tercih ederim. Eğer üzerime bir şey yapışacaksa, komedi olabilir. (Gülüyor)
Babamın Kızı Olmanın Avantajı!
Yer aldığınız projelerle güldürüyorsunuz, peki sizi en çok ne güldürür?
Gülmeye bayılan biriyim; çünkü babamın kızıyım. Mesleki olarak, zekice şakalar, beklenmedik komik anlar ve doğal yetenekler beni güldürüyor. Eş-dost ortamında benzer frekansta olduğum insanlarla bolca gülüyorum.
Biyografi Rolü İçin Kim Olmak İstersiniz?
İki yıl önce Dilber Ay’ı canlandırmıştınız. Yine bir biyografi filmi çekilecek olsanız, kimi oynamak isterdiniz?
Biyografi, benim en sevdiğim türlerden biri olabilir. Tanınmış veya tanınmamış birinin hayatını sonsuzlaştırmak benim için çok anlamlı. Ona birebir benzemeye çalışmaktansa, ruhunu ve yaşadıklarını anlamak, kendi yorumumu katmak beni heyecanlandırıyor.
Kilo Almak İçin Hazır mısınız?
Dilber Ay rolü için kilo almıştınız. Benzer bir rol çıkarsa, yine kilo alır mısınız?
Tabii ki yaparım! Bunlar beni iştahlandıran roller. Ancak mecazi değil, gerçekten! Şu an siz bunu söylediğinizde bile bir-iki porsiyon Adana kebap sipariş etmeyi düşünüyorum. (Gülüyor)
Kumral Hâllerimi Özlüyorum!
Sarışın olmaya nasıl karar verdiniz? Takipçileriniz de beğenmiş, bazıları “Şimdi gidip ben de saçlarımı sarı renge boyatacağım, çok güzel ve seksi” diye yorumlar yapmış…
Aslında bir rol için sarı renge geçmem gerekti. Gülse Birsel ve Ozan Açıktan, “Sarı tonlarını daha da mı açsak?” derken bambaşka biri haline geldim ve bu durumdan keyif aldım! (Gülüyor) Arkasından gelen projelerde de sarı saçlarımı tercih edince devam ettim. Fakat yalan yok, kumral hâllerimi özlüyorum. Yeni projelerde yine değişiklik yapacağım, ama öncelikler belirli olunca bu süreç işliyor. Saç gerçekten zarar görüyor.
Estetik Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?
Estetik yaptırdığınızı söyleyenler var. Sizin estetiğe bakış açınız nedir?
Bu konu üzerine saatlerce konuşabilirim. Bilgilendirme yapmak ve farkındalık yaratmak benim için önemli. Emin olun, size estetik yaptırdım ya da yaptırmadım desem, bir şey değişmeyecek. Herkes inandığına inanıyor.
Aşk Hayatında Büşra!
Aşk hayatında nasıl bir Büşra var? Yine güldüren birisi mi?
Güldürürse güldürürüm, güldürmezse güldürmem. (Gülüyor) Yıldız Tilbe’ye buradan bir selam olsun.
İlişkide Tahammül Edemeyeceğiniz Şeyler!
İlişkide neye tahammül edemezsiniz?
Herkes için geçerli olan bazı şeyler var: Yalan, samimiyetsizlik, cimrilik, bencillik, aşırı kıskançlık… Son yıllarda lügate giren manipülasyonu da ekleyebilirim.
Aşkta En Büyük Beklenti Nedir?
Aşkta karşı taraftan en büyük beklentiniz nedir?
Beklentiye girmek, genellikle ileriye gidememenin ana sebeplerinden biridir. Bu nedenle, beklentilerden uzak durmaya çalışıyorum.
