İstanbul’un Şişli ilçesinde bulunan iki aile sağlığı merkezi (ASM), mal sahibi tarafından satılığa çıkarıldı. İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu üyesi Dr. Recep Koç, kentteki ASM’lerin yaklaşık %40’ının kiracı durumda olduğunu belirterek, “Bu tür durumlar ilk kez yaşanmıyor; zaman zaman kiracı olan ASM binalarının satışa çıkarıldığı ya da mülk sahipleri ile aile hekimlerinin mahkemelik olduğu haberleri gündeme geliyor. Aile hekimliği hizmeti, kamu hizmetidir ve bu binaların da kamu tarafından inşa edilmesi gerekmektedir.” dedi.
Düzce’de 2005 yılında pilot uygulama ile başlayan ve ardından kademeli olarak tüm ülkeye yayılan aile hekimlerinin sorunları, her geçen gün daha da karmaşık hale geliyor. Bir yandan bina sorunları, diğer yandan sağlıkta şiddet, asli görevleri dışında idari yükümlülükler ve hak kayıpları gibi birçok sorunla karşılaşan aile hekimleri, imar planlarında ASM’lere yeterince yer ayrılmamasından şikayet ediyor. Mahallesinde kamu tarafından yapılan ASM binası bulunmayan aile hekimleri, önce hizmet verecek binalarını bulmakta zorluk çekiyor ve ardından kendilerine verilen cari gider ödemesi ile bu binaların fiziki şartlarını ve iç donanımını temin etmeye çalışıyor.
Bunların yanı sıra, kiracı oldukları binaların satışı gündeme geldiğinde, aile hekimleri yeni sorunlarla karşı karşıya kalabiliyorlar.
ASM Kiracılı Satılık Bina İlanları
“Sabihinden.com” emlak ilanları sitesinde, iki ASM binasının satışa çıkarıldığı bilgisi yer alıyor. Şişli Duatepe Mahallesi’nde bulunan Şişli 12 No’lu ASM binasının bulunduğu yapı, “Okazyon lokasyonda fırsat satılık ofis katı, kurumsal kiracılı” notuyla satışa sunulmuşken, aynı mahalledeki Şişli 11 No’lu ASM’nin bulunduğu bina ise “Sağlık ocağı kiracılı, uygun fiyatlı satılık dükkân” olarak ilan edilmiştir. İstanbul’daki 1200’e yakın ASM olduğunu hatırlatan Koç, “Bunun %60’tan fazlası kamuya ait, geri kalan kısmı ise özel mülklerden kiralanan binalardır. Farklı yerlerde zaman zaman kiracı olan ASM’lerin binalarının satış ilanları gündeme geliyor. Türk Tabipleri Birliği (TTB) olarak, yıllardır aile hekimlerinin kamu hizmeti sunduğunu vurguluyor ve binalarımızın da kamuya ait, sabit olması gerektiğini belirtiyoruz.” şeklinde konuştu.
Ayrıca, aile hekimlerinin mülk sahipleri ile mahkemelik olduğu durumların da olduğunu anımsatan Koç, binaların satışa çıkması durumunda yeni mülk sahipleri ile de anlaşmazlık sorunları yaşanabileceğini ifade etti.
İmar Planlarına Uyum Sağlanmalı
Koç, “Binayı satın alan yeni mülk sahibi orada ASM bulundurmak istemeyebilir ya da kirayı aşırı bir şekilde yükseltebilir. Bu tür sorunları artık yaşamak istemiyoruz. Aile sağlığı merkezi binaları kamuya ait olmalı, kamu tarafından inşa edilmeli ve kira uygulaması kaldırılmalıdır. Bizler, vatandaşa ve halka hizmet veren kamu görevlileriyiz ve kamu hizmeti yapıyoruz.” diyerek durumu özetledi.
Belediyelerin imar planlarına uyum sağlaması gerektiğinin altını çizen Koç, “Yeni yerleşim alanları oluşturulurken, burada okul, cami, park gibi sosyal alanların yanı sıra ASM’lere ait binaların da projelerde yer alması gerekmektedir. Ancak neden bu binalar projelerde yer almıyor, bu durum dikkat çekici.” dedi. Ayrıca, ASM’lerin %80’inin 2000 yılından önce inşa edilmiş olduğunu vurgulayan Koç, “ASM’lerin çoğu depreme dayanıksız. İstanbul Sağlık Müdürlüğü’ne ASM’lerin dayanıklılığının ölçtürülmesi gerektiğini ilettik ancak henüz bir yanıt almadık. Olası bir deprem durumunda, ilk müdahalenin yapıldığı ASM binalarının dayanıklı olması büyük önem taşıyor. Bu binaların kaçının ayakta kalacağı ise belirsiz.” diye sordu.
Koç, İstanbul’da bu hafta 537 aile hekimliği kadrosunun açıldığını ancak bunların yaklaşık 400’ünün dahi binasının bulunmadığını sözlerine ekledi.