Kahramanmaraş’ta meydana gelen ve 10 ilde büyük yıkıma neden olan depremin ardından can kaybı ve yaralı sayısı maalesef artmaya devam ediyor. Uzmanlar, depremin ardından yaşanan psikolojik etkilerin önemine dikkat çekiyor.
Psikiyatri Uzmanı Dr. Ahsen Büyükavşar, depremin ruh sağlığı üzerindeki derin etkilerini şu şekilde açıklıyor: “Depremin üzerinden bir haftadan fazla bir süre geçmiş olmasına rağmen, hala tedirginlik ve kaygı hissetmek oldukça yaygındır. Aşırı korku, çaresizlik, dehşete kapılma, şok hali, duyguları hissedememe, tepkisizlik ve ağlayamama gibi durumlar yaşanabilir. Ayrıca, deprem anını sürekli olarak tekrar yaşıyor gibi hissetme, depremin yaşandığı anları zihinde yeniden canlandırma, bu olayla ilgili rüyalar görme ya da gündüz hayalleri kurma gibi belirtiler de ortaya çıkabilir.”
Dr. Büyükavşar, depremin hatırlatıldığı yerlerden veya durumlardan kaçınma, olayın bazı kısımlarını hatırlayamama ve depremin olduğu mekâna girememe gibi durumların da yaşanabileceğine dikkat çekiyor. Bunun yanı sıra, “Aşırı gerginlik, uykusuzluk, sinirlilik, çabuk öfkelenme, ani irkilme, çarpıntı, titreme ve nefes almakta zorluk çekme gibi fiziksel belirtiler de söz konusu olabilir. Geleceğinizin belirsiz olduğu hissi, yakınlarınızın vefat etmesi durumunda kendinizi suçlama duygusu da yaşanabilmektedir.”
Depremin akut dönemde korku ve endişe yarattığını, uzun dönemde ise travma sonrası stres bozukluğu gibi sorunlara yol açabileceğini belirten Dr. Ahsen Büyükavşar, “Deprem yaşamış bireylerde bu belirtilerin görülmesi mümkündür. Ancak bu yakınmalar azalmıyor, hayatınızı zorlaştırıyorsa, bölgedeki ruh sağlığı uzmanlarına başvurmalısınız.” şeklinde uyarıyor.
Çocukların Psikolojik Durumu
Deprem sonrası çocukların da aşırı korku ve çaresizlik hissedebileceği konusunda Dr. Büyükavşar, şu tavsiyelerde bulunuyor: “Çocuklarınızı yaşadıklarını anlatmaya teşvik edin. Korku, kızgınlık gibi duygularını ifade etmelerine izin verin, ağlamalarını engellemeye çalışmayın. Tekrarlayan sorularına sabırla yanıt verin. Yaşadıkları durumun son derece doğal olduğunu, bir hastalık olmadığını onlara açıklayın.”
Dr. Büyükavşar, çocukların en temel ihtiyacının kendilerinin ve ailelerinin güvende olduğunu hissetmek olduğunu vurgulayarak, “Onları yanınızdan uzaklaştırmayın ve ihtiyaçlarını doğrudan karşılamaya özen gösterin. Çocuklarınıza yardımcı olabilmek için sakin, güven verici ve tutarlı bir tutum sergilemek önemlidir.” diyor.
Ayrıca, “Deprem sırasında ve sonrasında duyduklarını, gördüklerini ve yaşadıklarını anlatmalarına destek olun. Onların kaygılarını dinleyin ve yargılamadan, empatik bir şekilde yanıt verin. Eğer anlatmak istemiyorlarsa zorlamayın, ne zaman anlatmak isterlerse o zaman dinleyebileceğinizi belirtin.”