Kocaeli’nin Derince İlçesindeki Zorlu Süreç
Kocaeli’nin Derince ilçesinde yaşayan Arzu Sevilay ve Ali Akın Hıdır çifti, anne ve baba olmanın sevinciyle birlikte, doğacak olan bebeklerinin sağlık durumu nedeniyle büyük bir endişe yaşamaktadır. 2018’in sonlarına doğru bebek sahibi olacaklarını öğrendiklerinde, çift heyecanla hastaneye giderek bebeklerinin cinsiyetini öğrenmek istediler. Ancak hastanede yapılan kontroller sonucunda, Hıdır çiftinin 4 buçuk aylık bebeğinin ciddi bir sağlık sorunu olduğu ortaya çıktı. Doktorlar, bebeğin ensefalomyelosel hastası olduğunu ve doğacak olan bebeğin iki kafalı olabileceğini belirtirken, bu süreçte annenin de hayatını kaybedebileceği konusunda uyarılarda bulundular.
Doktorların, bebeğin yaşaması için hiçbir umut kalmadığı ve kürtaj yapılması gerektiği yönündeki tavsiyeleri, ailede derin bir üzüntü yarattı. Fakat, doğacak olan bebeğin hayatına son vermek istemeyen çift, cesur bir şekilde doğum kararı almaya karar verdi. Anne Arzu, yaklaşık beş aylık süreçte her gün ölüm korkusunu yaşarken, bebeğinin sağlığı için umutlarını kaybetmemeye çalıştı.
Dünyaya Gelen Elif Bebek
Doktorların kürtaj yönündeki ısrarlarına rağmen, bebekleri 8 Mayıs’ta Kocaeli Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi’nde dünyaya geldi. Elif adını verdikleri bu minik bebek, Hıdır çiftinin üçüncü çocuğu oldu. Ancak, doktorların “Bu bebeğin yaşaması imkansız, hemen ölür” şeklindeki sözleri, aileyi derin bir şoka soktu. Hastanede doğan Elif bebek için pansuman bile yapılmadığı iddia edildi ve aile taburcu olduktan sonra kendi imkanlarıyla iki kafalı olarak dünyaya gelen bebeklerine bakmaya başladı. Elif’in doğumundan bu yana üç ay geçmesine rağmen, aile hala bebeğin tedavi edilebilmesi için hastane arayışındadır. “Ölecek” denilen Elif’in, gittikleri hastanede “Engelli değil” raporu alması, ailenin yaşadığı korkuları daha da derinleştirdi. Elif bebeğin kafasındaki kitlenin günden güne büyüdüğünü dile getiren anne Arzu Sevilay Hıdır, “Kaybetme korkusu çok kötü ve biz onu iki aydır yaşıyoruz. Bebeğimi rahat bir şekilde kucağıma alamıyorum, onu kucağıma almak istiyorum artık” diyerek içindeki çaresizliği dile getirdi.
Aile Hekimlerinin Tavsiyeleri ve Yaşanan Korku
Baba Ali Akın Hıdır, yaşadıkları süreci şöyle anlatıyor: “Kızımın cinsiyetini öğrenmek için Derince Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne gittik. Orada bir doktor durumu fark etti ve bizi İzmit Alikahya’daki Çocuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk etti. Orada da aynı tanı konuldu ve Kocaeli Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi’ne yönlendirildik. Doktorlar, bebeğin ağır kusurlu ve engelli olduğunu söylediler. Bu durumda olan bebeklerin genellikle çok fazla yaşamadığını belirterek, anne karnındayken kürtaj yapılmasını önerdiler. Çok ısrar ettiler. Anne karnında ölüm olabileceği ve annenin de sıkıntı yaşayabileceği konusunda uyarıldık. Allah’a şükür ki anneye bir şey olmadı. Bebeğimiz doğdu. Ancak doğum sonrasında, doğumu gerçekleştiren doktor, bebeğin öleceğini ve nasıl öleceğini anlattı. Ölüm sonrası 112 Acil Yardım ekipleri arayıp bebeği teslim etmemiz gerektiğini söyledi. Ama bebeğimiz şu anda iki aylık oldu ve hala sağlıklı bir şekilde yaşamaya devam ediyor.”
Elif’in Sağlığı İçin Mücadele
Ali Akın Hıdır, tek isteğinin kızının sağlığına kavuşması olduğunu belirterek, “Doğumdan bir hafta sonra aynı hastaneye tedavi ve kontrol amaçlı gittik. Ancak, bu bebeğin tedavisinin olmadığı ve inanılmaz bir şekilde yaşadığı söylendi. Yeniden eli boş olarak geri döndük. Doğumdan yaklaşık bir ay sonra engelli raporu almak için başvuruda bulunduk ama sağlıklı olduğu yönünde bir rapor çıktı. Doktorlar bu bebeğin yaşamasının zor olduğunu ifade ettiler, ancak onların dediği hiçbir şey doğru çıkmadı. Bebeğimiz için, ‘Görmüyor, duymuyor, hissetmiyor’ dediler ama benim bebeğimin şu an gördüğünden eminim. Bu hastalığın bu kadar basit olduğunu ve tek çözümünün kürtaj olduğunu söylediler ama bu bebek yaşamak için mücadele ediyor. Ülkemizde benzer vakaların tedavi edildiğini ve bebeklerin sağlığına kavuştuğunu gördük. Ben de kızımın tedavi görüp sağlığına kavuşmasını istiyorum. Doktorların bize yardımcı olmalarını talep ediyoruz. Bizim para ya da başka bir şeyle işimiz yok, tek isteğimiz kızımızın sağlığıdır.” şeklinde konuştu.
Gece Korkusu ve Umut
Anne Arzu Sevilay Hıdır, kızının hayatı için yaşadığı korkuları şu sözlerle ifade etti: “Kızımın cinsiyetini öğrenmeye gittiğimizde bu hastalıkla karşılaştık. Kürtajla alınması gerektiği söylendi. Her ay kontrole gittiğimizde bu durum tekrarlandı. Hiçbir zaman bakım ve pansuman ile ilgili nasıl ilgileneceğimizin bilgisi verilmedi. Sadece ölümle ilgili bilgiler verildi. Biz bunu kabul etmedik, çünkü karnımda hareket etmeye ve gelişmeye başlamıştı. 5 aylık bir bebeğin hayatına son vermek benim için mümkün değildi. Bizim iki tane daha çocuğumuz var, Elif’in de diğerlerinden hiçbir farkı yok. Onun da bir yaşam hakkı var. Doğduktan sonra hastanede hiç ilgilenilmedi, bakımını ve pansumanını kendimiz yapmak zorunda kaldık. Annelik vicdanıyla canını acıtacağım korkusunu yaşıyorum. Her kucağıma aldığımda korkuyorum, çünkü büyük bir kitle var. Bunun alınması gerekiyor ama nasıl olacak bilmiyorum. Geceleri nöbetleşe uyuyoruz, çünkü bize solunum yolundan öleceği söylendi. Her gece uykusuz, bir şey olacak korkusuyla yaşıyoruz. Bebeğimizin iyileşmesini istiyoruz, çünkü yaşamaya hakkı var. Diğer bebeklerden hiçbir farkı yok, görüyor, duyuyor, her şeyi algılayabiliyor. Neden yaşamasın?”
