Kardiyoloji Uzmanı Dr. Özgür Öz: Kalp Krizi Riskine Dikkat!
Kardiyoloji Uzmanı Dr. Özgür Öz, kalp krizi riskinin erken teşhis ve uygun tedavilerle önemli ölçüde azaltılabileceğine dikkat çekiyor. Alınacak gerekli önlemler ile kalp krizi riskinin %80 oranında önlenebileceğini belirten Dr. Öz, “Kalp ve damar hastalıkları, toplumda yaygın olarak görülen ve sonuçları itibarıyla ciddiyetle ele alınması gereken sağlık sorunlarıdır. Her yıl insanoğlunun yaklaşık yarısının ölümüne sebep olan bu hastalıklar, çoğu zaman ani ölüm öncesinde herhangi bir belirti vermeyebilir. Ayrıca, bu hastalıkların neden olduğu işlev kayıpları, fiziksel, psikolojik ve sosyal sorunlara yol açabilmektedir.” şeklinde konuştu.
RİSK FAKTÖRLERİNE DİKKAT!
Dr. Özgür Öz, kalp ve damar hastalığına yol açan birçok risk faktörünün bulunduğunu belirtti. Bu risk faktörleri arasında; ailesel yatkınlık, yaşın ilerlemesi, hipertansiyon, diyabet (şeker hastalığı), obezite, lipid metabolizması bozuklukları, dengesiz beslenme, hareketsizlik, sigara kullanımı ve anksiyete veya depresyon gibi psikolojik rahatsızlıklar sayılabilir. “Kişi eğer kalp hastalığına sahip değilse bile, kendi kalp damar hastalığı riskini bilmesi ve buna göre önlemler alması oldukça önemlidir. Kalp damar hastalığı olmayan bireyler için bu risk faktörlerinin tespit edilmesi ve tedavi edilmesi birincil koruma olarak tanımlanırken, hastalığı olanlar için ise hastalığın tekrarlamaması ve ilerlememesi amacıyla yapılan müdahaleler ikincil koruma olarak değerlendirilmektedir.” dedi.
“SOĞUK HAVALARDA KALBİNİZİ KORUYUN”
Soğuk havanın kalp sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerine de değinen Dr. Özgür Öz, “Soğuk hava, kas spazmlarına yol açarak kalp damar darlıklarının ilerlemesine, göğüs ağrısı ve nefes darlığı gibi belirtilerin artmasına neden olabilir. Ayrıca, soğuk hava kanın pıhtılaşma eğilimini artırarak, özellikle kalp damar hastalığı olan kişilerde pıhtı oluşumunu tetikleyebilir. Bu durum, damarın tıkanmasına ve dolayısıyla kalp krizi veya inme riskinin artmasına yol açmaktadır.” ifadelerini kullandı.
YAŞAM TARZINI DA ETKİLİYOR
Dr. Öz, soğuk havaların daha çok kış mevsiminde yaşandığını belirterek, “Bu dönemde gecelerin uzun, gündüzlerin ise kısa olması yaşam tarzını olumsuz etkileyebilir. Günlerin kısalması, günlük fiziksel aktivitenin azalmasına, uzun geceler ise besin tüketiminin artmasına neden olabilir. Ayrıca, havaların kararması depresyon gibi psikolojik sorunlara yol açabilir. Tüm bu faktörler, soğuk havanın kalp üzerindeki yükünü artırmaktadır. Kış mevsiminde gribal enfeksiyonların yaygınlaşması da kalp üzerindeki yükü artırarak, kalp yetmezliğinin şiddetlenmesine ve kalp krizi riskinin yükselmesine zemin hazırlayabilir.” dedi.
Kalp krizi riskinin azaltılabileceğini vurgulayan Dr. Öz, “Soğuk hava koşullarına karşı alınacak tedbirler, mevsim şartlarına uyum sağlamak, sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek, risk faktörlerinin belirlenmesi ve gerekli sağlık kontrollerinin düzenli olarak yapılması, kalp sağlığını korumak için önemlidir.” diyerek sözlerini tamamladı.
