Kök Hücre Tedavisi ve Medikal Estetik
Kök hücre tedavisi, kanser tedavilerinden ortopedik uygulamalara kadar tıbbın pek çok alanında kullanılmaktadır. Günümüzde, medikal estetik alanında da önemli bir rol oynamakta ve bu alandaki uygulamaları güçlendirmektedir. Ancak, kök hücre tedavisi, başlı başına bir tedavi yöntemi olup, diğer tedavi yöntemleriyle karıştırılmamalıdır. Medikal estetik amaçlı elde edilen kök hücreler, ciddi sağlık sorunlarının tedavisinde kullanılmamalıdır.
Medikal estetik alanında kök hücre tedavisi, cilt gençleştirme, kırışıklıkların giderilmesi, yanık veya yara izlerinin tedavisi, cilt lekeleri ve akne izlerinin azaltılması gibi birçok farklı uygulamada kullanılmaktadır. Ayrıca, saç çıkışını teşvik etme konusunda da etkili olduğu bilinmektedir.
Bu noktada kök hücre tedavisinin detaylarını anlamak önemlidir. Hastalarım benimle iletişime geçtiğinde genellikle kullandığım iki ana kök hücre tedavisi yöntemi bulunmaktadır. Bunlardan biri, yağ hücreleri kullanılarak elde edilen kök hücrelerdir; diğeri ise kulak arkasından biyopsi ile elde edilen hücrelerin laboratuvar ortamında çoğaltılmasıyla oluşturulan kök hücrelerdir.
Son günlerde, yeni bir sistem de bu yöntemlere eklenmiştir. Artık kulak arkasından alınan hücre, laboratuvar ortamında çoğaltılırken, aynı zamanda hastanın kanından üretilen özel dolgular da hazırlanabilmektedir. Burada önemli bir nokta, kanın kök hücre işlevi görmediğidir. Kan, fibrogel olarak adlandırılan bir sistemle işlenerek dolgu kıvamına getirilmektedir. Bu dolgu, kök hücre ile birleştirildiğinde, yüzümüzde dolgu ihtiyacı duyulan bölgelere enjekte edilebilmektedir.
Yapılan çalışmalar, kök hücrelerin başka dolgu malzemeleriyle birlikte etkinlik gösterse de, en iyi sonuçları kendi kanınızdan elde edilen dolgularla birlikte sunduğunu göstermektedir.
Kök hücre tedavisine başvuran hastalarım için ilk aşama, kulak arkasından biyopsi şeklinde bir doku almaktır. Ardından, herhangi bir sağlık sorunu olup olmadığını belirlemek için alınan kan örnekleri ayrıntılı olarak incelenmektedir.
- Kan örneklerinde Hepatit, HIV, böbrek yetmezliği ve kanser parametreleri gibi unsurlar gözlemlenir.
- Eğer kan örneklerinde herhangi bir sorun yoksa, biyopsi ile alınan dokudan en iyi hücre seçilerek kök hücre üretimine başlanır.
Bu aşamalar tamamlandığında, 4-6 hafta içinde kök hücre tedavisine resmi olarak başlanabilir.
Yağ dokusundan elde edilen kök hücre tedavileri ise hastane ortamına ihtiyaç duymadan gerçekleştirilebilmektedir. Artık oldukça zayıf bireylerden bile 50CC yağ alınabilmektedir. Alınan yağ, hemen özel bir makine ile ayrıştırılmakta ve bu süreçte bekleme süresi bulunmamaktadır. Bu nedenle, zaman kısıtlaması olan yurtdışındaki hastalarımız bu tedavi yöntemini sıklıkla tercih etmektedir.
Her yaştan birey kök hücre tedavisi için başvuruda bulunabilir. Ancak ihtiyaçlar zamanla değişiklik gösterebilir. Kök hücrelerinizi bankada saklama yaşı da önemlidir. Örneğin, 30 yaşında kök hücrelerinizi aldırdınız ve bunları bankada sakladınız. 70 yaşında kök hücre tedavisine ihtiyaç duyduğunuzda, kullanılacak olan hücreleriniz 30 yaşındaki genç hücreleriniz olacaktır.
Kök hücre teknolojisinde, vücudun sonradan alerjik reaksiyon geliştirme riski neredeyse yok denecek kadar azdır. İşlem sonrası yalnızca iğnenin oluşturduğu hafif kızarıklıklar görülebilir. Bunun dışında, işlem sonrası herhangi bir ağrı veya sızı hissedilmez.