Vücudumuzda Su ve Önemi
Vücudumuzdaki hücrelerin büyük bir kısmını su oluşturmaktadır ve bedenimizin su ihtiyacı, yaşa ve cinsiyete göre değişiklik göstermektedir. İnsan kas dokusunun yaklaşık %70-75’i, beyninin %80’i, kalbinin %78’i, böbreklerinin %83’ü, kanının %85’i, yağ dokusunun %10-15’i ve derinin %70’i sudan oluşmaktadır. Uzmanlar, vücutta yaşanan su kayıplarının önlenebilmesi amacıyla düzenli olarak içeceklerin ve sıvı içeren besinlerin tüketilmesini önermektedir.
Su Kalitesinin Sağlığa Etkisi
İyi ve kaliteli su, yaşamı sağlıklı bir şekilde sürdürebilmek için son derece önemli bir unsurdur. İçme suyunun temizliği kadar, suyun sertliği de insan sağlığı üzerinde kritik bir rol oynamaktadır. Günlük yaşantımızda kullandığımız suyu üç farklı kategoride değerlendirebiliriz:
- Doğal kaynak suları
- Şehir şebeke suları
- Doğal mineralli sular
Doğal kaynak suları ve doğal mineralli sular, kalsiyum, magnezyum, bikarbonat, demir gibi önemli elementler içermektedir. Suyun sertliği, kalitesini belirler ve sert suların sağlıklı olduğu kabul edilmektedir.
Su pH Değerinin Önemi
Suyun pH değeri neden bu kadar önemlidir? Sağlıklı suyun en temel özelliklerinden biri, mikrobiyolojik, fiziksel, kimyasal ve radyoaktif kirlenmeden arınmış olmasıdır. Ayrıca, suyun pH değeri, mineral içeriği ve elektron yönünden zenginliği de oldukça önemlidir. Suyun içindeki hidrojen ve hidroksil iyonlarının miktarı, suyun pH’ını belirler.
Hidrojen iyonları fazla olduğunda su asidik, hidroksil iyonları fazla olduğunda ise su alkalidir. Alkali su, yüksek antioksidan özelliğe sahip bir su türü olarak öne çıkmaktadır. Dolayısıyla, sağlıklı bir suyun pH’ının mutlaka 7,4’ün üzerinde olması gerekmektedir. Günümüzde içme sularının büyük bir kısmı düşük pH’a yani asidik pH’a sahiptir.
Alkali Suyun Faydaları
Suyun vücut için değerliliğini belirleyen bir diğer etken de suyun pH derecesidir. Magnezyum ve kalsiyum açısından zengin olan alkali su tüketiminin, bu minerallerin yetersizliğine bağlı sağlık sorunlarını azaltmaya yardımcı olduğu bilinmektedir. Yapılan araştırmalar, yemek borusunun arkasında hissedilen yanma ve ağza gıdaların ve acı suyun gelmesiyle karakterize olan reflü hastalığına karşı alkali suyun asit tamponlama kapasitesine sahip olabileceğini göstermektedir.
Alkali sular ayrıca:
- Kanın pH’ının dengelenmesine
- Vücuttan zararlı ve toksik maddelerin atılmasına
- Deriden kaybedilen suyun yerine konarak nemlendirilmesine
- Cilt sağlığının korunmasına
- Bağışıklık sisteminin güçlenmesine
- Vücut ağırlığının kontrol edilmesine
- Kabızlık gibi bağırsak hastalıklarının önlenmesine
Uzmanlar, sağlıklı kalmak için günde 2,5-3 litre güvenilir alkali su tüketilmesini önermektedir.
Su Seçiminde Dikkat Edilmesi Gerekenler
Su tercihlerinize dikkat edin. Özellikle yaşlı bireyler ve hassas sağlık durumlarına sahip olanlar için “hazır su” olarak bilinen sularda, piyasada bulunan markalar arasından seçerken dikkatli olunmalıdır. Kaynağı belli olmayan sular içerek vücudunuza ağır metal veya toksin yükleyebileceğinizi unutmayın.