Uzayda Kalmanın Kalp Üzerindeki Etkileri
Amerikalı bilim insanları, yer çekimsiz bir ortamda uzun süre geçirmenin kalp sağlığı üzerindeki etkilerini derinlemesine inceleyen bir araştırma gerçekleştirdi. Bu önemli çalışma, Amerikan Kalp Vakfı’nın prestijli “Circulation” dergisinde yayımlandı. CNN International’ın aktardığı bilgilere göre, araştırmacılar, Uluslararası Uzay İstasyonu’nda (UUİ) 340 gün boyunca kesintisiz olarak kalan emekli astronot Scott Kelly’nin kalp sağlığını analiz etti.
Scott Kelly, bu süre zarfında haftada altı gün boyunca pedal çevirerek veya dayanıklılık egzersizleri yaparak fiziksel olarak aktif olmasına rağmen, kalbinin sol karıncığının hacim kaybettiği tespit edildi. Araştırmaya göre, Kelly’nin kalbinde 27 Mart 2015 ile 1 Mart 2016 arasında gerçekleşen bu süreçte, sol karıncığın yaklaşık 0,74 gram hacim kaybı yaşadığı belirlendi.
KALP FONKSİYONUNDA DEĞİŞİKLİK YOK
Buna rağmen, bu hacim kaybının kalp fonksiyonu üzerinde herhangi bir olumsuz etki yaratmadığı belirtilmektedir. İlginç bir şekilde, Kelly’nin kalbindeki bu küçülme, 2018’de Pasifik Okyanusu’nu 159 günde geçerek uzun mesafe yüzmeyi başaran Benoit Lecomte’de de gözlemlendi. Bu iki örnek, uzun süre yer çekimsiz bir ortamda kalmanın kalbin yapısında değişiklikler meydana getirdiğini ve düşük yoğunlukta egzersizlerin bu küçülmeyi önleyemediğini göstermektedir.
KALP, UYUMSAZ BİR ORGAN
Araştırmanın başındaki Dr. Benjamin Levine, “25 yıldır kalbin uzay yolculuğuna, egzersize ve yüksek irtifaya nasıl adapte olduğu üzerine yürütülen çalışmalardan edindiğim en önemli bilgi, kalbin son derece uyumlu bir organ olduğudur. Kalp, bulunduğu ortamın taleplerine hızlı bir şekilde yanıt verebilmektedir,” şeklinde bir değerlendirmede bulundu.
Bilim insanları, sadece iki sıra dışı birey üzerinde çalışmanın yanı sıra, insan vücudunun olağanüstü koşullara nasıl tepki verdiğini daha iyi anlayabilmek için daha fazla araştırma ve inceleme yapılması gerektiğinin altını çizmektedir.